''Senin için tohumlanmış bir galaksi, senin için seçilmiş bir gezegen... Git ufak yavru ve zamanı gelince ortaya çıkıp ne olduğunu göster. Diğer ırklar tarafından keşfedilip bir av mı olacaksın; yoksa diğer ırkların hepsini avlayan bir avcı mı?''
...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hayır, az kalmıştı... Tatlı küçük ruhu az daha yiyecektim. Hemen önümdeydi neden 5 saniye daha dayanamadım. Sadece 5 saniye ve lezzetli bir şey yemiş olacaktım.
Onu geçelimde şimdi düşününce burasıda neresi; güzel durgun bir su, bulutların arkasından göz kırpan bir güneş, karşıdan bana doğru gelen nemli rüzgarın derimde sebep olduğu rahatlatıcı his.
Garip çok rahatlatıcı zihnimin açıldığını, vücudumdaki acıların azaldığını hissedebiliyorum. Genetik hafızamda kayıtlı olan öldükten sonra gidildiği söylenen yer burasımı. Ama ben ölmedim ki.
Gölün dibinde sürüklenen, küçük tatlı bir yılan cesedi olmuş olamam. Şimdi aklıma geldi de yılan olduğumu biliyorum da acaba nasıl gözüküyorum, hiç dikkat etmedim.
Yine dikkatim dağıldı neden bir şeye odaklanamıyorum. Sanırım en son ölüp ölmediğimi anlamaya çalışıyordum. Öldüğümü sanmıyorum bedenimi hissedebiliyorum sonucunda. Ama kontrol edemiyorum bunun anamı ise şu rüya denen şeylerden birisini görüyor olmalıyım.
Güzel bir rüya...
Ahh her yerim yanıyor. Neredeyim ben, en son güzel bir rüya gördüğümü hatırlıyorum. Çok rahatlatıcıydı.