Gözyaşları Da Durur-Gay

61.

Merhaba.
İyi okumalar.
.
.
.
.

"Keki kontrol et."

Kek için yaptığı muzlu sosu bırakıp, fırına eğildi.
Parlak camdan fırının içini çok iyi görebiliyordu.
Ama yinede elini gölge yaparak fırına koyup,kakaolu keki kontrol etti.
"Olmuş gibi."

"Kekin köşeleri tepsiden ayrılmışsa olmuştur."
Kafasını onaylama anlamında salladı.
Sonra arkasına dönüp çekmeceden örtü çıkardı.
Fırının kapağını açtığında buhar yüzüne doğru geldi.
Yüzünü fazla ısıdan geriye çekip, fırının düğmelerini kapattı.
Bir kaç saniye sonra da keki fırından çıkarttı.

Elindeki sıcak örtüyü masaya koyup sosu karıştırmayı devralan adamı izledi.
Ne iyi biriydi.
Kendisine çok yardımcı oluyordu.

Derin bir nefes alıp,ofladı.
Babası tanışmak istediğini söyledikten sonra bir süre kendisine gelememişti.
Geldikten sonra da bir iki cümleyle karşı çıkmıştı.
Bir yalan olarakta Nedim'in gelmek istemeyeceğini söylemişti.
Ama babası bunu reddetmiş,üstüne de Sait bunun gerekli olduğunu söyleyerek onu susturmuştu.
Bu da yetmezmiş gibi,Sait bir sonraki gün tanışmaları gerektiğini tekrar etmiş,çağır onu bizde hazırlanalım demişti.
Kulağına ulaşan her cümlenin şaşkınlığını yaşamakla meşguldü bir süre.

Saatlerce evde bir o yana bir bu yana gitmişti.
Düşünüp durmuştu.
Ve sonunda mesaj atmaya karar vermişti.
Geleceği biliyordu.
Bu sefer gelmez falan diyememişti.
Ne dese tersi çıkıyordu.

Onunla kısa bir konuşma yapmış ve sonra telefonu kapatmıştı.
Her onun sesini duyduğunda hızlanan kalbi yine hızlanmıştı.
Bu her insanla konuşmasında olurdu ama bu biraz farklıydı.

Bir şeyler diyememesi,zor konuşması kendisine sinirlenmesini sağlamıştı.
Ve o acele ile yarın demişti.

Bunu demesinin üzerinden fazla geçmemişti.
Ve hemen Sait'e anlatmıştı.

Ondan sonra adamın uzun süre düşünmesini ve kendisine dönmesini izlemişti.
Görev dağılımı verince,kaşlarını çata çata evi toparlamasına yardım etmiş ve gece olunca da köşelerine çekilmişlerdi.
Bununla da bitmeyip sabah kahvaltı yaptıktan sonra akşam için misafire yiyecek bir şeyler hazırlamışlardı.
Bu yaptıklarının gereksiz olduğunu düşünsede ona yardım etmişti.

"Salataya turşu doğra."
Düşüncelerinden çıkıp, gülümseyerek ayağa kalktı.
Turşuyu küp küp doğrayıp pateteslerin doğrandığı leğene döktü.
Onları bırakıp ellerini yıkadı.

"Baban gelir birazdan."
Kafasını salladı.

Bir süre daha yaptıkları işe devam ettikten sonra kapı çaldı.
Erkin,böreği kesmeyi bırakıp ne yapacağını bilemeyerek Sait'e baktı.

"Babandır. Emin de değilim. Nedim kaçta gelecekti?"

"Onun hakkında konuşmadık."
Kapıya yürürken gerginlikle konuştu.
Kapının deliğinden bakıp babası olduğunu görünce hemen açtı.
Gerginliği geride kalmıştı.
Kalbinin atışı şimdi normaldi.

Babası gülümseyerek içeri girdiğinde,gülümsemeye çalıştı.
Yanından geçip mutfağa girdiğinde oturma odasına yürüdü.
Mutfağa girmesi gerekiyordu ama onların sarılma fasılını bozmak istemiyordu.
O yüzden biraz odayı dolandı.
Oda çok ferah kokuyordu.
O buna devam ederken babasıyla Sait odaya girdi.

"Erkin üstünü değiştir hadi."

Bunun için isteksiz olsada kafasını salladı.
Ama diyeceğini demişti.
"Görücü gelecekmiş gibi hareket ediyorsun."
Konuşmaya devam eden babası ve Sait ona dönünce dudaklarını birbirine bastırıp odadan çıktı.