MAHMUTLAR DA SEVER ULAN!! [BxB]

🍫1. Bölüm🍫

|MAHO'DAN|

Hayat, yaşınız yirmi üçse ve askerliğinizi bir hafta önce bitirmişseniz güzeldi.

Zengindim hemde çok zengindim. Bu düşüncemi "Eskici!" diye bağıran amca bölmese buna inanabilirdim.

Nah zengindim!

Üstelik Eskici şu eskimiş tişörtüme on lira ateşler mi diye düşünmeden edemiyordum.

"Eskici amca üzerimdeki tişörtü de almaz mısın? İnanır mısın benden önce Ronaldo giymiş bunu."

Eskici 'sen benimle taşşak mı geçiyon' bakışlarını atıp "Eskici!" diye bağırdığında bir umut üzerimdeki tişörtü çıkardım ve ona doğru salladım.

"Eskici amca valla Gucci marka bu. Niye almıyorsun?"

Eskici "Ya sabır." çektikten sonra ters ters baktı bana:

"Giy lan o tişörtü! Çattık belaya sabah sabah."

Eskici söylene söylene uzaklaşırken "Pü insanlık ölmüş!" diye bağırdım ve pek sevgili eskici amcacım da ayağının dibindeki taşı alıp nişan aldı ve götüme isabet ettirdi hemde tam ortasına.

"Taş nereye değdiyse tişörtü de orana sok köpek."

Ona dil çıkarıp totişimi okşadım ve bakkaldan içeri girdim.

"İki ekmek verirsin mi Vakkas amca?"

"Ne o, yüzünden düşen bin parça."

"Vakkas amca sorman gereken soru bu mu sence? Karşına üstüm çıplak çıktım, dediğin şeye bak."

Vakkas amca şöyle bir süzdü vücudumu.

"Döşündeki kıllardan belli olmuyordu be çıplak olduğun!"

Bana uzatılan ekmekleri aldım ve Vakkas amcaya öpücük atıp çıktım bakkaldan. Yolda tişörtümü üzerime geçirirken satamadığım için hayıflanıyordum.

"Ulan biraz para ateşlesen kendime cigara alır balkonda tüttürürdüm ha! Pis herif! Nesi varmış tişörtümün."

Tişörtümü süzdüm. Bir kere tişörtüm Trabzonspor armalı bir üniformaydı.

"Ulan Ronaldo denir mi öküz! Messi'nin burnu daha Trabzonlu. Kesin ona inanırdı be."

Evin sokağından dönünce efkarlı bir şekilde "Ulan cigara alacaktım lan ben o parayla!" diye bağırdım ve önümdeki taşa bir tekme savurdum. Taş sekip çöp konteynerine çarpınca içinden zıplayarak çıkıp korku dolu bir sesle "Miyav!" diye çığıran kediyle ödüm götüme kaçtı afedersiniz. Evin kapısına kadar o taşı sektire sektire ilerledim ve ekmeğin ucundan kemirip durdum. Hayır ekmeği ucundan kesmiyordum, direkt vahşi gibi otuz iki dişimi geçiriyordum nimete. Sigarasızlıktandı hep bu vahşi hallerim. Ben vahşi ve de yahşi bir erkek olaraktan sigarasızlığımı böyle bastırıyordum. Kapının önüne geldiğimde bir an duraksadım. Yaşadığım ani aydınlanma ile yutkundum.

Ulan ben cigara içmiyordum ki!

Yaşadığım aydınlanmayla ayağımı kapıya geçirip sonuna kadar açtım. Çıkan ses yüzünden annem korkuyla mutfaktan çıktığında deli gibi sırıttım.

"Ben cigaraya başlamaya karar verdim ana."

Alnımın ortasına yediğim terlik bir başka aydınlanmanın habercisiydi.

Ulan bu akşam bana kız istemeye gidiyorduk biz.

....

Ben ben olalı bu kadar ecel teri dökmemişimdir. Şimdi kafanızda kız istemede olduğuma dair hazin bir senaryo oluşmuştur ama hayır ben biricik anamın halılarını yıkamakla meşguldüm ve dayım da tekerlekli sandalyesinde kurulmuş beni izliyordu.