Bu bölüm başından sonuna kadar okuyup destek olan cnntzgl70 ve aydinaysee95 ablalarıma armağan ediyorum...
Keyifli okumalar dilerim ❤️❤️❤️
Deva'nın eve girmesinin ardından arabayı rahatça uyuyabileceğim sakin bir yere çektim.
Otel yada pansiyon bulmak buralarda epey zor olurdu. En yakın yer kim bilir kaç kilometre uzaklıktaydı, o yüzden hatırlaya bildiğim kadarıyla denize karşı bir kıyı vardı bende oraya gelerek denizin durgunluğuyla yorgun gözlerimi uykuya kapatmaya hazırlanıyorum.
Kimse rahatsızda etmez rahatça bir iki saat yorgunluktan kapanmaya meyilli göz kapaklarımı dinlendire bilirdim. Üstelik arabayla Deva'nın evi arası yarım saat mesafeydi.
1 saat 56 dakika sonra....
Ebul'ün torpidoya emet bıraktığı telefonla bana ulaşan Efkan'ın sözlerinin ardından son gaz pedala basarak nasıl tükettiğimi anlamadığım yolun sonunda evin önüne gelerek arabadan ardıma bakmadan indim. Koşar adımlarla gözümde büyüyen bahçeyi geçip kapıya dayandım.
"Abi hoş geldin, çocuklar arabayı çeksinler mi? Çıkacak mısın tekrar?" Kapıda bekleyen Selçuk'un sorusunu aslında duymamıştı kulaklarım, sadece tepki vermek adına 'hı-hı' diyerek ifadesiz yüzümü salladım hızlıca.
Kapının kulbunu indirdiğimde hemen açamadım... Bir iki kez zorladım ama hala acamayınca önüme set olan bu Allah'ın belası kapıyı yumruklamaya başladım.
"Burcu.... Kapıyı aç.... Efkan... Kapıyı açsanıza... Efkan...." Korkuyla yüzüme bakan Selçuk tedirginlikle elini kapının kulbuna uzattı.
"Abi takılmıştır yine, arada yapıyor... Dur bide ben bakayım!" Biliyorum bu sinir bulalı daha iki gün olan kadının iyi olup olmadığının merakının eseriydi ama işte kendimi kontrol edemiyordum söz konusu Deva olunca.
"Yaptırın madem amına koydumun kapısını." Kapı Selçuk'un zorlamasına gerek kalmadan içeriden açıldığında karşıma ilk çıkan kişide nasibini aldı sinirimden.
"Bir saattir kapıyı kırıyorum, neden açılmıyor bu amına kodumun kapısı! Kendinizi mi elliyorsunuz içeride..." Eslem ifadesizce yüzüme bakarken sesimi duyar duymaz yanıma koşarak gelen Efkan'ın yanına adımladım.
"Deva nerede? Nasıl? Var mı bir yerinde bir şey?" Etrafa bakınarak bir biri ardına sorularımı sıraladığımda, kalbim yerinden çıkacak sandım bir an onu göremeyince.
"Sakin ol, ne bu halin... Korkma içeride uyuyor senin ufaklık!" Eslem'in arkamdan alaylı gülüşüyle sarf ettiği o cümleye taşan öfkemle döndüm.
"Doğru konuş! Yoksa alamadığım hırsımı senden çıkarırım!" Ne ara arkamı döndüm, ne ara Eslem'in yakasına yapıştım anlamadım. Taki Efkan kolumu tutup adımı haykırana kadar.
"Adal. Ne yapıyorsun abi..." Oda benim gibi burnundan solumaya başladığında elimi indirip geriye çekildim.
"Gerizekalı... Bana neden saldırıyorsun, ben mi getirdim Deva'yı bu hale?!" Eslem bağırarak söylenmeye başladığında Efkan araya girdi.
"Sende bi sus be kızım! Sana söyledim ağzını açma, Deva hakkında imada bile bulunma diye."
"İyi be aman. Ne haliniz varsa görün... Burcu çantamı getir!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aynadaki Ben
Teen FictionBalçıkla sıvanmış bir hayat, ne kadar temiz olabilir ki ??? Soruyorum size??? Aşk mı daha yakın ömrüme? yoksa ölüm mü? Hangisi kaderim?