Bölüm 17: "Geçmişin Çığlığı."

10.9K 794 240
                                    

     

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

     

-GEÇMİŞİN ÇIĞLIĞI-

Elleri kan ile lekelenmiş kadın geçmişin kırık bıraktığı adamı sevebilir miydi?

Ellerim kan lekeriyle doluydu, kalbimde o lekelerden nasibini aldı. Geçmişin kırık bıraktığı, bugünü ve yarını karanlık adamı o kalbin içine hapsettim. Onun kalbinde ki zehre bulandım, halbuki ben zehrin ta kendisiydim. Onunla yandım, onunla kül oldum. Her zerrem onun saçtığı zehirle sarıp sarmalandı. Onunla daha da hırçınlaştım, onunla kendimi daha fazla buldum. Onunla sönmemek üzere alev alev yandım.

Ellerim bir kez daha kan ile lekelenirken bu kez geçmişim tam karşımdaydı. Karşımdaki gözler az önce yaralayıp yere serdiğim adama bakarken genelde hırçın olan bakışlarım bu kez onların karşısında donuk bakıyordu. Onlarla burada, bu şekilde karşı karşıya kalmak istemediğim bir durumdu fakat bir yanım bundan memnundu. Her geçen gün nasıl istemedikleri kadın olduğumu kendi gözleriyle gördüler. Ben onların eseriydim, ben bana yaşatılanların eseriydim.

Arif Kozan'ın adamları tarafından etrafımız çevrilirken ekip güvenlik önlemleri kapsamında teyzemlerin olduğu yere koğuşlandı. Adamlardan birinin üzerime geldiğinde bana doğru hamle yapacakken kolunu yakalayıp topuklu ayakkabımın sivri kısmını erkekliğine vurdum. Acı içinde kıvranmaya başladığında bir kez daha erkekliğine vurduğumda onu yere serdim. "Hepsini indirin." dedi içlerinden biri. Onun üzerine öfkeyle yürürken bana hamle yapmasına izin vermeden yakalarına yapıştım.

"Şerefsiz, sen kimi indiriyorsun?"

Yüzüne indirdiğim yumruk ile yetinmeyip bir yumruğu da burnuna patlattığımda geriye sendeledi. Bacağımın arkasına aldığım darbe ile dizlerimin üzerine düştüğümde arkamda duran adama dönmem ile bana çektiği bıçak ile karşı karşıya geldim. Üzerime saldıracak iken boğuşmaya başladığımızda bıçak kolumu sıyırıp geçti. Beraberinde yüzüme aldığım darbe ile yere düştüğümde bıçak ile bana saldıracakken başka bir el ona engel oldu. Gördüğüm kişi ile şaşkına dönerken Tarık dayım adamın bileğini geriye doğru kırıp bıçağı yere düşürmesini sağladı. Onun yüzüne indirdiği yumruk ile benden uzaklaştırırken, "Sen kime saldırıyorsun şerefsiz," diye bağırdı. "Senin belanı sikerim pezevenk!"

Ne?

Yere düşen bıçağı kapmam ile bana saldırmaya çalışan adamın boşluğuna sapladığımda onu yere serdim. O sırada dayım arkamdan gelen diğer adamı tek yumruğu ile yere serdiğinde aramızda kısa bir bakışma geçişti. Onu arkamda bırakıp diğer adamları yakalamak üzere harekete geçerken önüme gelen her adam öfkemden nasibini aldı. Çağan'da kendi adamları ve ekibim ile birlikte hareket ederken Arif Kozan'ın adamlarını etkisiz hale getirmeyi başarıyorlardı. Zihnimde yine olması zor bir hayal belirirken bu düşüncenin içinde hapsoldum. "Hepsini tutukluyoruz," dediğimde alanı inceledim. "Kimsenin kaçmasına izin vermeyeceksiniz."

Vecheyn |Tamamlandı.|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin