//Yazar'dan//
Defne Ömer'in dediklerinden sonra iyice korkmaya başlamıştı. Korkusu kendine değildi. Ya Ömer oğluna zarar verirse diye düşünmeden edemedi. Ama eğer Ömer'e Umut'un onun oğlu olduğunu söylerse belki de zarar vermezdi oğluna.
Bu düşüncelerden defneyi ayıran kollarında hissettiği acıydı. Ömer defneyi kollarından tuttu ve eve doğru sürüklemeye başladı. Defne her ne kadar dirense de bir faydası yoktu. Ömer defneyi bir odaya soktu. Kapıyı üstüne kilitledi.
"ÖMER ÇIKAR BENİ BURADAN. SENİN BUNA HAKKIN YOK."
Ömer defneyi umursamadan aşağı indi. Koltuğa oturdu ve başını ellerinin arasına aldı. İçini yiyip bitiren bir tedirginlik vardı. Ya defne başka biriyle birlikte olduysa? Bunu yarın çözecekti. Şimdi sadece defneyle uyumak istiyordu. Kokusunu içine çekmek dokunmak... Bu gece sadece onu düşünmek istiyordu. Merdivenlerden yukarı çıktı ve defnenin odasının önüne geldi. Kilidi açtı ve içeri girdi. Defne hızla Ömer'in yanına geldi. Tam elini kaldırmıştı ki Ömer sıkıca tuttu.
"Sakın defne anladın mı beni sakın." Defne elini indirdi. Ömer dolaptan bir gömlek çıkardı ve defneye verdi. Defne gömleğe bakarken eline tutuşturdu Ömer.
"Giyin." Defne kollarını bağlayıp göğsüne koydu.
"İstemez."
"Sana giyer misin diye sormadım giy dedim!" Ömer'in bu sinirli ses tonu defneyi korkuttu. İkiletmeden elindekilerle birlikte odada bulunan banyoya yöneldi. Tam o sırada Ömer defnenin beline sarıldı.
"Nereye?"
"B-banyoya."
"Burada giyin." Defne tam ağzını açmıştı ki Ömer devam etti. "Oğlun odada tek. Eğer sen beni mutlu etmezsen bende onu mutlu etmem." Defne Ömer'in bu sözleri karşısında bir adım geri çekildi. Ömer sırıttı ve kendi üzerini de değiştirdi. Altına bir şort geçirdi üstü ise çıplaktı. Defne ise hâlâ eski halinde bekliyordu.
"Hadi! Defne!" Defne üzerinde ki tişörtü çıkardı. Sonra da altına giydiği pantolonunu. Ömer defnenin o bembeyaz tenine hayran hayran baktı. Yıllar geçse de hiç kaybetmemişti o güzelliğini. Ama o tene bir başkası dokunmuş muydu?
Defne gömleği üzerine geçirdi. Sonra Ömer'e baktı. Ömer yatağa uzanmış defneyi seyrediyordu. Defnenin yanakları kızarmıştı utancından. Ömer yatağın sağ kısmını gösterdi eliyle. Bu bir davetti yıllar sonra yeniden onunla birlikte yatmak. Adamın niyeti belliydi. Karşı koysa oğlu elindeydi. Belki bir ihtimal sıyrılırdı ondan.
"O-oğlumun yanına g-gitsem." Söylediği sözler üzerine Ömer'in bakışlarındaki karanlığı görünce bunun imkansız olduğunu anladı ve yavaşça yatağa yaklaştı. Yorganı açıp altına girdi. Ömer de defnenin belinden sarılıp onu kendine çekti. Burnunu boynuna gömdü ve öpmeye başladı. Kendini de bastırıyordu bir yandan. Elleri defnenin giydiği gömleğin düğmelerinin üç tanesini açtı ve içeri süzüldü. Defne gözlerini kapatmış oğlunu düşünüyordu. Tek gerçeğini,umudunu,biricik oğlunu. Bu dokunuşlara yabancı değildi ama korkuyordu.
"Neden gittin defne? Neden? O gün evine geldiğimde nasıl bir hayal kırıklığı yaşadım sen biliyor musun? Ben senin aşkında deliye dönmüşken sen ufak bir kavga yüzünden terk ettin beni. Neden ha neden! Ben bunu hak etmedim Defne. Hak etmedim!"
"Korktum Ömer. Çok korktum. Sen o karanlık dünyaya girersen benim sevdiğim adam olmaktan çıkacaktın. Bundan korktum. Senin yaptığın bu karanlık işlerin dönüp dolaşıp bizi bulmasından korktum. Zarar görmekten korktum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN DEFNESİ
Hayran Kurgu"Tebrikler Defne Hanım,hamilesiniz." Dünyamı başıma yıkan bu cümle... Karnımda o herifin bir parçasını taşıyordum... Peki şimdi ne yapacaktım?