***
Arkadaşlar biliyorum epey uzun bir süre oldu. Hepinizden bu gecikme için özür dilerim. Yaşadığım bazı sorunlar sebebiyle uzun süredir yoktum ama şimdi yeniden buradayım. Kaldığımız yerden devam ediyoruz.***
//Yazar'dan//
Ertesi gün Ömer uyandığında derin bir nefes alıp yatakta yüzüstü hale geldi. Eli otomatik olarak defnenin yattığı tarafa uzanırken hissettiği boşlukla beraber oraya döndü. Yoktu Defne. Yatakta doğrulup etrafına baktı. Tam o sırada Defne banyodan çıkmıştı. Ömer onu görünce yutkundu. Üzerinde siyah bir şort ve siyah sütyen vardı. Duştan çıktığı belliydi çünkü saçları hala ıslaktı.
"Günaydın."
"Günaydın güzelim." Defne Ömer'in yanına gelerek sargısına baktı.
"İyisin değil mi? Ağrın yok." Ömer keyifle dudaklarını yaladı. Gözleri defnenin sütyenle olan üstündeydi.
"İyi olmamak mümkün mü?" Defne Ömer'in bakışlarının odağını anlayınca kaşlarını çattı.
"Pis sapık!"
"Ne kadar ayıp, kocaya sapık denir mi hiç." Ömer Defnenin beline sardı kolunu. Yavaşça dudaklarına yaklaştığında defne hemen kendini geri çekmişti.
"Sinir ediyorsun beni, rahat dur."
"Bir kere öpeyim."
"Olmaz." Defne Ömer'in kollarından kurtulup ayağa kalktığında Ömer gözlerini kıstı. Sonrasında aklına gelen şeyle beraber sırıtmıştı.
"Ah." Defne tam arkasını dönmüşken Ömer'in inlemesiyle beraber yeniden yatağa oturdu.
"Ne oldu?"
"Çok kötüyüm." Defne korkuyla Ömer'e bakarken bir elini yarasına attı.
"Dikişlerin mi açıldı yoksa?!" Endişeyle Ömer'in koluna bakarken onun sırıttığını görünce kaşlarını kaldırdı. "Numara yapıyorsun değil mi?" Ömer cevap vermeyince defne onun omzuna vurdu. "Pisliğin tekisin, ödüm koptu bir şey oldu diye!" Defne geri çekilmeye niyetlendiğinde Ömer onu belinden tutarak kendisine çekti ve hızla altına aldı.
"Başka türlü yanıma gelmezdin." Defne Ömer'i itmeye çalıştı.
"Beni sinir ediyorsun." Ömer defnenin burnunun ucuna bir öpücük kondurdu.
"Çok seviyorum seni Defne." Başını Defnenin boynuna doğru gömdüğünde tenine öpücükler bırakmaya başladı. Defne gözlerini kapatırken hissettiği arzu duygusunun iyice artmasıyla beraber sertçe yutkundu.
"Ömer."
"Dur deme Defne, artık bana dur deme. Kafayı yemek üzereyim. Bana dur deme." Ömer'in elleri durmadan defnenin vücudunda gezerken yavaşça şortunun düğmesine geldi. Tam düğmeyi açtığı sırada duyulan telefon sesiyle beraber defne gözlerini açtı.
"Ömer, senin telefonun bu." Ömer hiç duymamış gibi defnenin boynunu öpmeye devam etti. Bir eli göğsünde gezerken sütyen üzerinden avuçladı onları ve sıkmaya başladı. Bu sırada telefon susmuştu. Defne derin bir nefes alıp Ömer'e bakmayı sürdürdü. Kendinden geçmiş gibiydi. En son sevişmelerinin üzerinden geçen süreyi düşününce normaldi bu halde olması. Ellerini onun sırtına koydu. Ömer her hareket ettiğinde sırt kasları geriliyordu ve bu defneyi epey tahrik etmişti.
Ömer defnenin boynundan çekildiğinde hiç beklemeden dudaklarına doğru yaklaştı. "Deli ettin beni şu bir haftada." Defne bir elini Ömer'in saçlarının arasına daldırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN DEFNESİ
Hayran Kurgu"Tebrikler Defne Hanım,hamilesiniz." Dünyamı başıma yıkan bu cümle... Karnımda o herifin bir parçasını taşıyordum... Peki şimdi ne yapacaktım?