🍫30.Bölüm🍫

5.4K 619 371
                                    

|MAHO'DAN|

Bizim hıyarlar öyle bir medeni olmuştu ki şaşırıp çorbayı bile çatalla içmeye çalışmışlardı. Arada uğraması gerekiyordu bu kızın buraya.

"Ekin abi geçmiş olsun sana da Mahmut çok üzülmüştü senin için ama biz her gün dua ettik onunla. Allah seni kurtardı çok şükür ve doğum günün kutlu olsun."

Dayım gayet efendi efendi teşekkür ettiğinde Elena bu sefer Feza'ya baktı. "Siz tıpkı Kabasakal gibi duruyorsunuz değil mi Temel Reis?"

Feza elini kendine doğrultup "Ben sarışınım ne Kabasakalı?" diye sorunca Elena başını salladı ve bana baktı. "Bu çocuk seni ısıracak gibi bakıyor da ondan Mahmut."

"Isırıyor zaten Safo merak etme."

Feza bana öldürücü bakışlar atınca bende aynından attım ve sonra komutan Safo arkadaşımı sorguya çekmeye başladı. Safinaz ecel terleri döküyordu artık. Kim bilir anam mafya dese ne olurdu?

....

Yemekler yenip bulaşıklar ben ve Safinaz tarafından halledilirken kuruladığı bardağı da tepsiye koydu ve "Babam beni evden kovdu." dedi bir çırpıda. "Burada çok kalabilir miyim?"

"Tabiki de kal ama seni hizmetçi yapmamız gerekli."

"Her bir şey olurum, yeterki sen ol yanımda. Sen diğer insanlar gibi benden faydalanmak istemedin hiç. Hepte yanımda durdun. Babamdan daha çok seviyorum seni."

Yaptığım espri bile elimde patlamış gibiydi çünkü gözleri yine dolmuştu ve derdi büyük gibiydi.

"Tek derdin bu değil, değil mi Elen?"

Dolu gözlerini kırpıştırıp "Hemen anlatmam biraz bekleyeceğim. Sende bana sırt çevirirsen kimsem kalmaz. Biraz mutlu olmak istiyorum." dediğinde gözlerine büyük bir hüzünle baktım.

"Hadi şu çayları içeri götürelim de sonra saçını öreyim rahatlarsın."

Elini çocuk gibi çırpınca ben elimde tepsiyle o da arkamda şeker kasesiyle geldi ve içeride her çay uzattığım kişiye arkamdan şeker uzattı.

"Kızım ben oturdum misafire iş yaptırdım. Kusura bakmayasın."

Annem halinden memnun elindeki çayı karıştırırken Elena da yanımda oturdu ve üzerimdeki hırkayı çıkarıp ona uzattım. Anında bacaklarına örtüp önümde çökünce saçlarını örmeye başladım.

"Ee kızım çalışıyor musun sen?"

"Evet çalışıyordum büyük bir kozmetik şirketinde ama geçen ay kovuldum. Mahmutsuz güzel değildi zaten."

Annem "Mahmutsuz?" diye soru sorar gibi söylenince ben daha Elena'ya sus diyemeden "Şirket çok kaldı Mahmut'un önünde ama o kabul etmedi işi. Yoksa çok mükemmel parfümler piyasaya sürülürdü onun sayesinde. Koku alma yetisi çok iyi hatta çok iyinin üstünde. Uzaktan kokuyu alınca anında söylüyordu parfümün hangi marka olduğunu. Onun sayesinde aldılar beni zaten şirkete."

Anneme de dayıma da bakmaya korkuyordum çünkü Elena bilmeden de olsa yalanımı ortaya çıkarmış ve onlara karşı mahcup olmama sebep olmuştu. Saçı örünce uğraş olsun diye tekrar bozdum ama annemlere bakmaya cesaret edemedim.

"Mahmut kimse beni kabul etmiyor diyordu oysaki. Diploma puanı düşükmüş istenenden."

Annemin kırgın sesi kulaklarıma dolsa da ses çıkaramadım. Ne diyebilirdim ki.

"Mahmut bölümü üçüncülükle bitirdi ben sondan üçüncülükle. Nasıl oluyor da diploma puanı yetmiyor."

Elena bana soru sorar gibi bakınca ifademi fark etmiş olacak pot kırdığını anlayıp dudaklarını ince bir çizgi haline getirdi ve önüne döndü. Annemi geçtim dayıma ne cevap verecektim ben. İlk defa onlara karşı böyle bir yalana başvurmuştum ve aşırı pişmandım şu an.

MAHMUTLAR DA SEVER ULAN!! [BxB] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin