Yılan (Bilinmeyen mutasyon)

Bölüm 73 -Çöken hayaller

Elf ve kral bir süre sessiz kaldı, sonrasında elf konuşmaya başladı. 

''Peki bizim türlerimize saldırmamak karşılığında istediğin ne? Senin hakkında her şeyin karşılığını ister gibisinden bir haber aldık.''

Kesin o köy reisidir. Sonradan sıkıştırsam daha iyi bişiler alabilirdim. Her neyse acaba ne istesem. Neydi şu düşünme bozu. Heh kafayı yan yatıralım ve uzanırken düşünelim. Herkes nedense bu pozda düşünüyor kesin bir olayı vardır. Değil mi?

''Ne kadar düşünürsem düşüneyim aklıma bir şey gelmiyor. Ahh bir dakika sizde hiç kral seviye canavar çekirdeği var mı?''

İki tarafında yüzleri buruştu.

''Bu ifadeler de ney. Bu adam kızını eğitmem için bana bunlardan bir tane vermişti. O kadar değerli olmamalı.''

Kral garip bir ifade takınıp konuşmaya başladı.

''O ejderha diğer ejderhalarla anlaşamayan ve tek başına gezip kendini en güçlü sanan bir aptaldı. Kral seviye olmak yenilmezlik değildir. Aptalı tuzağa çekip top ateşine tuttuk o sayede öldürebildik. Ateş ejderhaları kral seviye canavarlar arasında düşük kabul edilse insanlarda aynı şekilde düşük kabul ediliyor. Yani o çekirdekler o kadar kolay bulunmuyor. O çekirdeği sana teklif edebilmemin tek sebebi şanstı. 

Ayrıca o tarz bir çekirdek elime geçerse kısa süre içinde satmayı tercih ederim. Değeri büyük ve ben kullanacak yeteneğe sahip değilim. Kısacası boş boş tuttuğum bir çekirdeğe sahip değilim.''

Elf de bahane üretecek gibi yolla gelsin.

''Bana öyle bakma elfler pek maceracı bir yaşama sahip değil. Seninde dediğin gibi durgun bir enerjimiz var. Sık sık kral düzey canlılarla savaştığımızı düşünme.''

Eh buda benim sözümü bana karşı kullanıyor. Bunların hepsi cimri. Siz bir şey vermezseniz ilerde sizin için hazinenize uğrayıp alırım. 

kıs kıs kıs...

''Her neyse bu toplantı bitti mi? Daha yapacak işlerim var.''

Elf ve kral bana bakmaya başladı.

''Aslında bitmedi. Buzul bölgesindeki aşırı volkanik faliyetlerden nasıl korunmamız gerektiğini de konuşacaktık. Birisinin bir oyunu orayı baya harap etmiş diyorlar.''

''Eh o zaman size iyi şanslar. Biz kaçtık.''

Avcıyıda alarak oradan uzaklaştım. Ciddi meseleler konuşacak gibiydiler. Ciddi şeyler sıkıcı oluyor. Her neyse avcıyla birlikte antrenman sahasına ışınlandık. 

''Hadi eşyalarını topla baban şu sıkıcı toplantısını bitirince bizde gideriz.''

''Bu kadar çabuk mu?''

O şaşırmış yüz ifadesi de ney?

''Ne sanıyordun günlerce burada kalacağımı falan mı? Biliyorsun çok kolay sıkılıyorum. hadi çabuk çabuk.''

''Dur bir dakika daha nereye gideceğimizi söylemedin. Ne tarz bir hazırlık yapmalıyım.''

''Ah doğru. Gideceğimiz yer UGMOOOO.'' Ağzımı yaya yaya söyledim. 

''Ha bumu yani?''

Derken Ne? Niye? Nasıl? ...

------------------------------------

Lütfen dikkat zaten küçük olan beyniniz hasar görebilir. Kendinizi toplamanız önerilir.

------------------------------------