83.

1K 82 5
                                    

Merhaba.
İyi okumalar.
.
.
.
.

Balkonun açık kapısından gelen hafif esintiyle üzerindeki badinin kollarını çekiştirdi.
Elindeki telefonu bırakıp yattığı koltuktan kalktı.
Açık balkon kapısını kapattıktan sonra hava girsin diye hafiften pencereyi açtı.

Havalar soğuyordu.
Bu da yeni bir bahara girdiklerinin habercisiydi.

Nedim bugünün kursun son günü olduğunu söylemişti.
Okullar ardından açılacaktı.
Söylediklerinin ardından okula gittiği zamanlar aklına gelmişti.
Bir özlem mi duymalıydı?
Hiç özlememişti.
Her senesi birbirinden kötüydü.
Üzücüydü.

Koltuğa geri yatarken kafasında geçen sene okulda geçirdiği günler vardı.
Hatırladıklarıyla güldü.
Rezil olmasının gani gani olduğu bir dönemdi.
İnsanlardan tiksinti duyması. Onları istememesi ama ilgilerinin üzerinde olmasını istemesi..
İstediği gerçekleşince memnun olmaması ve onların ilgisine ihtiyaç duymadığını fark etmesi..

Daha eskileri hatırladı bu sefer.
Gülüşü solmuştu.
İlgiyi başka kişilerden aramıştı.
Tek ihtiyacı olan annesi olduğunu bilmesine rağmen.
Belki bir şeylerin yerini doldurur sanmıştı.
Doldurmamıştı.
Hâlâ da vardı boşluğu.

Nefes alırken dudakları titredi.
Keşke annesinin numarasını bilseydi.
Hiç düşünmez arardı.
Elleri bile karıncalanıyordu.
Nedim'in dediği gibi annesini görmeye gidebilirdi.
Ama korkuyordu da.

Kapıdaki hareketlenmeyle gözlerini duvardan çekti.
Nedim'in ablası onu görmüş sonra yüzünü buruşturup balkona doğru yürümüştü.
"Kim kapattı bunu ya? İğrenç kokuyor oda."

Çoğul konuşması gözlerini devirmesini sağlamıştı.
Ne kadar 'alt komşu kapattı' demek istese de sustu.
Nedim'e söz vermişti.
Onunla zoraki olmadıkça konuşmayacaktı.

Odadan çıkmasını beklerken kadın gelip karşısına oturdu.
Bir saniye ona bakıp önüne döndü.
Eline tekrar telefonunu aldı.
Odada sessizlikle telefonuna bakmayı sürdürdü.
Garip bir şekilde karşısındaki kadında ses çıkarmıyordu.
Bir anlık ona döndü. Göz göze geldiler.
Ve bunu bekliyormuş gibi konuştu.

"Rahat mısın?"
Anlayamazca kaşlarını yukarı kaldırdı.

"Ekmek elden su gölden. Sormam hata rahatsındır tabi."
Durup hazmedemeyerek tekrar konuştu.
"Kardeşim sabahtan akşama kadar çalıyor. Ter atıyor..."

"Nedim sanayide çalışmıyor. Masa başında."
Dilini tutamayıp konuşmuştu.

Karşısındaki kadın sinirle dişlerini sıkmış kısıkça 'edepsiz' demişti.
Önüne döndü.
Bir daha konuşmayacaktı.

"Kardeşimin parasıyla geçiniyorsun. Biraz utanma olur. Hal ve hareketlerine dikkat eder insan."
Yattığı yerden doğruldu.
Başı şişmişti.
Nedim icin bu sorun değilken bu kadın için neden sorundu bu?
Kaynana gibiydi aynı.

"Eminim parası için yanındasındır."
Ayağa kalktı.
Odanın çıkışına yürüdü.
Nedim pek fazla kazanmıyordu ki.
Tamam parası her zaman vardı ama milyarder gibi davranmasına kadının hiç gerek yoktu.

"Kardeşimin altına da giriyorsun. O iğrenç halinle."
Sinirle söylenen kelimelerle adım atmayı kesti.
Yüzünü buruşturarak kadına döndü.
İğrenç biriydi.
Engel olamadığı tiksintiyle kadına bakarken o da ne dediğinin farkına varıp gözlerini kaçırdı.

"Ne bu hazmedememe? Sen mi kardeşinle birlikte olacaktın?"
Hızlıca konuştuğunda aynı zamanda öfkeden köpüren kadın koltuktan kalkmış yanına sert adımlarla yürümüştü.
Dediği Erkin'in belki ağırdı. İğrenç bir şeydi ama o cümleden sonra pısırık kalamazdı.
Ona dev gibi görünen, üzerine yürüyen kadınla geriye gitti.
Cümleleri gibi cesur değildi.

Gözyaşları Da Durur-GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin