Dünyayı Gezen Hırsızın Yeniden Doğuşu

Bölüm 61 - Favor

Nie Yan kendine mırıldandı: "Nasıl olabilir?" Rahibeli Bladelight ile hiçbir ilişkisi olmasa da, hala bu adı tanıdı, çünkü geçmiş yaşamında oldukça etkili oldu.

Bladelight, oyundaki ilk üç savaşçı arasında yer aldığı için etkileyici bir ün kazandı. Bununla birlikte, sıralamalar, iki rakibi arasındaki ufak boşluk nedeniyle güçlerinin yetersiz göstergesi oldu. Bu, gerçekten başkasına hakim kimlerin başkalarının karar vermesi imkansızlaştırdı; Bu nedenle, mutlak güçlü olmamasına rağmen, Bladelight hala Nie Yan'ın da duyduğu bir ünlüydü.

Şimdi Nie Yan düşündü, Şaşkın Bladelight'ı çevreleyen bir hikayenin olduğunu hatırlıyor gibiydi. Arkadaşlarından biri, Hei Zhuo (Siyah İnanılmaz) adlı bir Elementalistti. Ortak olarak Unhindered adlı bir lonca kuran ikisi, en yakın arkadaş olarak değerlendirildi. Bununla birlikte Bladelight, Engellenmemişleri yönetmek için çok fazla önem vermedi, bu nedenle, lonca üzerinde tam yetki Hei Zhuo'ya düştü. Daha sonra, Bladelight, kız arkadaşının Hei Zhuo ile bir ilişkisi olduğunu öğrendi; elbette bunun gerçekleştiği konusunda hiçbir ipucu yoktu. O gururlu ve kibirli bir kişiydi, o halde nasıl bu aşağılamayı üstesinden gelebilirdi? Misilleme olarak, kardeşlerinin birçoğunu götürdü ve loncudan ayrıldı. O andan itibaren, Unhindered uzlaşmaz farklılıklarla iki gruba ayrıldı. Bundan sonra yaşananlara gelince ... Bladelight, bir kahraman olarak görülebilir - sözlerine devam etti, sadakati değer verdi ve diğer oyuncular arasında saygı görüyordu. Dahası, hiç kimse oyundaki ilk üç savaşçıdan biri olarak görevine itiraz etmedi. Bu nedenle, Bladelight olmadan, Unhindered sürekli bir düşüşe geçti ve sonunda ikinci dereceden bir lonca haline geldi.

Bladelight üç aslana direndikten sonra, omurganın altında soğuk bir soğukkanlılık hissetti ve yüreğinde tuhaf bir his oluştu. Savaştığı gibi durmadan geri çekildi, aralıksız bakmak için aralıksız bakarken, boş alandan başka bir şey görmedi.

Ancak içgüdüleri ona asla ihanet etmez. Bu tuhaf duygunun bir Hırsız bakışından geldiğini biliyordu.

Farkındalık içinde altı puan bile olsa, yine de diğer tarafın konumunu bulamadı. Bu sıradan bir Hırsız değil!

"Kardeşim, sen zaten buradasın diye kendinize neden göstermiyorsunuz? Benim adım ışıl ışıl Bladelight. Saldırıya karar verdiyseniz, her durumda işim bittiğinden mücadele etmeye çalışmayacağım. Ancak, beni kurtarmak istiyorsan, teşekkür etmelisin. Buna ek olarak, bu yüreği hatırlayacağımı ismim üzerine yemin ederim. "Bladelight açık bir sesle konuştu. Aynı anda arkada kalan Aslan, sakat durumundan kurtuldu ve iki arkadaşıyla geri döndü. Her üçü de ileri doğru attı ve saldırılarını yoğunlaştırdı.

Hoh? Beni fark edeceğini sanmıyordum. Nie Yan kısa süre düşünürken. Bladelight'ı öldürdüğü takdirde tek bir ekipman elde ederdi. Kazanacağı ekipman sınıfı için değil, değeri yüksek kabul gördüğü bir şey değildi. Buna karşılık, üst düzey bir savaşçının lehine borcu olmak, tek bir ekipman parçasına göre daha fazla temyizde bulundu. Dahası, önceki hayatından sonra, Bladelight'ın güvenilir bir kişi olduğu biliniyordu.

Arka plandaki ışıklar ve gölgeler bulanık, onu Bladelight'dan kabaca üç metre uzaklıktaki görseli takip ediyordu. Nie Yan ortaya çıktı! Vücudunu indirdi ve çabucak aslanlardan birine çarpıcı bir tekme vurdu.

Vurucu darbe!

Hançerlerinin bıçağı soğuk bir parıltıyla parladı. Üç Aslan arasında, Concussive Blow ile vurduğu kişi, sağlık açısından düşüktü. Nie Yan, önceki saldırılarını Assassinate ile, ardından Vital Strike'ı zincirledi ve anında Aslan'ı öldürdü, sonra hemen geri çekildi ve bir yaylıyı çıkardı. Vızıldamak! Whooh! "Üç cıvata, yaylımdan vurularak havayı deldi. Koymak! Koymak!"