❄️6.Bölüm❄️

15.3K 1K 144
                                    

Medya Bölümden Kesitler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Medya Bölümden Kesitler..💫

❄️

"Sen nasıl yemek yemezsin? Bana ne bakıyorsun sen?Acıktığında mutfağa gir ve yiyeceğini ye."
Konuşması ile ona sinirle bakmak isterken iyiliğimi ister gibi konuştuğundan dolayı bir şey demedim ve sadece kendimi ona anlatlamayı amaçlayarak "Ama-" diye söze başlamaya çalıştım. Bana öfkeli bir bakış attığı an sesim kesilirken bizi kaldırdı ve ona olan sorumu cevapsız bırakıp bizi ilerletmeye başladı.
"Ne yapıyorsun?"

Mutfağa girdiğimizde beni mutfağın ortasında bar sandalyeleri ile döşenmiş masaya oturttu. Konuşmayı kesip ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışırken gerilen omuzları ile öfkesini görebiliyordum. Bana arkasını tamamen dönüp hızlı adımlarla buz dolabına doğru yürümesi ile bir şeyler hazırlayacağını anlamıştım. Bunu yapıyor olması her ne kadar beni şaşırsa da bir tepki vermedim ve çaktırmadan onu izlemeye başladım.

Pratik bir şekilde bir kaç malzeme çıkarttıktan sonra mutfağın öbür ucuna doğru yürüdü ve sandviç için gerekli olacak bir şeyler çıkarttı. Karnım aç olsa bile içimden yemek yemek gelmiyordu. Onun için Savaş'a bıkmış bir şekilde "Ben tokum" diye söylendim. Sinirle ağzının içinden bir şeyler homurdanması ile gözlerimi devirirken ortaya koyduğu tavrı ile sessiz kalmayı tercih ettim.

Çıkarttığı malzemeleri ekmeklerin içine bir bir yerleştirirken onu bu halde görebileceğimi hiç düşünmemiştim. Kaslı kolları mutfağa göre fazla kalmıştı. Tezgaha eğildiği için yüzüne düşmüş asi tutamları her zamanki gibi anlındaydı. Keskin yüz hatları ve kemikli çenesi onu fazlasıyla sert gösteriyordu.

Kısa bir süre sonra işini yapmaya son verdiğinde tezgahta yan durup başını ani bir şekilde bana doğru kaldırdı. Onun üzerinde olan bakışlarım onunda bana bakmasıyla kesişti. Bakışlarımı o an ondan kaçırmak istesem de daha fazla dikkat çekmemek için bakışlarımı kaçırmadım. Çatık kaşları sanki bir şey düşünüyormuş gibi daha da çatılırken bir şey düşündüğünü anlamıştım.

Gözleri her saniye biraz daha kısılırken kısa bir süre sonra düşündüğü şey aklına gelmiş olacak ki
tekrardan dolaba doğru yürüdü. Kahvaltılık bölümünü açıp içinden jambon çıkartırken bana doğru dönüp 'İster misin?' der gibi baktı. Jambonu hiç sevmezdim, hatta onu görür görmez yüzümü ekşitmeden edemezdim. Yüzümden sevmediğimi anlamış olmasını umarak onu izlemeye devam ederken elindeki jambonu tezgaha bıraktı ve dolabın kapağını kapattı.

SİYAHIN ESİRİ | Lobelia Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin