🍫42.Bölüm🍫

5.5K 662 478
                                    

Herkeslere merhabalar efem.

🍫Öncelikle keşfedip minnoş yorumlar yaptığınız için çok tşkler.

🍫 Bir konuda açıklama yapmam gerekiyor çünkü Sina ve Ekin'in bir an önce birleşmesini isteyen prems(Var mı bilmiyom) ve premsesler çok fazla. İnanın bende en az sizin kadar heyecanlıyım o minnoş hallerini yazmak için. Lakin bu biraz zaman aladabilir, alamayadabilir emin olamadım. (Gelecek bölüme om bim beş yüz kelimelik smut yazıyormuşum fantezili.)

🍫 Neyse esasen rica edeceğim bir şey var: Bana güzel bir kapak lazım kitabımız için. Bu konuda önereceğiniz program vesaire varsa ya da yapan olursa (Fıstıklı çukulat alırım ona.) çok sevinirim.

🍫Bu arada bölümler pek uzun olmadığından geç kavuşuyor gibi duruyorlar sorry. Kırk küsür bölüm geldik, Mahomun rüyasının ateşi yükseltti sadece bizi.

🍫Sizi birazcık olsun güldürebiliyorsam beni en gocamanından öpün. Bende sizi öpüyorum.

🍫Keyifli okumalarsss...

***

|EKİN'DEN|

Annemin huzurlu kokusuna tutuna tutuna geceyi sabah etmiştim. Bugün saldırıya uğramamın yıl dönümü yani tüm silah arkadaşlarımın öldüğü gündü. Geçirdiğim şok sebebiyle saldırı günü olanları çok net hatırlamıyordum. Ablam bunun için mutluydu ama her gece zihnimi işgal eden patlama sesleri, silah patlamaları bir türlü yakamı bırakmıyordu hâlâ. Bir noktada şanslıydım çünkü sadece sesler vardı zihnimde. İyi ki görüntüler yoktu.

Aldığım psikiyatrik destek ve ergoterapi etkinlikleri elbette meyvelerini vermişti ama bazı günler böyle ruhum çekiliyor gibi hissediyor ve kimseyle konuşmak dahi istemiyordum. Yine öyle günlerden birini yaşıyordum bugün ve yanımda sığınağım olan ablam da yoktu. Sadece ablamın küçükken bizim ağacımız dediği ağaç vardı yanımda ve ben de ona tutunmuştum.

Kulağımda ablamın dinlendirici sesi yankı yapıyor ve bana sürekli şiir okuduğu kitabın sayfalarını karıştırıp duruyordum. Size boş beleş saçma bir aktivite gibi gelebilirdi ama ben onun sesiyle hayata tutunmuş bir insandım.

....

Hayatımdaki en büyük şaşkınlıklardan birini şu an kolları arasında olduğum çocukluk arkadaşım sayesinde yaşıyordum. O kadar sıkı sarılmıştı ki bana öyle hissettirmişti ki varlığını gözlerim dolamadan edemedim. Çok ama çok özlemiştim onu. O her şeyimi bilen tek arkadaşımdı hemde her şeyimi.

Ayaklarım bana küstükten sonra bende herkesten küsmüştüm. Beni bu halde ne kadar az kişi görürse o kadar iyi olurum sanmıştım ama doğrusunun bu olmadığını Fuat şu an karşımdayken onun sayesinde anlamıştım. Sabahtan beri üzerime sinen melankolik ruh hali bir anda hiç olmuş ve neşesi beni de mutlu etmişti.

Sandalyeme oturturken "Yemin ediyorum seni öldüre öldüre sevesim var Rodi. Sana ulaşmaya çalıştıkça neden kaçtın lan?" diye çemkirmeye başlamıştı bile. Hiç değişmemişti dostum hiç.

"Ayten aney, senin bu oğlunu öldürsem kaç yıl yerim tahmini?"

"Adamdan sayıp vermezler ceza, oğlum."

Ona karşı öylesine mahcuptum ki ağzımı açıp tek kelime edemiyordum.
Annemin dediğine bile gülemiyordum.

....

"Ee Fuat abi sen ne alemdesin? Var mı hayatında değişiklik falan?"

Fuat çatalını bırakıp Maho'ya tebessüm ederek baktı. Sonra bakışlarını bana dikip elini omzuma attı. Bu hareketi içimi sımsıcak etmişti ve çocukluğum bir anda canlanmıştı gözümde.

MAHMUTLAR DA SEVER ULAN!! [BxB] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin