MAHMUTLAR DA SEVER ULAN!! [BxB]

🍫7.Bölüm🍫

|EKİN'DEN (RODİ)|

Lanet olsun ki gururuma yediremiyordum. Öz yeğenim bile bu ithamda bulunuyorsa elalem her şeyi derdi. Sigaram filtreye dayandıkça aklımdan geçiyordu bugün yaşananlar. Bir çöp gibi yere fırlatılışım ve hiçbir şey yapamayışım. Ekin Akkuş bu değildi. Ben bu değildim. Çok zoruma gitmişti. O kadar incinmişti ki gururum yediğim dayakla. İlk defa o yarımlığı iliklerime kadar hissetmiştim.

"Gelebilir miyim?"

Başımı kaldırıp gelenin Sina denen adam olduğunu anladığımda hiçbir şey söylemedim. En çok da ona rezil olduğumu hissetmiştim.

"Sessizliğin cevabın evet olduğunu gösteriyor sanırım. Bana da bir dal verir misin?"

Adamın yeşil gözlerine baksam da ses çıkarmadan cebimdeki sigarayı çıkarıp uzattım ve benden izin almadan elimdeki sigarayı alıp kendi sigarasını yaktı. Adamın bu rahatlığı karşısında ciddi bir kâl geldi bana. Kendi sigarasını dudağına dayayıp uzun bir nefes çekerken benimkini de uzattı ve duman gökyüzüne doğru yaylanıp yol çizerken "Yarın bize gelsenize sizde." dedi sakin bir şekilde.

"Sebep?"

Sina şaşkın şaşkın baktı suratıma.

"Aaa, konuştun!"

"Aaa, konuştum!" diye taklit ettim onu. Buna karşılık güldü ve bir fırt daha çekti sigarasından. Öylece uzaklara dalmış gibi gözükünce de onu izledim çaktırmadan. Onunla yan yana durmamıştım ama benden birkaç santim uzun olduğu belliydi ve beyaz tenine ışık olmuş orman yeşili gözleri ve siyah saçları ile istediği kadını anında ayartabilecek gibi duruyordu.

"Adım Sina Günay. Yirmi dokuz yaşındayım, bekarım. Boyum bir seksen dört, kilom yetmiş altı. Yeşil gözlü ve yakışıklı bir delikanlıyım. Ayrıca biseksüelim. Yani beni istediğin gibi izlemene izin verebilirim."

Az önce kâl geldi demiş miydim? Şimdi bir kâl daha gelmiş ve donakalmıştım. Sigarası bitmeden küllüğe bastırıp söndürdüğü zaman gözlerim onu takip etti istemsiz.

"Çok bakıyordun kendimi tarif edeyim dedim."

Bu adamın rahatlığının onda biri bende olsaydı keşke.

"Git dalganı başkasıyla geç! Asabımı bozma benim!"

Sanırım ihtarım etkili olmuş olacak bu sefer o duraksamıştı ve bu fırsattan istifade edip sandalyemi hareket ettirip içeri girmeye yeltenmiştim ama son anda sandalyemi tutup hareket etmemi engellemişti.

"Dalga geçmem geçenden de nefret ederim Ekin."

Kulağımı yalayıp geçen nefesi içimi gıdıklasa da ona ters ters baktım ve yine güldü. Sanırım bu herif boyuna gülüyordu.

....

Tekrar içeri geldiğimde ablamın ve annemlerin hararetli bir sohbetin ortasında olduğunu fark edip köşeme sindim. Sırf tuvalete daha az çıkmak için ikinci çayı bile içmiyordum. Çaydanlıktaki çay bitene kadar içen heriftim ben. Oysa şimdi içtiğim suyun her bir damlasını hesap ederdim. Yarım adamlık bunu gerektirirdi.

"Dayı yarın onda fizik tedavin var. Gidiyoruz unutma."

Ah be Maho! Ne kadar kırılmıştım sana. Şimdi bir şey olmamış gibi davranamazdım ama sen benim canımdın. İçindeki niyetin kötü olmadığını biliyordum.

"Dayı sana söyledim, duydun mu?"

Ona kaşlarımı çatıp baktığımda gözleri benimle buluştu sonra cevabını almış gibi sustu ve Efe'nin saçlarını okşamaya başladı.