Gözyaşları Da Durur-Gay

84.

Merhaba.
İyi okumalar.
.
.
.
.

Gözlerini kırpıştırıp yatakta diğer tarafına döndü.
Tam o sırada da Nedim odadan çıkmıştı.
Esneyip yastığının altına koyduğu telefonunu aldı.
Saate bakıp yüzünü yastığına bastırdı.
Neden Nedim'le aynı zamanda uyanmıştı ki?
Bir süre uyuyamazdı artık.
Telefonu yatağa koyup sırt üstü döndü.
Beyaz tavanla bir süre bakışıp,diğer odalardan ses duymasıyla ellerini yatağa bastırıp kalktı.

Kıyafetlerini çıkarmakla uğraşmayıp odadan çıktı.
Hızlıca banyoya girip işlerini hallettikten sonra mutfağa yürüdü.
Ses gelmiyordu artık.
Kafasını kapıdan uzatıp sessizce kahvaltı yapan Nedim'e baktı.
Yanına yürüdü.
Çayını yudumlarken kendisine dönmüştü.

"Günaydın."

"Günaydın,Erkin de neden erken kalktın? Git uyu hadi."
Kafasını iki yana sallayıp ayılmayan suratıyla boş sandalyelerden birini kendisine çekti.
"Bilmiyorum ya. Geç yattım hâlbuki. Neyse şimdi yatsam da uyuyamam."
Elini havada sallayıp gözlerini kahvaltılıklarda gezdirdi.
Koyduğu yiyecekler bile düzenli bir şekildeydi.

"Neden bunlarla kahvaltı yapıyorsun? Bir sürü şey var. Getireyim."
Ayağa kalkacağında Nedim konuştu.

"Şimdi açlığımı gidersin diye yiyorum. Okulda gün boyu açık olan,açık büfe var. Oradan yiyorum."
Ellerini birbirine dolayıp masaya yaslandı.

Nedim yemeğini yemeye devam ederken gözleriyle masadaki yiyecekleri işaret etmişti.
Canı istemediği için kafasını iki yana salladı.
Çenesini kollarına yaslayıp Nedim'in yemek yemesini izledi.

"Sabah kalkmak zor oluyor mu?"

"Hayır."
Masadaki sürahiden su doldurup Erkin'i izlerken içmişti.
Mutfağa ablasının girmesiyle ikisi de ablasına döndü.

"Günaydın,Nedim."
Nedim çatalını tabağına koyup bir Erkin'e bir ablasına baktı.
Kesinlikle aralarında bir şey olmuştu.
Bunun sebebi Erkin'in hamile olduğunu ve onu sevdiğini söylemesi değildi.
Başka bir şeydi.
"Günaydın."

Ablası kardeşine gülümseyip Erkin'e hiç bakmadan kendisine bir bardak su doldurdu.
Onu içip mutfaktan çıktı.

"Söyle,ne oldu?"

Çenesini kollarından kaldırıp Nedim'in ciddi yüzüne baktı.
"Bir şey olmadı dedim ya?"
İnanamazcasına bakıp gülen adamla ayaklarını kıpırdattı.

"Olmadı diyorum. Sadece onu takmamamı kendisi de uygulamaya başladı.Bu."

"Hmm." Gözlerine dikkatle bakıp başını peki dercesine eğdi.
Ardından bolalan kravatını düzeltti.
"Gidiyorum ben. İstediğin bir şey var mı?"
Uğurlamak için ayağa kalktı yavaşça.
Düşünürcesine de Nedim'e bakıyordu.

"Kivi alır mısın?Bitmiş."
Birlikte kapıya doğru giderken Nedim onaylarcasına bir şeyler mırıldanmıştı.
O ayakkabılarını giyinip merdivenlerde ininceye kadar kapıyı kapatmadı.
Gidince de kapattı.

"Yalanda da bir numarasın. Nedim hâlâ neden seni yanında tutuyor, anlayamıyorum."

Arkasından gelen sesle gözlerini devirdi.
Mutfakta Nedim'le konuştuklarına itafen dediğini anlamıştı.
Ona bakmayıp mutfağa yürüdü.

"Aşkın gözü kör gerçekten."
Bir kaç bir şey daha mırıldandıp onu göremeyeceği bir yere gitmişti,kadın.
Rahatlıkla nefes alıp eline aldığı kahvaltılıkları buzdolabına koydu.
Sonra odasına geçti.

Yatağının örtülerini düzeltip yatağa baktı içi giderek.
Geç yattığı için az uyumuştu.
Gözleri acıyordu. Ama yatsa da uyuyamazdı artık.
Umarım bebek uykusunu getirirdi.

Uykusunun yatakta gelmesini beklemek yerine dolabına doğru yürüdü.
Dağınık kıyafetlerini düzeltecekti.

...

"Bu dursun,Nedim."

Ablasının talimatı üzerine daha fazla kanal değiştirmeyi kesmiş,durmuştu.
Kumandayı bırakıp başlayalı fazla olmayan filmi izlemeye başladı.

Ama saniyeler sonra yanına kafasını çevirdi.
Uyuklayan Erkin gülmesini sağlarken ona hafifçe kafasını eğdi.
"Yatağa git de uyu."
Kafasını uykulu uykulu iki yana salladı.
Tekrar gülümseyip önüne döndü.
Ablasına baktı.

Televizyondaki oynatılan filme dalmıştı.
Kendilerine döneceğini sanmıyordu.
Gerçi dönse de takmazdı.
Bu ev kendisinindi.

İşten geldikten hemen sonra, kıyafetlerini değiştirmek için odaya girmişti.
Erkin de gelmişti.
Ona yorgun yorgun uyuyamadığını söylemişti.
Şimdide uyudu uyuyacaktı ama odaya gitmiyordu.
Rahatsız bir şekilde burada oturur vaziyette uyuması ise hiç hoşuna gitmedi.

"Gel buraya."
Gözleri kapandı kapanacak duran çocuk itiraz etmeden kendisine bakan adama yaklaştı.
Normalde başka birinin yanında itiraz ederdi ama o an boşverdi.
Nedim'in yönlendirmesi ile bacaklarına doğru kafasını koydu.
Gözlerini bir kaç kez kırpıp yerinde hareketlendi.
Sonra hiç zorlanmadan gözlerini kapattığı gibi uyudu.

Nedim biraz daha gülümseyip elini eşofmanına dağılan pamuk saçlara götürdü.
Okşayıp,sevdi.
Derin bir uykuya dalmıştı.
Rahatça nefes alıp veriyordu,hiç kıpırdamıyordu.
Zayıf bedeninde sırıtan karnına çevirdi gözlerini.
Saçlarından elini çekip karnına götürdü.
Okşadıktan sonra yüzünü kaldırdı.
Ablasının buruşmuş yüzüyle karşılaştı.
İlk elleri dursada ardından hareketlerine devam etmişti.

"Annemlere bu durumdan bahsedecek misin?"

"Hayır."
Ablasının aksine kucağında uyuyan çocuğa saygı duyarak kısık sesle konuştu.

"Nereye kadar gidecek böyle?Bir süre sonra yaptığın hatanın farkına varacaksın. Yardım isteyeceksin."

"Sessiz ol. Bu bir hata değil. Birini sevmem, birinden çocuğum olması."

"Bundan bahsetmiyorum. Hata bir erkeğin olması."

"Sana göre."

Ablası seslice ofladıktan sonra kendisine sinirle baktı.
"Gittikçe uzaklaşıyorsun."
Farklı bir konu açmıştı.
Ve bu durum Nedim'in hiç hoşuna gitmedi.

"Hayatım gereği abla. Kısık sesle konuş."
Dişlerini sıkan ablası sinirle ayağa kalkıp odadan çıktı.
Bir süre sonra da bir kapının çarpma sesi gelmişti.

Kafasını öne eğip siyah saçları okşamaya,ellerinden geçirmeye devam etti.
Sonra uzanıp masanın üzerindeki siyah tokayı eline aldı.
Erkin'in gözlerine doğru düşen saçları tepede yavaşça toplayıp dikkatle tokayı geçirdi.
Geriye çekilip komik olan ama Erkin'i daha güzel yapan saçlarının haline baktı.
Palmiye bitkisi gibi olmuştu.

Ensesini koltuğun başlığına bastırıp biraz öyle kaldıktan sonra Erkin'i kucaklayıp koltuktan kalktı.
Birazdan ablası gelir 'yatacağım' derdi.
Odaya götürüp yatağa yatırdıktan sonra odanın açık penceresini kapatıp Erkin'in yanına yattı.

........
Son

Kapak nasıl kapak?
Çok güzel bir havası yok mu...
Nedim, Erkin'in sevdiği saçlarını okşuyor.
Önceki kapakta çok anlamlıydı.
Bitik bir Erkin.
Ama bu daha güzel oldu.

Verta.