24

2.7K 133 46
                                    

Merhaba.
İyi okumalar.
.
.
.
.

Ceketinin şapkasını başına geçirdikten sonra sınıftan,hiç durmadan okuldan çıktı. Bahçedeki öğrencilerde,öğretmenlerde gezinen tedirgin gözleri gök gürlemesiyle kapandı.
Onun olduğu yöne doğru yağan yağmur hızlanmış,gözlerinin sürekli kapanıp açılmasını sağlamıştı.

Başını eğip merdivenleri indi.
Kulaklarına,yağmura eşlik eden konuşma sesleri,bağırış sesleri hatta ve hatta koşma, yürüme sesleri bile geliyordu.
Dudağını dişlerinin arasına alıp kıstırdı.
Ona bakan birilerini hissettiğinde kafasını kaldırıp etrafa baktı.
Ağaçların altındaki gruba gözlerini dikti ama hiç kimse ondan tarafa bakmıyordu.
Yutkunup çantasının kulpuna elini sardı.

Kaldırım kenarından yürürken ayakkabılarına bakıyordu.
Arka tarafından korna sesi geldiğinde, kaldırımda olmasına rağmen çamurlu alana doğru kaydı.
Biraz daha yürüdükten sonra tekrar korna sesi duyunca yüzü yerde yan bir şekilde arkasına doğru baktı.
Adımları yavaşlarken tamamen arabaya doğru yönünü çevirmişti.

Araba dibine gelip durduğunda,o da sürücü koltuğundaki cama doğru yaklaştı.
Hiç eğilme gibi bir eylemde bulunmazken damlalarla kaplı cam aşağı doğru indi.
Yeşil gözlerle göz göze geldiğinde bir ayağına doğru yaslanıp kaldırım taşlarına baktı.

"Yağmur yağıyor. Bin de evine bırakayım."

"Gerek yok. Böyle yürüyeceğim ben" diyip elini gittiği yola doğru salladı.
Ona, hiç bir ifadenin belli olmadığı yüzüyle bakan adama şöyle bir bakıp arabaya arkasını döndü.

Yürümeye kaldığı yerden devam ederken tekrar korna sesini duydu.
Bu sefer uzunca çalan korna,onun etrafa bakmasını sağlarken geri geri yürüyüp en sonunda arabaya doğru döndü.

"Ne yaptığını sanıyorsun?"

"Evine bırakayım.Bin!"

Durduğu camın önünde eğilip ona bakan gözlere baktı.
Kafasını iki yana sallayıp camın önünden çekileceği sırada koluna dolanan elle hareket edemedi.

"Erkin,dizi sahnesi çekecek havamda değilim. Bir daha bin diye arabayla arkandan gelmem. Lütfen şimdi şu arabaya bin."

Tuttuğu nefesini bırakırken, dudağına düşen yağmur damlasını diliyle sildi. Kolundaki ele ardından etraftaki insanlara baktı.
Okuldan az biraz uzaktalardı sadece.
Çekinerek,gözleri bir bir insanlarda dolaşıp ardından kolunu hafif bir baskıyla elden kurtardı.

Arabanın ön kısmından dolanıp arka koltuğa ve ön koltuğa baktı. En sonunda ön koltuğun kapısını açıp içeriye doğru eğildi.

Koltuğa yerleştikten sonra yanındaki adama hiç bakmakla uğraşmadan yüzünü ön cama çevirdi.
Yağmur damlaları hızını hiç kesmeden cama sertçe çarpıp aşağıya doğru kayarken cam sileceği arada bir görüş alanını temizliyordu.

Arabada rahatsız edici sessizlik yanındaki adam tarafından bozulmuştu.
Arabayı çalıştırıp yolda düz ilerlemeye başlarken arada Erkin'e dönüp yüzüne bakıyor,inceliyordu.

"2 gündür hiç görmedim seni."

"Ders çalışıyordum."

"Erkin,her teneffüs mü? Hayır. Benden kaçtın. Gördüm. Ne zaman seni görüp seslenecek olsam hemen arkanı dönüp gidiyorsun. Beni farkettiğin halde."
Biraz durup tekrar konuşmasına devam etti.
"Neden? Yanlış bir şey mi yaptım o gün?"

Erkin,ince kaşlarını çatıp solunda kalan adama döndü.
Kafasını iki yana sallarken dudaklarını aralamıştı.

"Hayır. Evet senden kaçıyorum. Mesafe koymamız gerek."

Gözyaşları Da Durur-GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin