Sözlerim bittiğinde babama dönmüştüm.
"Gidelim baba... Kız kardeşlerimin de hafızaları geri gelmiştir. Büyük bir kafa karışıklığı yaşadıkları aşikar" derken Slifer hızla yanıma gelmişti.
"Küçük bir sorunumuz var Klaus. Mağarada etkinleşen büyü aynı zamanda kader ve zaman büyüsü olduğu için zamanda biraz sapma olmuş."
"Yine mi... Ne kadarlık bir sapma ?"
Slifer'in yüz ifadesinden anladığım kadarıyla birazcık uzun olmalıydı.
"Bir ay ? 2 ay ?"
"1 yıl! Shifterlardan aldığım bilgilere göre senin yokluğunda herkes senin öldüğünü düşünmüş. Bu yüzden Prenslerden birini tahta çıkarmak istemişler. Fakat Prensler tahta çıkmak istememiş. Fakat son bir ay önce ortaya çıkan kişi... Bizzat Kral Rason'muş! Sadece iki haftada taraftar toplayarak saraya baskın düzenlemiş ve prensler ile prensesleri gözetim altına almış. Bugün ise tahta geri çıkacakmış!
Kral Rason! Ejderha Tahtını kuran ve Maxwell'ler içerisinde ki ilk Avalon Hükümdarı! Lanet olası Vermillion'un ve Üç Gözlü Kuzgunun sürprizleri bitmiyor. Uzay- Zaman ve Kader Büyüleriyle ne kadar oynadılar böyle!
"Gidelim baba... Sende benimle geliyorsun Slifer."
[Merkezi Krallık Başkenti, Taht Meydanı]
Tüm merkezi ordu, tahtın önüne gelerek hizaya girmişlerdi. Diğer devlet yöneticileri de tahtın sağ tarafına geçerek bekliyorlardı. Fakat aralarında Kral'ın eli John bulunmuyordu.
"Dikkat! Ejderha Kral Rason Maxwell!"
Anons yapıldıktan sonra tüm ordu ve devlet yöneticileri ellerini kalplerine koyarak eğilmişlerdi. Kapılar açıldıktan sonra üzerinde ejderha motifli bir kıyafet olan Rason Maxwell, gözlerinde yanan öfke ve iktidar ateşiyle ilerlemeye başlamıştı.
Fakat bir anlığına ilerlemeden önce duraklamış ve etrafına bakınmıştı. Sanki hisleri yanlış olan bir şeyin olduğunu söylüyor gibiydi. Yine de bu anlık bir şeydi. İkinci bir kere düşünmeden tahtın önüne geçen Rason, tam oturacakken, tüm alan şiddetli bir ejderha kükremesi ile yankılanmıştı.
"DİKKKKAATTT..! GÖK KRAL KLAUS MAXWELL!!!!!!"
Çığırtkanların sözleri ortamdan yankılandığında 400 metrelik Gök Mavisi bir ejderha ordunun arkasına iniş yapmıştı. Ejderhanın üstünden inen Klaus, yere indiği an eline Kaos'u çağırmıştı. Klaus'un geldiğini gören ordu, arkalarını dönerek şaşkınlık içerisinde kalmış ve bir süre tereddütte kalsalar da eğilerek tekrar biat etmişlerdi.
Elinde tuttuğu Kaos ile tahta doğru yürüyen Klaus, öfkeyle sözde atası Kral Rason'a bakıyordu. Bunu gören Rason, kaşlarını çatarak "Benim kurduğum tahta oturarak kendine Gök Kral demişsin torunum! Artık burada olduğuma göre taht gerçek sahibine geri döndü demektir. Bu davranışlarını şaşkınlığına vererek seni aff..." diyemeden Klaus onun önünde bitmiş ve göğsüne vurduğu gibi meydanın duvarlarına onu gömmüştü.
Rason duvara gömülür gömülmez Klaus Kaos'u yere saplayarak birden olduğu yerde kaybolmuş ve yeniden onun önünde belirerek onu bacağından tutmuş ve yerden yere vurmaya başlamıştı. En son düştüğü yerde ona bakarken, öylesine bir tekme sallamış ve Rason bir kez daha duvarlara çakılmıştı. Tüm vücudu kanıyordu ve ağzında ki dişlerin bile bir kısmı dökülmüştü.
Ordu ilk defa Klaus'u bu halde görüyordu. Bu sefer Rason'un yanına gitmek yerine Kaos'u geri eline çağıran Klaus, Kaos'un üç mızrağını Rason'a doğrulttuktan sonra büyük bir hızla fırlatmıştı. Üzerine gelen üç mızrağı gören Rason, kan tükürerek cebinden bir mücevher çıkartmış ve onu enerjiyle doldurmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Klaus Maxwell ♕ Kayıp Varis
FantasyFarklı bir gerçeklikte, insanlık büyü yapabilenler ve yapamayanlar şeklinde ikiye ayrılmıştı. İki sınıfın arasındaki farklılıklar yüzünden insanlar dünyada kalmaya devam ederken, büyücüler ise büyünün gerçek merkezi olan farklı bir boyutta, Avalon'd...