Bölüm 39 -Ne düğünü?

2.2K 281 35
                                    

Sonunda kadınların olduğu binaya geldik. Hala tamire başlanmamış neden acaba. Her neyse bakalım altınlar iş görecek mi?

Her zaman yaptığım gibi direk içeri girdim. Tek fark bu sefer yalnız olmamam. İçeri girdiğimde orada olan kadınlar yine bana döndü. 

Bana dönen kadınlar yaptıkları işleri bıraktılar ve öylece bana bakıyorlar. Belkide bize demem daha doğru olur. Şifacı olan hala kendine gelememiş gibi. Hadi şu sorgu şeyinize başlayın da yemek yiyelim.

Sonunda biraz kendine geldikten sonra şifacı olan konuşmaya başladı. Ama konuşurken bana bakmıyordu.

''Küçük kız iyi misin?'' Bunu söylerken yanımıza geldi. 

Kafamı ona doğru eğdikten sonra konuşmaya devam etti. 

''Tüm yaptıklarının sorumluluğunu aldığına emin oluruz. Belki olanları geri çeviremeyiz ama en azından sonrası hakkında yardımcı olabiliriz.''

Neyden bahsediyor bu. Avcıya baktığımda onunda yüzü kızarmıştı. 

Bunlar yine bir şeyler çeviriyorlar. Avcıyla bir şekilde anlaştıkları da kesin. Ama ne ara bunu yaptılar acaba dediklerinde gizli bir anlam mı vardı.

''Kızım şen şu köşeye otur biz hemen geliyoruz.'' 

Tüm kadınlar beni tutup bir köşeye çekiştirdiler. 

''Bu kıza başında ne olduğu belli, anlat bakalım şimdi ne yapacaksın.''

Nasıl anladılar. Veya doğru şeyimi anladılar. Cevap verirken kontrol edeyim bari.

''Yılan en azından akşam yemeğini burada yedirmemi söyledi. Kalan yemekleri o ayarlarmış. Yılanın yuvasında yatmak istemezse burada da kalabilirmiş. Onla ilgili şeyleri ayarlamanız için size para yolladı.''

Bu şekilde iki tarafında onu yılanın yolladığını bildiğine emin olabilirim. Sonrasında altınları çıkarıp kadınlara verdim. Bir an şaşırsalar da sonrasında kafalarını sallayıp birbirlerine baktılar.

''Eh oda sorumluluğu alman gerektiğini anlamış sanırım. En azında burada doğru bir şey yapmış. Her şeyden önce düzgün kıyafetler... '' 

Bir yapacaklar listesi oluşturmaya başladı. Ama neden ayrı bir eve çıkmak listede yer alıyor. Acaba burada yeterli yer yok mu? 

''Ah bu arada kızın ailesi ne dedi?''

''İlk onlar buraya yolladı zaten.''

''Ah kızda istekli gibi duruyor. Ama bir canavarla yetiştiğin belli kızın kıyafetlerinin hepsi parçalanmış. Ayrıca bu yaşta bu tarz enerjiye sahip olmanı beklemiyordum.''

Diğer kadınlarda beni baştan aşağıya süzüp onayladı.

''Eh yani biraz zorluğa katlanması gerekiyordu. Yılan bu konularda çok sıkı oluyor.''

Bana garip garip bakmaya başladılar. 

''Gerçekten seni yetiştiren, canavar lakabını hak ediyor. İnsanlar üstünde böyle şeyler yapmak büyük bedele sahip olabilir. Daha dikkatli olmalısın.''

Benin ne yaptım ki daha dikkatli oluyorum. Bu beden olaylarda yoktu ki. Kafam çok karıştı.

''Hadi gel kıza planı anlatalım.''

Ben ona anlattım ama her neyse, hiç bir şey anlamıyorum zaten zaten. Bir anlatsalar da bende aydınlansam.

Avcının yanına gittik. Şifacı konuşmaya başladı.

Yılan (Bilinmeyen mutasyon)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin