Merhaba.
.
.
.
.Hayatı bir iki cümleyle nasıl da değişmişti öyle.
Aklı almıyordu bir hafta içinde yaşadıklarını.
O gün erkekler tuvaletinde yaşadıkları kabus gibiydi. Çok utanmış,çok ezilmiş,çok rezil olmuş hissediyordu.
Tam ne olduğunu anlayamasa da koşarak eve geldiğini hatırlıyordu.
Odasına kapanıp annesinin saçma sorularına bile cevap vermeden koca bir haftayı odasında yatarak geçirmişti.
Tabi annesi iş için evden çıktığında yemeğini yiyip vaktini televizyon izleyerek geçiriyordu.
Bir de kardeşini alması vardı.
Onun haricinde bütün gün evdeydi.Evde olmasaydı da ne yapsaydı ki?
Korkuyordu. Yaşadıklarını başka bir gün tekrar yaşayacak diye. Tuvaletteki onu sıkıştıran kişiler onu tekrar bulacak diye korkuyordu.
Onların suçlu çıkması yerine o suçlu çıkacak diye korkuyordu.Ama dün gece sınıf grubuna gelen mesaj onu hem şoka uğratmış hemde sevindirmişti.
Sınıfın dedikoducu erkeklerinden biri o çocukların okuldan atıldığını yazmıştı.Cidden bunu beklemiyordu. Müdür yardımcısının ne kadar öfke dolu olduğunu görünce düşünmüştü belki uzaklaştırma alırlar diye ama bu tamamen hayaline dayalı bir olaydı.
Sonuçta nasıl bir ülkede yaşadıkları belliydi.
Okulda gay bir erkeği taciz etmek onlara göre taciz değil,gay olan bireyin kendi isteğiydi.
El üstünde tutacaklarını,Erkin ise okuldan kendisinin atılacağını falan da düşünmüştü. Bu durumda annesine ne gibi bir cevabı olacağını da..Mutluydu şimdi ise.
Gerçekten samimi bir mutluluktu bu.Bu mutluluğu ona güler yüzlerle bakan öğrencilere borçluydu.
Okuldan içeriye girdiğinde beklemişti iğrenç bakışları. Çünkü o pazartesi bir aralarına alıp dövmedikleri kalmıştı onu.
Tamam yine yüzünü eğmesini sağlayacak bakışlar olsada çoğunluk ona iyi niyetle gülümsüyordu.Erkin'de gülümsemelere nazik bir gülüşle cevap verip kızaran yüzünü eğerek okuldan içeriye girdi.
Çantasının kulplarından destek alıp sınıftan içeriye girerek sırasına oturdu. Burada da bahçedeki olan bakışlar vardı.
Çantasını çıkartıp ellerini sırasında birleştirdi.
Arkasında gözü varmış kadar emindi ki,hâlâ onu izliyorlardı.Ensesine ellerini götürüp kaşıdığında gözleri sırasındaki yazılarına takıldı.
Bu yazılar önceden yoktu. Gelmediği gün yazılmıştı demek ki.Sırasında 'ibne','top','gay' ve daha bir sürü kelime yazılıydı.
Ama şaşırdığı şey sırasının küçük bir kısmına çizilen iki penisti.
Yeteneklere bak sen dedi içinden Erkin.Silmeyecekti sırasını.Kendileri utanıp silmelilerdi. Peki bu ne zaman yaşanacaktı?
Sanırım bu sadece hayalinde vardı.Parmaklarını birbirine sürtüp ayırdığında sınıfın kapısı açılıp yavaş bir şekilde kapandı. Sınıftaki öğrenciler sustuğunda kafasını kaldırıp masasına oturan hocasına baktı.
"Evet çocuklar. Sessiz olalım lütfen. Açalım kitaplarımızı,ilk ders okumakla geçecek"
Öğrencilerden itiraz sesleri yükselirken, İdil hoca işaret parmağımı masaya uyarı amaçlı vurdu.
"Listeden seçeceğim"
Konuşmalar tekrar yükseldiğinde İdil hoca gülümseyip kafasını salladı.
"25 numara Erkin Yıldız"
İdil hoca parmağını kaldıran öğrencisine baktığında irkildi.
O öğrencilerin hatta öğretmenlerin bile öğretmenler odasında tartışmaya girdiği çocuktu yanlış hatırlamıyorsa.
Kaşları çatılıp listeye yüzünü çevirdi.
Tam tekrar seçtiği ismi söyleyecekken sınıf kapısının tıklanmasıyla kafasını kapıya doğru çevirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gözyaşları Da Durur-Gay
ChickLitİlgi duyulmayan ve sevilmeyen bir genç,ilgi ve sevgiyi hissedebilmek için yalan söyleyerek okulun içinde kendisinin gay olduğunu açıklar. Ve amacına ulaşır. Ama planlamadığı bir şey vardır ki,okulun Müdür yardımcısından etkilenmesi. Üstelik Müdür ya...