|2. Kitap|Bölüm 26: "Geçmişin Kırılan Zincirleri."

3.1K 279 451
                                    

GEÇMİŞİN KIRILAN ZİNCİRLERİ

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

GEÇMİŞİN KIRILAN ZİNCİRLERİ

Hayat size güzellikler sunduğunda yapacağınız tek şey onu elimizden kaçırmamak olacaktı.

Hayat bana hep kötü yüzünü gösterdi. Hep düşmem için çelmesini taktı, her düştüğümde daha güçlü kalkmam için elini uzattı. Hep daha güçlü kalktım, yolumdaki engellere rağmen hiç pes etmedim. Ayaklarıma cam kırıkları battı, kalbime dikenlerim battı.

Sonra Çağan geldi kalbimdeki dikenleri çıkardı, tüm yaralarımı sardı.

Çağan hayatıma girdikten sonra her engeli birlikte aştık. Birbirimizin yaralarımı sardık, karşımıza çıkan her bir engeli birlikte yok ettik. Sırtımızı hep birbirimize yasladık, bizi yıkmak isteyenlere karşı hep tek yumruk olduk.

Birbirimizi çok sevdik, birbirimize yuva olduk. Ben onun fırtınası oldum, o benim limanım oldu. Öyle çok sevdik ki karanlığa batmış ruhlarımız sevgimizle gün yüzüne çıktı. Yuvamız ışıl ışıl oldu ve ruhlarımız birbirine karıştı
Canıma can oldu, nefesim oldu. Çağan Arsal benim tüm hayatım oldu ve hayat asıl o zaman anlam kazandı.

Sabaha karşı kızların ağlamasıyla birlikte gecenin uykusuzluğu sabahın aydınlığına karıştı. Tüm gece nöbetleşerek uyanıp onların kısa süren uykularına eşlik ederken sabahın ilk ışıklarıyla uyanıp ağlamaya başladıklarında uzun bir süre uyumayarak bizi de uykusuz bıraktılar. Ne kadar süredir uyanık olduklarını bilmiyordum lakin yavaş yavaş uykuya geçecek gibi duruyorlardı.

Onları salona indirip beşiklerine yatırdığımızda Çağan koltuğun üzerine yatıp uzanırken sızıp kaldı. Saat dokuzu geçiyordu, saatlerdir uykusunu alamıyordu. Onun üzerini örtüp yüzünü sevdiğimde gülümsedim. Kızların yanındaki koltuğa kurulduğumda Umut yanıma gelirken beşiklere baktığında ardından bakışları beni buldu. Tekrar onlara dönerken beşiklerini koklamaya başladı.

"Oğlum, kardeşlerin geldi."

Havladığında yere inip beşiklerin etrafında dört dönmeye başladı. Tekrar koltuğun üzerine çıkarken bebeklere bakmaya başladı, ilgisini çekmiş gözüküyordu. Koltuğa yatıp başını beşiklerin olduğu kısma yaslarken gülümsedim. Kızlarla iyi anlaşacaktı, onların ilk dostu olacaktı. Hayvan sevgisiyle büyüyecektiler ve bunu çocuklarımdan hiç esirgemeyeceğim. Babaları gibi merhametli olmaları için uğraşacaktım.

Kapı çaldığında gidip bakarken Evran ve Aykan'ı gördüğünde hiç şaşırmadım. İçeriye geçtiklerinde aldıkları kahvaltılıkları masanın üstüne bıraktıklarında salona yöneldiler. "İlk geceden sizin pertinizi çıkartmışlar," dediğinde kendimi koltuğun üzerine attım. Haklıydı, ilk geceden bizi yerden yere vurmuş gibi bir hale getirdiler. "Yardıma geldik. Kahvaltı yapmamışsınızdır diye düşündük."

Vecheyn |Tamamlandı.|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin