67- Ç&G Botoks

3K 354 250
                                    


°°°

Selaam :)

Bölüm ucu ucuna yetişti.
Sonrasına sonra bakacağız artık.

Kontrol edemeden yüklüyorum,
bu yüzden hatalar varsa affola.

Buyursunlar efenim ;)

[□■□■□]

●●●

içimde baharlar açtı Gökçe'nin söylediklerini duyunca. Tamam 'Seni seviyorum, sana aşığım.' falan demedi ama diyebilirdi de.

Sakin kalmalıyım... Zira ruhum fazla uzaklaşırsa her an ölebilirim.

Duyduklarım gerçekse, yazın kenara,
BUGÜN BENİM BAYRAMIM ULAN.!

●●●

Fırat'ın arayıp konum istemesiyle konuşmamız yarım kaldı.

Gerçi yarım mı kaldı yoksa bitmiş miydi bilmiyorum çünkü ben kısa süreliğine başka alemlere geçiş yapmışken Gökçe devam eder miydi konuşmaya emin olamadım.

'Poker suratı sende yok.' dedi bana. Demekki bundan sonra sevinçlerimi ve üzüntülerimi daha kontrollü yaşamalıyım.

Nasıl başaracaksam artık onu?

Bence aynanın karşısına geçip çalışmakta fayda var. Biraz çalışmayla bu işi beceririm gibime geliyor. Hallederim di mi yaa, nedir yani?

Baktım olmuyor, en kötü gider botoks yaptırırım. Böylece de mimiklerim tamamen işlevsiz hale gelir. Evet.! Güzel çözüm. Botoks parası için de, pastaneden aldığım ilk maaşı oraya yatırıcam artık, n'apim?

Gerçi hali hazırda devam eden bir işim var mı ve maaşımı alabilecek miyim, alsam bile botoksa yetecek mi orası da meçhul ama şimdi konumuz bu değil. Alamazsam da gider Çilem'den isterim artık. Canım ablam. Kıyamaz bana verir parayı hemen.

Uff.! Çok dahiyane bir fikir ürettim yine yaa... Bravi bana.! Aynştayn nasıl bizden çıkmamış hayret. Oysa çok zeki bi milletiz biz yav. Valla.!

Ben tam botokslu halimle Gökçe'nin karşısına çıkma hayâlleri kurarken, elinde üç şişeyle içeri Yeliz girdi.

"Hangisini sıkayım.?", diyerek getirdiği şişelerden birini gözüme sokan Yeliz'e odaklanınca, elindekilerin parfüm olduklarını anladım.

"Bana niye soruyorsun ki? istediğini sık.", dedim sorusuna anlam veremeyerek.

"Tabii ki sadece sana sormuyorum atom karınca. Aramızda mısın sen acaba şu an yoksa uçuşta mı? ikinize birden soruyorum. Siz fikir vereceksiniz bana, ben de sonunda karar vereceğim."

Parfümleri alıp kokladım teker teker. iyi de bunlar neredeyse aynı kokuyorlar yav. Hiç biri, birisinden farklı değil gibi yani ne bileyim ben amk.

Ne düşünüyorsam da aynen ilettim Yeliz'e.

"Kız, aynı erkekler gibi cevap verdin yaa... Neresi aynı kokuyor bunların?", deyip elimden kapar gibi aldı şişeleri. "Anlaşıldı senden hayır yok. Ben ekürime sorayım en iyisi.", deyip Gökçe'nin kucağına bıraktı hepsini. "Söyle bebeğim hangisi?"

Gökçe bir tanesini bile koklamadı. "Şu.", dedi içlerinden birisini gösterirken.

Yeliz kafasında tartıp, başka bir şişeyi gösterdi eliyle. "Bu daha iyi değil mi yani sence? Hem daha kalıcı."

YER GÖK bir olsa / GxGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin