35- Ç&G Pembiş

2.9K 268 308
                                    


°°°

Selaamm :)

Sabah 9'dan beri harıl harıl bölüm yazıyorum.
Yetişmeseydi yarın yükleyecektim ama neyse ki şanslıyız. ;)

Bütün yorumlarınızı okuyorum arkadaşlar.
Cevap veremiyorum diye okumuyorum sanmayın.

Aşk'sı 'ya yeni bölüm gelmiş.
Siz burayı okurken, ben de oraya gidiyorum.

Buyursunlar :)

[□■□■□]

●●●

"Nasıl yani? O da mı beni seviyor şimdi?"

"Seviyorsa da bunu henüz bana söylemedi. Yani bilmiyorum. Ama seni eve getirmeden önce senden bahsetti bana. Yani seni anlatmadı ama seninle buluşacağını falan biliyordum. Normalde bunu asla yapmaz. Benim ağzıma düşmemek için yine de yapmaz. Bu riski almaz yani! Fakat Gökçe'nin bana rağmen senden bahsetmesi, üstelik seni eve getirmesi bile benim için büyük bir olay Gökçe adına."

"Eee? Ne var ki bunda?"

"Onun daha öncesini bilmediğin için sana bu durum gayet normal gelebilir ama Gökçe'yi tanıyan birisi olarak bana hiç normal gelmiyor. Sende çok büyük bir ışık var. Bunu görebiliyorum ve içindeki cevheri çıkarmamız gerek. Daha fazla parlamalısın."

"Maden ocağına gidelim. Belki onlar bi fikir verir.", dedim söyledikleriyle bariz dalga geçerek.

Ve Yeliz bir kez daha ne söylemeye çalıştığımı anladı. "Karşında maden mühendisi duruyor senin. Ocağa gerek yok."

"Söylediklerimi takip edebiliyorsun.", dedim hoşuma gittiğini belli ederek.

"Önemli olan şu, sen beni takip edebilecek misin?"

"Arada şirazen kaysa da ben kendime güveniyorum."

"Benim şirazem hiç bir zaman kaymaz tatlım. Dünyanın dengesi bozuk." Dudaklarını aşağı doğru kıvırdı. "Benlik bi'şey yok yani."

istemsiz bir gülümseme doldu yüzüme. "Çatlak severiz."

"Masadaki o tecavüz sahnesinden sonra, seninle anlaşacağımızı biliyordum.", dedi göz kırparken.

O ara kısa süreliğine yanından ayrılmak zorunda kaldım Yeliz'in. Müşteriyle ilgilenip, hevesle tekrar yanına giderken, bu kadar hevesli olmama şaşırdım sadece biraz. "Eee? Ne diyorduk?"

"Şimdi Gökçe'nin bana anlattıkları, aslında kasti olarak anlatmadıkları, benim işime gelmediğinden bana neler yaşadığınızı anlatabilir misin?" Tereddüt ettiğimi görünce devam etti. "Şu ana kadar çok özel bi'şey yaşadığınızı düşünmüyorum. Bu yüzden neyse bana anlat. Gökçe'yi ne kadar etkilediğini bilmek istiyorum."

"Yav yok ondan değil. Benim hafızam çok iyi değildir. Sana ne kadarını anlatabilirim bilmiyorum ki ben."

"Hatırladığın kadarını anlatsan bile yeter. Benim amacım Gökçe'nin sana olan yaklaşımı zaten."

"Bu benim nasıl bir işime yarayacak acaba? Sen sırf Gökçe sana bi'şey anlatmıyor diye merakından gelmiş olma!"

"Sakin ol atom karınca. Sen de ne kadar şüpheci çıktın böyle.? Sana bunun tersi olduğunu söylesem de söylemesem de, neye inanmak istiyorsan ona inanacaksın. Bu yüzden sana bırakıyorum. Ya konuşmaya devam ederiz yada 'Buraya kadarmış, benim gibi bir nimetten yararlanamadın, şansına küs.', der giderim. Bana farketmez yani."

YER GÖK bir olsa / GxGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin