43.

1.3K 83 34
                                    

Merhaba.
İyi okumalar.
.
.
.
.

Yüzüne doğru gelen parlak ve rahatsız edici ışıkla sızlanıp yüzünü yana çevirdi.
Bu ışık da neydi?
Gözlerini bir iki saniye kapalı tutup ardından yavaşça açtı.

Koltuklarla yüz yüze gelirken,başının ağrıdığını fark etti.
Gözlerini kısıp yüzünü tavana çevirdi ama tekrar yüzüne vuran güneşle yattığı yerden doğruldu.
Doğrulunca üzerine örtülü pike kucağına doğru düşmüştü.

Çıplak üzerine bakıp yüzünü yana çevirdi.
Nedim yüz üstü olacak şekilde halıya doğru yatmıştı.
Kendisinin üzerinde pike olsada onun yoktu ve sadece baksırla duruyordu.
Bir kolu başına doğru yaslıyken biride dibinde öylece duruyordu.

Yutkunup ona bakar bakmaz hızlanan kalbine çevirdi gözlerini.
Sonra tekrar yutkundu.

Yerde yatıyorlardı.
Bildiğin yerde.
Gece yaşadıklarından sonra Nedim ayağa kalkmış ona örtü getirmişti. Zaten uyudu uyuyacak haliyle duran Erkin,hiç yadırgamamış hemen uyumuştu.
Ama koltukta yada yatakta falan uyanmayı beklemişti.

Örtüyü kucağından çekmeden geriye doğru uzandı.
Yakıcı güneşi umursamadı o an.
Düşünceleri umursamamasını sağlamıştı.

Gözleri dalgınca yerde ve koltuktaki kıyafetlere bakarken şimdi ne olacağını düşünüyordu.
Gerçekten ne olacaktı?
Hiç bir şey olmamış gibi devam edemezdi.
Tabi yalan söyledikleri hariç.
Onu tamamen unutmak istiyordu.
Nedim'in hafızasından silmek istiyordu.
Sanki hiç yokmuş gibi.

Gözlerinde o hayal kırıklığını gördüğünde o an her şeyi yapabilecekmiş gibi hissetmişti.
Gidecekti ve aralarında oluşan duvar bir daha yıkılmayacaktı.
Korkmuştu.
O korkusu da aklına başka başka şeyler getirmişti.
Ve Nedim'in gözlerindeki kendisine karşı gördüğü arzuyu kullanmıştı.
Sonradan pişman olsada olmuştu artık.

Kendisi de sevişmek istemişti hem.
O yüzden belkide şuan sevişmelerinin üzerinde fazla durmuyordu.

Aklı fikri bundan sonra ne olacağındaydı.
Okul günü sırt mı çevirecekti,yoksa güler yüzle mi karşılayacaktı onu tekrar.
İstediği her zaman davrandığı gibi davranmasıydı.
Öyle de olacağını düşünüyordu zaten.
Gece yaşadıkları ikisi arasında olan sorunları geri plana attırmıştı.
Bugün,saatin kaç olduğunu bilmesede saatler sonra okul günü geldiğinde her şey normal akışında devam edecekti.

Yüzünü yana çevirip güneşte altın sarısına dönen saçlara baktı.
Kahve ve sarı tondaki saçlarını güneş çok güzel parlatmıştı.
İç çekip kızaran yanaklarıyla omuzlarına çevirdi gözlerini.
Güneş beyaz tenindeki kırmızı kırmızı parmak çiziklerini belli ediyordu.
Hemen kendi üzerine baktı.
Kolları,göğsü,karnı hep ısırık ve parmak izleri doluydu.

Tekrar oturur vaziyete geldi.
Şimdi ne yapacaktı?
Eve mi gidecekti,onun uyanmasını mı bekleyecekti?
Belki de kahvaltı hazırlamalıydı.
Evet evet kesinlikle.
Yanında olmazsa eğer uzaklaştığını,her şeyin bittiğini düşünebilirdi.

Sonra da beraber okula giderlerdi belki...

Kendisini onaylayıp oturduğu yerden kalktı.
Ama ayaklanmasıyla sırtına ve kalçasına giren ağrıyla tökezledi. Hemen elini koltuğa atıp diğer elini beline götürdü.
Çok acıyordu. Çıplak belinde elini gezdirirken uyuyan adama baktı.

Gece çok sertti.
O nazik adam yoktu.
Tek tek ilgilendiği yaraları,dakikalar sonra açmıştı. Bunu daha da acıyan karnıyla ve Nedim çekilince kan bulaşmış dudaklarından anlamıştı.
Kendisine öfkeliydi ve öfkesini kustuğunu düşünüyordu.
Bunun yüzünden zaten canı acıdığı halde sesini çıkartamamıştı.
Tam çıkaracağında aklına ya geri çekilirse ve uzaklaşırsa kelimeleri geldiği için kollarını geniş sırta sıkıca dolamıştı.
Ve bir öpüşme başlatmıştı.

Gözyaşları Da Durur-GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin