🍫48.Bölüm🍫

5.5K 567 290
                                    

🍫Şaka bir yana dün aklıma birden bu kitabın 61. bölümünde Maho'nun Feza'yı çıplak görmesi gerektiği geldi. Öyle hissettim. Öyle yapmalıyım. İçime doğdu. dhdhdsjejdkdk...

🍫Keyifli okumalar efem..

|EKİN'DEN|

Öğrendiğiniz mi yazarımın bana biçtiği hayatı? Bir de seni seviyorum diye geçinir pis kız.

En yakınıma bile güvenmemem gerektiğini en yakınımdan öğrendikten sonra korkmuştum aslında sevmekten. Ya bu da duyulur da annem de bana sırt çevirirse? Ya o da affetmezse? Ya sevdiğim insan sevmiyorsa, sadece dalga geçiyorsa? Ya...

Ben iki yıldır gömmüştüm ilk aşkımı mezara. O öleli daha çok olmuştu ama kalp bu kabullenemiyordu çarçabuk. Hem bir daha öyle bakan biri olur muydu hayatımda?

Olmuştu...

Hem de kapı komşumdu. Öyle de güzel bakıyordu ki bazen. Öyle de güzel severim diyordu ki o yeşiller. Ama bazen orman yangını çıkıyordu orman bildiğim o yeşillerde. Söndüremeyince çevreye sıçrayan alevde yanıp tutuşuyordu benim içimde. Dedim ya kapı komşumdu diye, ateşi beni de yakıyordu. Sağlam çıkamamaktan korkuyordum.

Ama içimde acıtmasını istediğim zerrem kalmamıştı. Kötü huylu bir tümördü içimdeki ve ilk müdahalede tüm vücuduma yayılacak gibiydi o kötü urlar.

Korkuyordum..

İşin tuhaf yanı onu kendimden uzaklaştırmak için Fuat'ı kullanırken daha çok yanmıştı canım. Fuat ki her şeyimi bilmesine rağmen kapıdan kovsam bacadan girecek tek adamdı. Öyle de tatlı iki çocuğu vardı ki, yanağımı öperken on üç kez özür dilemiştim yengeye içimden. Neden on üç diye sormayın. Uğursuzdum...

Ona mutlu olduğumu gösterip git öğretmen gibi iki ayağını kullanan birini bul kendine demiştim bir bakıma. Bul da bırak yakamı. Bırak ki Derya görünce 'komşun mu kaldı ayartacak' diyemesin.

İki gündür uyku tutmayan gözüm her daldığında Sina'nın kanayan burnu geliyordu gözümün önüne. Kilime döküldükçe ardında leke bırakan kanı gördükçe 'benden aksın istemiştim o kan. Benden aksın da acımasın canı. Ben alışığım o acımasın.'

Kendimi acındırma parodimin sonuna geldiğimize göre komedi kısmına geçse miydik? Zira komedi diye okuduğunuz bu kitapta daha çok ağlatacak sahne olacaktı sizi. Dedim ya yazar seviyorum ayağına kök söktürüyor diye. Sevmiyordum o kızı. Çirkindi birde...

Kendimi ifade edebildim mi bilmiyorum da Melike ablam çok iyi anlıyordu beni. Ona söylemesem bile anında anlamıştı içimde yeşeren çiçeğin Sina olduğunu. O çiçeği sulayacak yüreğim var mıydı acaba?

O adama yetebilecek miydim?..

....

Maho'nun evin içinde aptal aptal dolandığı bir sabaha gözümü açtığımda neden bu kadar erken kalktığını anlamamıştım. Bu saatte davul zurna çalsan götünü döner uykuya kaldığı yerden devam ederdi.

Benim uyandığımı görünce "Sabah erken kalkıp şükür namazı kıldım Rodi dayı." dedi sırıtarak. Alnı secdeye arada bir yanlışlıkla değen yeğenimin bu tavrını garipsemiştim.

"İyi misin Maho sen?"

Parmağını gözünün altına koyup alt göz kapağını aşağı indirirken "Pışık, anlatır mıyım sandın sırrımı." dediğinde şaşıp kaldım.

Bana günde kaç defa osurduğunu bile söyleyen Maho'nun bu hali cidden tuhaftı. Benden hiçbir şey saklamazdı ki normalde. Şimdi niye böyle davranıyordu?

MAHMUTLAR DA SEVER ULAN!! [BxB] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin