//Ömer'den//
Hayatımın sonuna kadar Defneden başka hiç kimseye bu denli aşık olacağımı tahmin etmemiştim. Aşık olduğum kadından bana armağan olan kucağımdaki güzelliğin her şeyine hayranlık duyuyordum daha şimdiden. Yumuk gözleri, Defnemden aldığı bembeyaz teni ve kızıl saçları...
Hala kucağımdaydı. Uyumamış koyu kahve gözleriyle bana bakıyordu o da. Alnına bıraktığım bu öpücük ilk değildi. Ama öpmelere doyamıyordum işte.
Defnenin bana verdiği ilk mutluluk değildi bu, aslanlar gibi iki tane oğlum vardı. Ama kızımın yeri çok ayrıydı.
Kucağımda onunla beraber alt kata indiğimde salonu toplayan kadına sordum Defnenin yerini. Ardından mutfakta olduğunu öğrenince salondan çıktım. Mutfaktan içeri girdiğimde gülümsemeden edemedim. Defne çocuklarla beraber oldukça eğlenceli bir şekilde pasta yapıyordu. Aral yüzüne bulaşmış unu silmeye uğraşırken umut ve Defne de hazırladıkları çikolata sosunu sürüyorlardı pastanın üzerine.
"Defne?" Gözleri beni bulduğunda gülümsedi.
"Aşkım." Ardından kucağımdaki kızımıza baktı. "Annecim sende mi geldin?" Yanımıza geldi. Önce almiranın başına ardından benim yanağıma bastırdı dudaklarını. Gözlerimi onun üzerinden ayırmazken o ise yeniden çocukların yanına dönmüştü.
Yaklaşık bir saat sonra hep beraber salona geçtik. Almirayı koltuğun üzerinde yatırmıştık, Defne göğsümde uzanırken Aral ve Umut kardeşlerinin yanındaydılar.
"Bu tablo gerçek mi ya?" dediğinde Defne gözlerim ona kaydı. Saçlarına dudaklarımı bastırıp kolunda gezdirdim elimi.
"Bazen bir rüya olduğunu bende düşünmüyor değilim." Başını kaldırıp gözlerimin içine baktı.
"Ama gerçek. Bu hayat bizim aşkım." Burnunun ucunu öptüğümde kıkırdayıp boynuma sokuldu. Bu sırada almiranın ağlamasıyla beraber aceleyle kalktı koltuktan. Ama Defne daha oraya ulaşmadan umut çoktan kardeşini kucağına almıştı. Gözlerimi ikisinden ayırmazken Defne de durmuştu.
"Ağlama abicim, ben yanındayım." Birkaç kere aynı sözleri tekrar ettikten sonra Almira ağlamayı bıraktı. Umuta bakmaya devam ederken o da eğilip bir öpücük kondurdu alnına.
Gülümsedim. Harika bir aileye sahiptim, hak etmediğim kadar mükemmel bir aile.
******
"Umut annecim sen kardeşini biraz tut bende mutfağa geçeyim. Geleceğim hemen." Defne adımlarını mutfağa çevirirken Umut çoktan kardeşini kucağına almıştı. Daha geleli sadece birkaç hafta olmuştu ama Umut onun yanından ayrılamıyordu. Bütün zamanını kardeşiyle geçirmeye çalışıyor onunla konuştuğu zamanlar bile oluyordu.
"Aral da sende benim için çok değerlisiniz abicim. İleride arkamda olacağınızı bilmek beni çok mutlu ediyor. Bende sana söz veriyorum. Kimsenin size zarar vermesine izin vermeyeceğim. Hayatımın sonuna kadar koruyacağım ikinizi de."
Defne mutfağa geçtiğinde orada görevli iki kadında kendisine bakmıştı.
"Buyurun Defne hanım."
"Ayşe bugün akşam misafirlerimiz olacak yemekte. Ona göre bir şeyler hazırlayın. Ayrıca kalma ihtimalleri de var ne olur ne olmaz misafir odalarından bir tanesini ayarlayın."
"Peki Defne hanım. Nasıl isterseniz." Defne mutfaktan çıktı. Bu akşam serengül ve eşi karan geliyordu yemeğe. Karanın işleri için yurt dışına çıkacaklarından son kez görmek istemişti Defneyi serengül.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN DEFNESİ
Fanfiction"Tebrikler Defne Hanım,hamilesiniz." Dünyamı başıma yıkan bu cümle... Karnımda o herifin bir parçasını taşıyordum... Peki şimdi ne yapacaktım?