Barış uyurken Gece'ye baktım. O da uyuyordu ve gayet mutluydu. Onun yanağımı okşarken burukça gülümsedim. "Korkuyorum annem... Sana şuan verdiğimden daha büyük bir zarar verirsem diye korkuyorum." Gece'yi kucağıma alırken odadan uzaklaştım. "Gidemem ki ben ama kalamam da..." Kızımın kokusunu içime çektim ve burukça gülümsedim. "Baban... Çok mükemmel bir adam, onu çok seviyorum. Sen de seviyorsun. O kötü bir baba olurum diye korkuyordu ama ben ondan daha çok korkuyordum hep."
Yanağına uzun bir öpücük kondurdum ve gülümsedim. Gözleri açılıp bana bakınca gülümsemişti. "Günaydın uykucu... Aç mısın annem? Gerçi her şartta seni belli aralıklarla beslemem gerekiyormuş." Burnunu sevip gülümsedim. "O zaman anne seni beslerken biraz onunla dertleşmek ister misin?" Göğüslerimi açtığımda minik gözleri bana baktığında kocaman gülümsedim. Bu ona güven vermiş olmalı ki göğüslerime yaklaşıp emmeye başlamıştı. Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. "Ben... Ben galiba hiç anne olmamalıydım. Yani sen iyi bir bebeksin ama sorun benim..."
Gece bana bakarken derin bir nefes almıştım. "Neden durdun? Rahat edemedin mi güzelim?" Saçlarımı tutup oynarken gülümsedim. "Annem... Karnını doyurman gerek..." Gece beni izlerken derin bir nefes aldım ve göğüsümü kapatıp koltuğa uzandım. Gece'yi de karnıma yatırmıştım. O minik hareketler yaparken ben de saçlarını okşuyordum yavaşça. "Buradaki, karnımın içindeki varlığını ilk öğrendiğimde çok korktum. Babanı bahane ettim, o istemez diye korkuyorum dedim ama... Geçmişimden korkuyorum Gece."
Gece mırıldanıp saçlarımı kavrarken gülümsedim. Onları çekmedi aksine okşamıştı. "Ben babana yalan söyledim. Sonra o bana her şeyini anlatınca korktum. Bana yeniden güvenmezse diye korktum. Seni düşünmem gerekirdi ama... Seni düşünüp en başından Barış'a gerçeği söyleseydim o yardım ederdi bana." Gece'nin saçlarına uzun bir öpücük kondurdum ve burukça gülümsedim. Bir süre onu izlediğimde panikle ve neredeyse koşar adımlarla yanımıza gelen Barış'a baktım. Koltuğun yanına oturup bana ve Gece'ye bakarken derin bir nefes almıştı.
"Korktum güzellerim..." Elime uzun bir öpücük kondurduğunda gülümsedim. "Biz anne kız biraz dedikodu yapıyorduk." Barış yüzümü okşarken burukça gülümsemişti. "Oh güzellerim. Aşklarım..." Başını Gece'nin hemen yanına yaslarken derin nefesler almaya başlamıştı. Gece ona bakıp heyecanlanırken saçlarımı bırakmıştı. Barış'ın saçlarını okşadım. "Aşkım... Biz iyiyiz korkma..." "Korktum..." Başını kaldırıp gözlerime baktığında yutkundum. Gece kollarını ona uzattığında Barış onu kucağına alıp yanıma oturmuştu.
"Baksana galiba beni de sevdi Nisa." "Bence en çok seni sevdi." Barış bana bakarken derin bir nefes aldım ve gülümsedim. "Seni sevsin yeter zaten. Beni sevmesin." "Neden öyle diyorsun ama... Seni de seviyor, her şey düzelecek." Başımı Barış'ın omzuna yasladım. "Barış ben ne istersem alırsın ya sen... Peki paramız zamanı geriye almaya yeter mi?" "Keşke miniğim... Keşke..."
"Gece uyuyunca biraz konuşalım mı? Yani... Sana anlatmam gereken gerçekler var ve yeterince gecikti." Barış beni başıyla onaylarken Gece de gözlerini ovuşturmuştu. Beni görünce büyük bir çığlık atıp gülümsediğinde Barış gözlerini büyütüp bana bakmıştı. "Nisa... O ilk kez böyle gülümsüyor." Yanaklarım kızarırken ben de gülümsedim. Gece de bunun üzerine ayaklarını heyecanla sallamaya başlamıştı. Onu Barış'tan alıp göğsüme yatırdığımda bana sokulup gözlerini kapatmıştı. Yanağını okşayıp gülümsedim.
Barış'ın Ağzından ||
"Bıraktım küçük hanımı yatağına... Şimdi seni dinliyorum Nisa'm." Nisa sessizce bir noktaya bakarken hemen kallıp bana sarılmıştı. Bedenini sıkıca kavrayıp gülümsedim. "Ben seni her şeyden korurum. Belki zamanı geri alamam ama söz veriyorum geçmişinin bize zarar vermesine izin vermem. Bugüne kadar anlattıkların vermedi bugünden sonra da vermez." "Yalan söyledim." Elleri ensemi sarmış başını göğsüme gömmüşken kurmuştu bu cümleyi. "Nasıl yani? Sevmiyor musun beni?" Gözlerime baktığında yutkundum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MECZUP
Fanfictionİki hasta ruh birbirinde tedavi olabilir miydi? Kim bilir belki de her şeyin ilacı bazen zaman değil, seni sevecek bir kişidir. "Bu iyiydi işte. Seninle eğleneceğiz biz bundan eminim artık." "Burada fazla kalacağımı zannetmiyorum."