Merhaba.
.
.
.
.
Eliyle ensesini ovarken masadaki kulplu bardaktan acı kahvesini yudumlamak için dudaklarına götürdü.
İstediği yudumu alamayınca bardağı masaya koydu yavaşça.Türk kahvesini çok severdi ve iki yudumluk fincanlarda içmek asla ona haz vermiyordu.
3 yıldır müdür yardımcılığını yaptığı okulda gelir gelmez koca kulplu bardakta kahve içmeyi sevdiğini çoğu kişiye belli etmişti.Hademeler olsun,öğretmenler ve kantinci dahil çoğu kişi biliyordu.
Bilmeyenler genelde öğrencileri olurdu.
Bunu da düzeltmeye çalışmazdı.Arkasına yaslanırken masa üzerindeki kablosuz telefon çaldığında masaya dirseklerini dayayıp telefonun cevaplama kısmına basarak beklemeden kulağına götürdü.
"Alo. Nedim hocam iyi günler"
"İyi günler. Arama sebebinizi öğrenebilir miyim?"
"Hocam benim kız bir haftadır hasta olduğu için okula gelemedi. Gelemediği günler içinde rapor hazır ama eğer kabul etmezseniz nasıl sild-"
"Sizin kız kim?"
"10B'den Dilara kaya hocam?"
Hemen bilgisayara doğru koltuğunu haraket ettirip telefonu kulağına yasladı.
"Tc'yi alabilir miyim?"
Telefonun ucundaki kadın kızının kimlik numarasını söylediğinde yazıp ekranı fare ile kaydırarak dikkatle inceledi.
"Yalnız burada 18 gündür okula gelmediği görüyorum" istemsiz dudakları iki yana kaydığında kafasını iki yana salladı.
"Aa nasıl olur hocam?"
Kadının gerçekten şoka uğradığını düşünmüyordu çünkü böyle velilerle haftada 5-6 kez uğraşıyordu.
"Bende bilmiyorum valla"
"Ne yapacağız o zaman hocam?"
"Dilara ile birlikte okula gelin lütfen. Bir bakalım durumuna"
"Ama çok hasta hocam"
"Çok yakında sınavlar için bir gün belirleyeceğim. Gelmesi lazım. Gerçi derslerini bayağı aksatmış ama gelmesi lazım artık bir şekilde"
"Tamam peki hocam. Sağolun bilgi için"
"İşimi yapıyorum. Ve okula bu hafta içerisinde gelin. İyi günler" kadının bir şey demesine izin vermeden telefonu kapattı.
Bu velilerin salak tavırları onun için çok can sıkıcı oluyordu.
Yani çocuğuna aynı evdesin nasıl bilmezsin ki,kaç gün gidip gitmediğini.
Kısık sesle 'bir de bizi salak yerine koyuyorlar' dedi Nedim.
Öğrencilerinin doğum yeri bile önlerinde yazılıydı.Bir tc ile her şey halloluyordu.
Ama hâlâ yalan söylemeyi eksik etmiyorlardı.Alt dudağının ince derisini dişleriyle çekiştirirken teneffüs çaldı.
Daha rahat bir nefes alamadan kapısı tıklandığında içinden küfür etti.Keşke her sene olduğu gibi kürsüde 'her konuda yardımcı olacağım sizlere' demeseydi öğrencilerine.
Nedim o cümleleri öğrencileri okula çekmek için,güzel getirmek için söylese de bunu galiba fazla ciddiye almışlardı.
Cidden ama cidden her konuda ona geliyorlardı. Okulun tuvalet muslukları bile dahil bozulduğunda.
Hayır onlarla ilgilenen hademeler de vardı ama.....
Öğle arasına girdiklerinde ayağa kalktı. Açlıktan ses gelen karnına tuhaf tuhaf bakıp kantine doğru yürüdü.
"Erkin!"
Adını duymasıyla durup kalabalıklaşan koridorda göz gezdirdi.
Kim sesleniyordu? Hemde adı ile.
Adını pek fazla bilen yoktu,o yüzden kaşlarını çatarak baktı etrafa. Ona doğru yürüyen nöbetçi öğrenciyle bıkkınlıkla arkasındaki duvara yaslandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gözyaşları Da Durur-Gay
Genç Kız Edebiyatıİlgi duyulmayan ve sevilmeyen bir genç,ilgi ve sevgiyi hissedebilmek için yalan söyleyerek okulun içinde kendisinin gay olduğunu açıklar. Ve amacına ulaşır. Ama planlamadığı bir şey vardır ki,okulun Müdür yardımcısından etkilenmesi. Üstelik Müdür ya...