YER GÖK bir olsa / GxG

11- Ç&G Eşek Saati

°°°

Selaam :)

Buyursunlar

[□■□■□]

●●●

Sanırım bir tek eksiğim var, o da aşk! Aşkın da kapımı ne zaman ve kiminle çalacağını kim bilebilir ki? Öyle değil mi?

●●●

Beynimin içinde vızıldayan sesin, kulaklarımdan çınlayarak girmesine sinir olmuş şekilde açtım gözlerimi bu kez.

Alarm seslerini neden bu kadar itici yapar ki bu telefon şirketleri hiç anlamam. Stress atan binlerce müzik varken, saçma salak melodiler koymak neyin nesi yani? Hatta bazıları MR çekimindeki sesler gibi.

Hiç bi'şey bulamadıysan, koy oraya bi tane angara havası bak bakalım n'oluyo! En azından insanlar neşeli neşeli uyansın di mi?

Ama yok! Nerde itici, beyin tırmalayıcı şeyler var özellikle arayıp buluyorlar bence.

●●●

Keyifsiz uyanmamın da etkisiyle hiç kahvaltı edesim gelmedi yine. Niye bilmiyorum ama arada oluyor böyle. Modum çok düşük uyanıyorum ve her şey bana batıyor. Sanki ben uyurken rüyamda birisi gelip beni mikmiş gibi geliyo. Niye böyle oluyorsa artık, tadım tuzum kalmıyor daha günün en başından.

Annemin tüm ısrarlarına rağmen kahvaltı yapmadan çıktım evden. Nihayetinde pasta ve poğaçanın cennetine gidiyorum öyle değil mi? Eğer çok acıkırsam iş yerinde yerim.

Yenilebilecek şeyler satan bi yerde çalışmanın da böyle bi avantajı var demek ki. Ben de bu nimetten faydalansam fena mı olur yani? Çünkü canım iş yerim.

●●●

Yeni bir 'günaydın'la içeri girerken, dün olduğum kadar hevesli değildim açıkçası. Hatta hevesin 'h'si yoktu üzerimde!

Bunu Nazan abla da fark etmiş olacak ki, "Bugün 3. günün. Memnun musun Çisemcim?", diye sorunca, ne kadar suratsız olduğumu fark ettim. Kadın üzerine alındı herhal.! Somurtuk köy ağaları gibi duruyorsam demek? Yoğsam niden sorsun bana bele bir soruyu deyil mi?

Hemen de köy ağasına bağladım bende hee... Aman hiç kaçırmayım zaten böyle fırsatları.

"Siz benden memnun değil misiniz yoksa?", diye karşılık verdim hemen. Söyledim ya, soruya soruyla cevap verenlerdenim ben genelde.

"Bizden yana olumsuz bir durum yok şimdilik. Ama bugün çok istekli de görmedim seni o yüzden sordum."

"Olumsuz bi durum yoksa, bende de yok merak etmeyin. Bugün çok keyifli değilim. Eşşek saatim geldi sanırım benim. Ondan."

"Eşek saati mi?"

"Hee eşşek saati." Bu da hiç mi duymamış bu sözü? Anasına küfretmişim gibi bakıyor yüzüme. Oğuzhan da ilk gün böyle anasını sorduğumda baktıydı. Anasının oğlu işte n'olcak? Mecburen açıklama yapacaz şimdi. "Hani 'insanın bir eşreflik bir de eşşeklik saati olur' derler ya. Benimkisi bugün eşşek boyutuna geçiş yaptı." Böyle söylediğim sözleri anlamadıklarında, açıklama yapmak zorunda kalınca uyuz oluyorum yav. Neyse... "Bugün ne yapayım abla ben?"

"Masaları sil yine sen. Ufak ufakta gelen müşterilerin siparişlerini ve servislerini yapmaya başla bakalım." Ben kaç gündür zaten ufak ufak servisleri yapmıyor muyum? O yaptıklarım 'ufak' sayılmıyorsa şayet, bunların tam teşekküllü çalışma mantıkları ne acaba? Ulan bu gidişle, 'Yandık!' falan demem inşallah haa.