YER GÖK bir olsa / GxG

56- Ç&G Mammamia

°°°

Selaam :)

Arkadaşlar,
Gökçe ve Çisem'in birlikte olmaları konusunda biraz aceleci mi davranıyorsunuz acaba?

56 bölüm olmuş olabilir ama kaçırdığınız konu şu;
karakterlerin kendi yaşanmışlıkları ve olaylara bakış açıları.
Ayrıca, henüz tanışmalarının üzerine bile o kadar zaman geçmedi.

Derin ve Deniz
haftasında başladı evet
ama siz diğer iki hikâyede
Ayda'yla Aykın'ı,
özellikle Başak'la Çağla'yı
aylarca beklediniz.

Bu ne sabırsızlık?

Hanginiz görür görmez
'hadi sevişelim' deyip başladı mesela?

Elimden geldiğince her hikâyede, aşkın ayrı bir rengini vermeye çalışıyorum.
Bırakın da ben halledeyim olur mu?

Buyursunlar

[□■□■□]

●●●

Hiç bir şey söyleyemeden, doğrudan Gökçe'ye diktim gözlerimi.

O da benim onu özlediğim kadar özlemiş midir acaba beni?

●●●

"Özledim elbette.", dedi Gökçe en ağır ifadesini takınarak. "Günlerce üstüste görüşünce arıyor insan tabi haliyle ama annesi kaç gündür yoktu ve yeni geldi, onunla zaman geçirmesi gerek. Her zaman bizimle olacak değil ya kız?"

Durumu her ikimiz adına da toparlayıp kolay hale getirdi Gökçe böylece. Evet, 'Özledim' dedi ama sonrasında söylediklerini, 'Özledim tabi ama beni yanlış anlamaman için, nasıl özlediğimi de belirteyim.' anlamında söyledi bence.! Başarılı da oldu.

Ama bende kendi adıma konuşmam gerekirse, gayet başarılı buluyorum kendimi şu ana kadar. Ne ayran budalası gibi dalıp gittim Gökçe'ye ne de ağzımdan yanlış bir söz çıktı ve pot kırdım. Biraz gergin geçiriyorum süreyi ama olacak o kadar.

"Handan hanım çabuk gitti. Ben hiç bir şey öğrenemedim. N'oldu, ne konuştunuz?", diye sorarken, amacım konuyu dağıtmak olsa da bunu da gerçekten merak ediyorum açıkçası.

"Erken mi gitti? Tatlım kadın kaç saat oturdu burda, çay kahve servisi yapacağım diye imanım gevredi benim. Sen geç geldin asıl, sen.", diye çıkıştı Yeliz. "Mesain mi vardı?"

"Yürüyerek gelince...", dedim kısa keserek ve Yeliz'in neden yürüyerek gelmeyi tercih ettiğimi sorgulamamasını dileyerek. Hayır, bahane olarak 'Taksiye verecek param yoktu.' desem de olmaz, babam taksici amk!

"Hı hı... Spor yapmak istedin herhalde. Bugünü mü buldun spor yapmaya başlayacak? Sağlıklı yaşam formatına mı aldın kendini?"

"Ne alâkası var yaa?", dedim açıklama yapamayacağımı bildiğimden çemkirmeye başlayarak.

Neyse ki Gökçe sorgulamayan yanını ortaya koyup, "Tamam. işi varmış demekki gecikmiş.", diyerek araya girdi beni kurtardığının farkına bile varmadan.

Fakat kaçırdığımız bir ayrıntı var, ki o da şu; Beni kurtarması gereken kişinin Gökçe yerine Yeliz olması gerekmiyor mu amk?

Bu kız niye her seferinde bana bunu yapıyor yaa? Gökçe yokken gayet yardımcı olmaya çalışıyor ve çoğu zaman da başarıyor tamam ama Gökçe'nin yanında her defasında zor duruma sokuyor beni. içinden bana karşı bir canavar çıkıyor kızın Gökçe varken resmen. Bile bile mi yapıyor onu da anlayamıyorum ki bir türlü. Anlasam ona göre davranacağım.