86.

1.1K 83 42
                                    

Merhaba.
İyi okumalar.
.
.
.
Üzgünüm :(
.

Gözleri kurutma makinesinin çalışması yüzünden açılmıştı.
Uyanır uyanmaz yaptığı gibi telefonunu eline aldı.
Yine erken kalkmıştı.
Esnedikten sonra telefonunu açıp dolanmaya devam başladı.

Makinenin sesi kesilince sanki o da telefonu kapatmalıymış gibi kapatıp geri yastığın altına koydu.
Yatağa tutunarak kalkıp üzerini değiştirmeden, odanın açık kapısından çıktı.
Banyodan takırtılar gelmeye devam ederken oraya yürüdü.

Kapalı kapısını bir kere tıklatıp cevap beklemeden açtı.
Kafasını uzattığında Nedim'le göz göze geldi.
Onu incelerken içeriye girdi.
Dağınık nemli saçlarına, çıplak gövdesine bakıp banyo kapısını hafif bir baskıyla kapatarak hâlâ ona bakan adamın arkasına geçti.

Karnı yüzünden pek yaklaşamazken buna gülüp Nedim'in karnını kollarıyla sardı.
Yüzü de geniş sırtına gömüldüğü için kendisi önlerindeki aynadan görünmüyordu.
Nedim hareketlerini durdurup konuştu.

"Ne oldu?"

"Yok bir şey."
Ellerini olduğu yerde oynatırken, Nedim eliyle elini tutup sıkmıştı.

"Yine erken uyandın. Sesler yüzünden mi?"

"Hem o,hemde zaten erken uyanmaya alıştım."

"Hmm."
Elindeki traş köpüğü kutusunu sallayıp eline biraz sıktı.
Yanaklarına,dudak üstüne sürüp jileti eline aldı.
Bu sırada Erkin yandan kafasını uzatmış ona bakmıştı.
Gülüp jiletinin kapağını söktü.

"Sakalın yok."

"Oradan bakınca belli olmaz zaten. Ufak ufak çıkması bile hoşuma gitmiyor."
Jileti yanaklarına,çenesine hafif baskılarla sürttü.
İşini bitirdikten sonra ellerini ve yüzünü yıkadı.
Belindeki eller hiç oradan ayrılmazken yukarıdaki dolapları hızlıca açıp losyonu eline aldı.
Yanaklarına ve dudağının üzerine sürdükten sonra losyonu geri dolaba yerleştirip kapaklarını kapattı.

Arkasını dönüp ona sarılmaya devam eden çocuğa sarıldı.
Yüzünü kendisine çekip dudaklarına dudaklarını kapattı.
Erkin'in burnuna losyonun hoş kokusu gelirken gözlerini kırpıştırıp kapattı.
Yüzünde duran ellere ayak uydurup, Nedim'in belinde duran ellerini,nemli yüzüne yerleştirdi.
Öpücüklerine karşılık verirken Nedim yerlerini değiştirip onu lavaboya yaslamıştı.

Dudaklarının hızı ilk yavaştı. Birbirlerinin tadını almak istercesine,severek öpüşüyorlardı.
Saniye saniye değişen öpüşmeleri hızlanmıştı.
Ağızlarındaki salyalar birbirlerinin ağızlarına dilleri sayesinde geçiyordu.
Dudakları ve dudaklarının çevresi ıslaktı.

Nedim yüzünü yana yatırıp dudaklarının arasındaki dudağını uzunca kendisine çekiştirerek emdi.
Banyoda Erkin'in boğuk inlemeleri kısa yankılar yapıyordu.
Erkin ellerini daha sıkı boynuna sarıp ona uyum sağlamaya çalışırken yerden bedeni havalandı.
Nefes nefese dudaklarını ondan ayırıp geri çekildi.
Oturduğu lavabo tezgahına yüzünü eğip bakmaya çalıştı.
Ama Nedim çenesini kavramış boynuna dudaklarını bastırmıştı.
Su damlacıklarıyla kaplı yere oturmuştu.

Nedim boynuna dudaklarını aralayıp bastırdı. Ardından emmeye başladı.
Dudaklarını ısırıp bir elini kafasına atarak boynuna doğru iyice çekti.
Isırdığı dudaklarının arasından çıkan inlemeler,elini eğilen adamın omuzundan çekmesini sağladı.
Nedim ısırdığı yerleri yalayıp, elini boynundan çekti.
Elini göğsüne oradan da şişik göbeğine sürttü.
Bir el hareketiyle göbeğini açıp, yüzünü eğerek çıplak karnına öpücükler kondurmaya başladı.

Gözyaşları Da Durur-GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin