🍫69. Bölüm🍫

5.4K 568 586
                                    

🍫Soru: Smut bölümünü bu gece mi istersiniz yoksa yarın sabah mı? Eğer 250 yorum üzeri ve 75 beğeni gelirse smutu bu gece 00.00 olmadan paylaşacağım. Bu istediğinizi gösterir çünkü.(Çoq şirret bir yazar oldum bende ha dhddj.) Sevgiler...

🍫Bu arada yeni kitap yayımladım. Adı: Hunhah. Belki ona da şans verirsiniz bebesular...

🍫Keyifli okumalarss...

|MAHO'DAN|

"Yarebbim çok soğuk değil mi fıstıkım? Götüm dondu Allah çarpsın."

Çocukların okuldan dağıldığını görünce bana biraz daha yaklaştı ve ellerine üfledi ısıtmak için sonra da "Çok soğuk cidden aşkım." diye yanıtladı beni.

"Abicimler!"

Duru ve Hande'nin koşa koşa yanımıza geldiklerini görünce aynı anda eğildik ve onları kucakladık.

"Bugün Duru ile şarkı söyledik abi. Öğretmen çok beğendi, aferin dedi bize."

Feza kardeşinin yanağını öpüp "Aferin benim güzelime." dediğinde bende Duru'nun yanağını öptüm ve okulda geçirdikleri anılarını anlatırken eve ilerlemeye başladık. İkisi el ele tutuşup birbirinin aynı olan pembe montları, ponponlu bere ve atkılarıyla önden yürümeye başlayınca kardeşini izleyen Feza'ya kaydı gözlerim.

"Hande çok akıllı. Annesi çok iyi yetiştirmiş onu. Okulda da hiç zorluk yaşamadı. Öğretmenler çok memnun ondan."

Bana baktı. "Öyle yapmış annesi." sesinde özlem mi vardı?

Elimi kolundan geçirdim düşen suratını düzeltmek için "Sana şiir yazdım fıstıkım." dedim heyecanla. Işıltılı gözleri anında bana dönünce cebimdeki kağıdı çıkardım. Buruşuk kağıtta marketten alınacaklar listesi olduğu halde boğazımı temizledim ve zihnimi toparladım sonra da elimi mikrofon yapıp önüme tuttum.

"Marketten aldım cigara.
Param yetmedi limona.
Patlıcan da lazım amma
Fakirim ben canım Feza."

Yüzünde anında bir sırıtış oluşurken çevresine bir göz attı. Sessiz sakin bir ara sokakta olduğumuz için rahatça soğuk ellerini iki yanağıma koydu ve eğilip derin bir öpücük bahşetti dudaklarıma. O çekilirken ve yanaklarımı çekerken içimden lıkır lıkır sıcacık bir şeyler aktığını hissediyordum. Her üşüdüğümde beni böyle öpse kışın odun yakmaya gerek duymazdım. Çok ormantik olurdu o vahıt.

"Sen nasıl bir şeysin Gamzelim, söyler misin?"

Sıcak nefesi yüzümü yalarken "Çok tatlı ve de ataşlı bir şeyim." dedim yanaklarıma kan pompalanırken. Bana böyle bakınca eriyurdum lo, eriyurdum.

"Sokağın ortasında olmasak seni nefesin kesilene kadar öper, sömürürdüm o güzel dudaklarını."

Allam bu erkeksi sesiylen ataşım yükseliyordu ha. Kulağımda büyük bir uğultu var gibiydi ve sanırım kalbim birazdan göğüs kafesimden fırlayıp yerde götü başı dağıta dağıta halay çekecekti. Ama birden kaşları çatılınca acaba kötü bir şey mi söyledim diye düşündüm. Ben konuşmuş muydum ki acep?

"Bu akşamki halı saha maçında da şike yapacak mısın yine?" sesi sinirli çıkıyordu. Dudağımı ısırıp ona suçlu suçlu baktığım zaman bakışları yumuşadı ama benden uzaklaşmıştı biraz.

"Yapmam şike bu sefer. Bana ne kadar fıstıklı çukulat verseler de en güzel fıstıklı çukulat benim takımımda." başımla onu gösterdim 'sensin' dercesine.

"Eğer biz kazanırsak seninle fan fini fon yaparız gamzelim benim." sesi niye bu kadar şehvetli, ataşlı ve de arzu dolu çıkıyordu ki...

Bir dakika bir dakika o fan fini fon mu demişti az önce? Gözlerim anında faltaşı gibi açılırken zıplamaya başladım mutlulukla.

MAHMUTLAR DA SEVER ULAN!! [BxB] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin