78.

1.1K 77 0
                                    

Merhaba.
İyi okumalar.
.
.
.
.

Birbirine doladığı ayaklarını sallamaya devam ederken televizyondaki saçma programı izliyordu.
Sıkılıp kapattı sonra.
Her gün aynı şeylerdi.
Açıyordu bir şeylerden sonra fazla bakmadan kapatıyordu.

O an karnına ufak bir ağrı girdiğinde yüzünü buruşturup elini karnına koyarak bastırdı.
Kendisini belli etmeye başlamıştı.
Hoşnutsuzlukla dudaklarını büzdü.
Bir kaç gün önce de aynı şey olmuştu.
Nedim o an evde değildi ve bilmiyordu. Ağrıyı da yürüyerek geçirtmişti.
Geçmişti de.

Aynısı yapmak icin ayağa kalktı.
Yavaş yavaş odayı dolanırken arkasında kalan dış kapı açılmıştı.
Konuşma sesleri kulağına dolarken elini karnından çekip oraya döndü.
Ağrı da gitmişti zaten.

"Gel girelim Emin."
Adam gülümseyerek üzerindeki ceketi çıkartıp Nedim'e vermişti.
Sonra gözlerini bir odadan çıkan çocuğa çevirdi.
Selam verircesine kafasını eğdiğinde yanlarına gelen çocukta aynı şekilde cevap verdi.

"Erkin." Nedim elindeki çantayı bırakıp yanına gelen çocuğun saçlarını karıştırdı.
"Emin arkadaşım yine. O da doktor. Bebekle doğuma kadar o ilgilenecek."
Erkin, yavaşca kafasını sallayıp onları dikkatle inceleyen adama yüzünü çevirdi.
Kısa bir inceleyip Nedim'in yürütmesi eşliğinde oturma odasına geçtiler.

Arkalarından adını daha yeni öğrendiği Emin de gelmişti.
İkisi koltuğa oturduğunda Emin masaya koydu çantasını.
Fermuarını açtı.
"Uzanın siz. Bakayım hemen ben."
Erkin,bu acelenin ne olduğunu anlamasa da ayağa kalktı.
Ve Nedim aydınlatmıştı onu.

"Yasemin yani karısı eve geç gelince üzülüyor ondan. İş saatleri bitti ama ben zorla getirdim."
Nedim gülerek söyleyip Erkin gibi ayağa kalkmıştı.
Koltuğa uzanan çocuğun da hayretle kendisine baktığını görmüştü.

Karnını sıyırdığında doktor dizlerinin üzerine oturup önce karnını dinledi.
Sonra dokundu.
Kulağına taktığı kulaklıkları indirip boynunda sabitledi.
Nedim'le ikisi konuşmaya başlarken o doktorun boynundaki steteskopa bakıyordu.
Küçükken onun oyuncağının eline bir defa geçtiğini çok iyi hatırlıyordu.
Sadece bir seferlikti.

"Bebek iyi durumda. Yememize dikkat ediyor muyuz?"
İkili Erkin'e döndüğünde hafiften irkilip dudaklarını birbirine bastırdı.

"Evet ediyorum. Kahve içmeyi cok özledim."

Doktor gülümseyip boynuna taktığı aleti çıkarttı.
Çantaya koydu.
"Bebek doğduktan hemen sonra ne kadar isterseniz içebileceksiniz. Bir kaç ay daha dayanın."
Çantayı karıştırıp eline bir kaç tüp aldı.
Kremleri masaya koydu.
"Çatlaklar için. Eşim için kullandık bunları. Büyük oranda işe yarada. Her gece sürmeniz yeterli olacaktır."
Ayağa kalkıp çantasını koluna taktıktan sonra koltukta uzanmaya devam eden çocuğa ardından ona bakan arkadaşına döndü.

"Doğumdan bir ay yada 2 hafta önce falan hastaneye yatırılabilirsiniz."
Erkin'in gözlerinin içine bakıp konuşmasına devam etti.
"Önceki doktorunuz dedi mi bilmiyorum ama rahim olsa bile sezeryan doğum yapılacak. Bunu bilin. Neyse ben tekrar gelirim bir kaç güne. Sağlıklı kalın. İyi akşamlar."

Erkin oturur vaziyete girip sezeryan doğumun ne hakkında olduğunu düşünürken eline telefonunu almıştı bile.
O sırada da Nedim arkadaşını uğurlamak için arkadaşının arkasından kapıya doğru yürüyordu.
Aynı zamanda da bir kaç soru sormuştu.

Nedim kapıyı kapattığında kulağına Erkin'in sesleri geldi.
Odaya doğru yürüdü.
Koltuktaki çocuk tuhafça ekrana bakıyordu.
"Ne oldu?"
Yanına geçip koltuğa oturdu.
Elini beline atıp Erkin'i kendisine çekti.
Sonra arkaya yaslandı.
Telefona baktığında sezeryan doğumu anlatan bir video izlediğini görmüştü.

Gözyaşları Da Durur-GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin