°°°
Selaamm :)
Valla uzun uzun bölümler yazmışım farkına bile varmadan.
2300 kelimenin altına düşmüyorlar maşallah.
Akşam görüşürüz gençler.
Kendinize iyi bakmayı
ihmal etmeyin!
Buyursunlar efenim:)
[□■□■□]
●●●
Kimden: Fırr'LAMA
Kes lan! 👊
Sen nasıl Gökçe'yi yalnız bırakmak istemiyorsan, bende seni yalnız bırakmam.
Ben de geliyorum dedim o kadar
Adres ver çabuk 😡
Hassstiiir...
●●●
Gel de şimdi Fırat'ı ikna et evde kalmaya amk. Bunu nasıl düşünemedim ben yaa. Gökçe'de kalacağımın müjdesini verip, havamı atmayı plânlıyorken, bambaşka bir boyuta geçti olay.
Alelacele ama yine de dikkatlice ayağa kalkarken, Gökçe'nin meraklı bakışları eşliğinde, "Odanı kullanabilir miyim bir kez daha.", dedim telefonla konuşacağımı belli ederek.
"Kötü bi'şey mi oldu?", diye sordu önce telaşlı halimi görünce. Çaktırmamaya çalıştım ama çaktırmışım demekki. Neyse... Bunu sonra hallederiz. Öncelikli meselem şu an Fırat.
"Ha, yook. Fırat'la konuşmam lazım. O yüzden."
"Tamam. Tabii ki.", dedi halâ anlam veremez halde. Ama benim ona verilecek şimdilik bir izahım olmadığından Gökçe'nin bakışlarını görmezden gelebilirim.
E, ama n'apabilirim yani? Yalan söyleyemiyorsam, ben de görmezden yada duymazdan geliyorum böyle şeyleri. Benim kaçış politikam da bu!
Hızlı adımlarla giderken çoktan arama tuşuna bastım ve ben daha odaya girmeden Fırat açtı telefonu.
"Boşuna ikna etmeye çalışma beni."
Kapıyı sessizce kapattım ve odanın en uzak yerine adımlayarak, pencerenin dibinde sessiz konuşmaya çalıştım.
"Oğlum bi dur. Mal mısın? 'Bu gece operasyon yapacağız.' demedim ki sana ben. Bu acelen ne?"
"Kızım beni germe bak! 'Ben de geleceğim!' dedim sana. Bi başına bırakmam seni ben. Sonra götünü hep ben toplamak zorunda kalıyorum zaten."
"Yav tamam, bi sakin olsana sen amk. Anlattığıma pişman etme beni. Daha bi'şey yapmıyoruz. Ayrıca istesekte yapamayız. Gökçe'nin iyileşmesi şart. Buda nerden baksan en az 1 hafta, 10 gün eder zaten. Şu an tek derdimiz, Gökçe'ye kabullendirip, konuya kendimizi dahil etmeye çalışmak."
"Tamam. Beni de dahil et o zaman. Yada ben gelir, kendi kendimi dahil ederim, sana güvenmiyorum ben. Adresi ver sen adresi."
Ben buna Gökçe'ye ilk geldiğim gün babama attığım gibi konum atmış mıydım acaba yaa? Hiç hatırlamıyorum. Belli ki o da hatırlamıyor. Eğer hatırlasa, 'Adres ver.' falan demezdi çünkü. Yada şu an kafası onu düşünecek kadar çalışmayı bıraktı. Eğer attıysam ve konuşmaları silmediyse, Fırat hatırlayana kadar gelmemeye ikna etmem lazım.
Ben yazışmaları sürekli silerim kalabalık yapıyor diye, şimdiye kadar bir tek Gökçe'yle olan yazışmalarımızı silmedim, hepsi duruyor, kıyamıyorum silmeye. Ama Fırat benim gibi değil, bazen siliyor bazen bırakıyor kendininkileri. Umarım silmiştir yaa...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YER GÖK bir olsa / GxG
Humor☆ TAMAMLANDI ☆ ______+18______ Çisem, ilk kez kimsenin ondan beklemediği bir şekilde ani bir karar alır ve hayatını şekillendirecek bu karar, karşısına Gökçe'yi çıkarır. Gökçe'nin hal ve tavırları Çisem'in ilgisini çektikçe, ona olan merakı da arta...
