46- Ç&G Hoşlantı

2.6K 317 348
                                    


°°°

Seelaaammm :)

Özlediniz mi beni? ;)

Yazabilmişken bir bölüm atayım da kendimi hatırlatayım dedim size.

Arayı çok açtığımın farkındayım ama
'Hayat ve beraberinde getirdiği şartlar.'
diyebiliyorum sadece.

En kısa zamanda yeniden görüşmek üzere diyorum millet.
Ama bana birazcık daha müsaade.

Ben cevap veremeyebilirim diye yorum yapmamazlık yapmayın he.!
Bol yorumlu bir bölüm olsun ki, beklediğimize değsin.

Buyursunlar efenim :)

[□■□■□]

●●●

"Dün ne konuştunuz Handan hanımla? Plân ne? Ne yapıyoruz?"

"Konuştuk. Plân belli. Siz hiç bir şey yapmıyorsunuz."

Haydaaa... Döndük mü yine en başa?

●●●

"Nassı yaa?"

"Öyle işte. Bi'şey yapmayacaksınız."

"Olmaz.", dedim Çilem yüzünden başıma neler geleceğini düşünmemeye çalışarak. "Seni yalnız bırakmam ben." Geç buldum tez yitirmeyim di mi ama? Bana da yazık. Tam 'Aşkı buldum.' derken niye bok yoluna kaybedeyim ki şimdi kızı?

"Ben de pek bi'şey yapmayacağım zaten Çisem. Handan hanım çiçek olayını da öğrenince konuya tamamen el attı. Şefik'in karısını tanıyan bir arkadaşı varmış, oradan yürüyecek. Ayrıca takip işini de o hallettirecek. Beni daha fazla riske atmak istemiyor. Tam olarak kendisi de riske girmeyecek. Yani ben de uzaktan seyirci olarak katılacağım konuya. Sadece size göre daha hakim olacağım ve yerine göre Handan hanımla iş birliği yapacağım o kadar."

"Aaa.!", dedim şaşırdığımı esirgemeden.

"Yaa... Aaa..."

"E o zaman bizim hafiyelik işi de yalan oldu desene? Ben seninle kuytu köşelerde kafamızda kocaman şapkalar, gözümüzde gözlük, elimizde dürbünle hayâl ediyordum yaa...", dedim muzip bir sırıtışla.

Kaburgalarının izin verdiği kadar kahkaha atmaya çalıştı. "Seni hayâl kırıklığına uğrattığım için üzgünüm. Neyse artık. Bir daha ki mafyacılık oyunumuzda öyle yaparız.",  dedi 'Tüh!' der gibi bir ifadeyle.

Üzülmüş gibi yaptım anında, "Kendimi aksiyona çok hazırlamıştım oysa."

O sırada elinde tabaklarla Yeliz girdi. "Haberi almışsın.", dedi bana bakarken.

"Aldım aldım. Senin şahane plânı da beğenmemişler belli ki. Otel seçiminde mi hata yaptın acaba?", dedim gülerken.

"Sanki bana katılmamış gibisin.", diye cevapladı Yeliz meydan okuyarak. "Dün gayette savunuyordun beni çekirge. Şimdi değişen ne? Ayrıca ben dostum için kendimi feda edebilecek kadar fedakâr birisiyimdir."

Gökçe, "Ömrümüzün sonuna kadar bunu başıma kakmakla hiç alâkası yok.", diyerek lafı araya sıkıştırdı.

"O zaman durumlar başkaydı.", dedim açık açık Yeliz'e. Çünkü o an ne söylese zaten kabul edebilir bir haldeydim. "Gökçe başroldeydi o zaman ama şimdi değil. Ayrıca ikimizde kabul edelim ki, fikir kötüydü."

YER GÖK bir olsa / GxGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin