Klaus Maxwell ♕ Kayıp Varis

3. Bölüm - Kader Belirleyecek İki Yol

"Her iki yolda ilk önce Avalon'da ki akademiye giderek büyücü olarak güçlenmeyi gerektiriyor. Gerekli güce ulaştıktan sonra önüne iki ayrım gelecek. Birincisi Kral David'in veliahtı olduğunu açık edersin ve destek kazanmaya başlarsın. Bunu açık ettiğin an, 300 bin kişilik büyücü ordusu hızla sana biat edecektir. Hali hazırda beş şehir boşaltıldığı için ordunun da yardımıyla Maxwell Hanedanının lideri olarak tahta geçebilirsin. Bu ne ablaların ne de diğer krallıklar bu duruma karışabilir. İsteseler de ellerinde bulunan 150 bin kişilik orduları ile güçleri yetmez. Bundan sonra tahta geçtiğin ve babanın güçlerini taşıdığın yayılacak ve Avalon'un tek bir hakimi olacak. Bu yol kehanetin bize sunduğu yoldu."

İlk yol gerçek anlamda bir Kral olmanın yolunu anlatıyordu. Tabi ki bu süreç güzel olduğu kadar ölüm riski de yüksekti. Sadece bana yapılacak olan suikastler ve savaşların yanında herkes mevcut iktidarını korumak isteyecekti. Avalon'da ki diğer hükümdarlıkların yanına bir de benim iktidar mücadelemin gelmesi, ortamın daha da kanlı bir hal almasını sağlardı.

Fakat dikkatimi çeken bir şey bu yolun kehanetin anlattığı yol olmasıydı ve ben kehanetin tamamını hiç bir zaman duyamamıştım.

"İlgimi çeken bir noktada kehanet konusu dayı. Bana hiç bir zaman kehaneti tam olarak anlatmadın. Sebebi kehanetin benim hakkımda olması mıydı ?" dedim dayıma bakarak. Söylediklerimi onaylayan dayım, sözlerine kaldığı yerden devam etmişti.

Kral David'in kayboluşuydu Avalon'u paramparça eden...

Kızlarının iktidarıydı barışı sağlamaya çalışan...

Tam her şey daha da karmaşık hale geldiğinde geri dönecek kayıp olan...

Babasının güçlerini taşıyan kayıp erkek varisti, Ejderha Tahtına ve Avalon'un başına geçecek olan....

Maxwell Hanedanıydı aşkı ve ihaneti en derinlerinde tatmadan zafere ulaşamayacak olan...

Avalon'un ebedi düşmanıydı tüm her şeye rağmen geri dönecek olan...

"Kehanet şimdiye kadar doğru gidiyor. Biz bugün Avalon'a gideceğiz ve Avalon şu anda tarihinde hiç olmadığı kadar karışık durumda. Kehanete göre senin tahta geçmen, tüm Avalon'un hakimi olman ile sonuçlanacak ve baban gibi ikinci bir altın çağ Avalon'da yaşanacak. Burada senin ve hanedan üyelerinin aşk ve ihanetler ile karşılaşacağını, ek olarak son cümlede ebedi düşman gibi bir şeyden bahsediyor. Benim tahminlerime göre babanın gidişatı bu ebedi düşman ile alakalı olabilir ama emin değilim."

Kehanetin sözlerine göre kehanetin yarısı tamamlanmıştı. Babamın gidişinden sonra Avalon paramparça olmuş, ablalarım iktidara gelmişti. Ben ise bugün dönüyordum. Fakat görünüşte benim dönüşümün hem iyi hem de kötü sonuçları olabilirdi. Belki Avalon için iyi olabilirdi fakat hem benim hem de hanedan için kötü şeyler olacakmış gibi hissetmiştim. Üstüne birde ebedi düşman olayı vardı.

"Bu yol çok riskli dayı. Neden kendimi pervasızca riske edeyim. Üstüne bir Kral olmak için yetiştirilmedim. Ablalarım bu konuda benden daha yetkinler. Bence bu konuyu bir süreliğine böyle bırakmak en iyisi. İkinci yol nedir ?"

Tahmin ettiği şeyleri söylememden sonra dayımın ifadesi hiç bozulmamış ve ikinci yolu anlatmaya başlamıştı.

"İkinci yolda ise yine akademiye gideceğiz. Fakat bu sefer Kral'ın oğlu olduğu gerçeğini gizleyeceğiz ve hiç bir zaman ortaya çıkarmayacağız. Akademi de tek yapman gereken güçlenmek ve kendini korumayı öğrenmek olacak. Zaten babanın güçlerine sahip olduğun gerçeği düşünülürse, yeterli zaman verildiğinde iki dünyada da hiç kimse sana zarar veremeyecek duruma geleceksin. Tabi bu ebedi düşmanın kim veya ne olduğunu bilmediğimiz için emin değilim."