Çalışma koltuğunda 13-14 yaşlarında oturan saçı omuzlarına inen siyah saçlı siyah gözlü yakışıklı bir genç ve misafir koltuğunda oturan siyah saçlı mavi gözlü 30-40 yaşları arasında bir kadın konuşuyorken kapı çalmıştı. Bu iki kişi tabi ki Raiden ve Hana'ydı Hana Prens Raiden den izin alarak kapıyı açması için bir ruh göndermişti kapı açılınca 13-14 yaşlarında sarı saçlı güzel bir kız içeriye girdi.
Raiden onu eldiveninde ki beyaz ejderhadan tanımıştı o kız canavar gezegeninde sürekli kendi yaptığı ufak hatalar yüzünden ufak hasarlar verdiği kızdı kendisini affettirebilmek için birkaç parça çekirdek enerji taşı vermişti. Kız hala başını kaldıracağı sırada.
Raiden yıldırım hızını aktifleştirince zaman durmuş gibi yavaşlamıştı. Havaya mesaj bırakıp ayağa kalktı Hana'yı kucağına alıp çalışma masasındaki sandalyeye oturttu kendisi de az önce Hana'nın oturduğu misafir koltuğuna geçti. Yıldırımlarını kapatınca zaman normal akışına döndü.
Hana hala hiçbir şeyin farkında değildi ta ki kulağında yankılanan Raiden'in sesini duyana kadar.
"Eğitmen Hana üzgünüm ufak bir hızımı kullanarak yerlerimizi değiştirdim, birazdan herşeyi öğreneceksin."
Hana şok içerisinde ve korkuyla Raiden'e bakıyordu. Daha 1 saniye önce oradaydı. Ama Raiden'den gelen emir buysa yapacak bir şey yoktu.
Hana sarı saçlı kıza bakıp
"İçeri gelebilirsin Anzu"Raiden de yeni bir şey öğrenmişti yardım ettiği sarı saçlı kızın adı Anzu'ymuş.
Anzu başını kaldırınca ilk gördüğü kişi siyah saçlı çocuk olmuştu.
"Sen bu okulda mıydın? Herşey için teşekkürler canavar gezegeninde teşekkür edememiştim beni acemi 7 seviyesine kadar yükselttiğiniz için tekrar teşekkürler."Hana şaşırmıştı acemi 7ye yükseltmek mi 7 günde bu imkansızdı onun için, peki o zaman Raiden'in seviyesi kaçtı tam kontrol edecekken bir bariyer çıktı karşısına Touya yüzükten çıkıp ters bir şekilde Hana'ya bakıyordu. Hana ise kıskanmıştı bu durumu doğal olarak, Raiden'in ruhları her an tetikteydi ve kendi ruhları ancak kendisi dışarı çıkartırsa tetikteydi. Ancak hiçbir Ruhu Raiden'in yer değiştirmesine karşı çıkamamıştı yani öldürmek isteseydi belki yapabilirdi ama kendisi yeni acemi 9 olmuştu buna rağmen Raiden'in ruhu kendisini baskılamıştı.
Anzu'nun da Touya dan hoşlandığı söylenemezdi sonuçta ne zaman siyah saçlı çocuk hakkında bilgi almak istese o engel oluyordu. Şimdi de Touya'nın tanıdık bakışlarını gördü ve eğitmen Hana'ya bakıyordu yani eğitmen Hana'yı bile engellemişti. Ne kadar güçlü olabilir ki bu siyah saçlı çocuk diyerek düşünüyordu. Kendisi de bir ejderhaya dönüşüyordu ama bu çok gizli bir avantajdı kendisi için. Babası kendisine
"Anzu 14 yaşına bastığında bir seçim yapman gerekecek, ejderha olup insana dönüşmek mi? yoksa insan olup ejderhaya dönüşmek mi?"Verilen 2 seçenek buydu rüyasında gördüğü ejderha formunu seçmiş haliydi ve sürekli gizlenmek zorundaydı, bu çok sıkıcıydı sadece gece dışarı çıkabilmek. Ama seçimi 6 gün önce bitmişti ve canavar gezegeninde tekrar uyanmıştı artık insandı ve istediği her yere gidebiliyordu gizlenmek zorunda değildi işte o zaman tam canavar kesecekken bir adam canavarını öldürmüştü, takip edince de siyah saçlı çocuğa ulaşmıştı ve yıllarca uğraşması gerekeceği seviyeye birkaç günde gelmişti.
Anzu kendisine verilen 2 seçenekten birini seçince sanki önemli bir şeyi unutmuş gibi hissediyordu ama neydi unutmuştu hatırlamıyordu. Başkaları içinde yatkınlık seviyelerini, hatta alemlerini bile sıfırladığı oluyormuş.
Anzu
"Eğitmen Hana geldiğimi haber vermek istemiştim."Hana
"Çok güzel bir zamanda geldin ikiniz de birbirinizi daha önce hiç görmediniz ama ikiniz sınıf arkadaşısınız. Raiden sana bahsettiğim canavar gezegenine giden arkadaşın o."İki şaşkın göz karşı karşıya gelmişti. Anzu siyah saçlı çocuğun adını öğrenmişti artık ama hafızası bir şeyi hatırlatmaya çalışıyordu mağarayı gösteriyordu ona kesik kesik git geller yapıyordu ama hala hatırladığı söylenemezdi. Aradan 14 yıl geçmişti kendisine ait sadece 14 yıl önceki o rüyadaki birkaç olayları hatırlamıyordu. Oysa ki seçim yapmadan önce hatırlıyordu.
Raiden yardım eli uzattığı kişinin sınıf arkadaşı olmasına oldukça sevinmişti. Anzu da Raiden'in karşısındaki sandalyeye geçmiş ve Hana'ya bakıyordu. Hana ise artık daha ne söyleyebilir di ki şu ikisi gitse diye yalvarıyordu. Rahat bir nefes almak onun da hakkıydı.
Tam o anda içeriye bir ruh daha girdi ve Raiden'in önünde diz çöktü
"Efendim bana vermiş olduğunuz talimatla bütün hazırlıkların tamamlandığını söylemeye geldim. Yarın sizin için büyük gün efendim."Hana daha ne kadar şaşırabilirdi dışarıda kaç ruhu daha vardı onun.
"Tamam gelebilirsin"
Ruh
"Efendim 2 ruhunuz da o bölgeyi korumak için kaldılar." dedi ve ruh yüzüğünün içine girdi.Hana anında düşüncelere daldı "Yani Raiden buraya geldiği ilk yarım saatte 6 ruh mu çıkarmıştı. Touya liderleri ve Raiden'in kılıcı olduğu için enerji tüketmiyordu ama diğer 6 ruh toplam 20 enerjiden dakikada 120 enerji tüketiyorlardı ve buna rağmen Raiden'de enerji kaybediyormuş gibi görünmüyordu ki üstelik 1 saniyede yer değişimi bile yapmıştı. Sırf bu düşüncelerle bile Touya'nın Raiden'i neden korumak istediğini anlıyorum" diyerek düşünüyordu aynı zamanda şaşkınlık ta vardı ama Anzu'nun bu duruma şaşırmamış olduğunu gördü aklına Anzu'nun Raiden'e "beni acemi 7 yaptığınız için teşekkürler" demişti. Yani Raiden de en fazla acemi 7 seviyesindeydi. Ama sanki seviyesine göre gücü daha fazlaydı. Tahmininde yanılıyor da sayılmazdı seviyesine göre olmasa da yaşına göre gücü fazlaydı. 6 tane ruh toplam 60 enerji tüketiyordu. Yani Hana burda yanılmıştı.
Hana daha fazla düşünmeyip Anzuya bakarak gülümsüyordu içinden "acaba sınıf arkadaşının bir prens olduğunu öğrenirse nasıl bir tepki verecek"
Hana Raiden'e bakarak
"Raiden okulun taşınacağından ailenin haberi var mı?"Raiden
"Hmm galiba onların da son gelişmelerden haberi yoktur. Ben gidip bir bakayım son durumları neymiş." dedi ve arkasında yansıma bırakmış ortadan kaybolmuştu ve arkada 2 şaşkın kişi bırakmıştı ikisi de Raiden'in hızını net bir şekilde ilk kez görmüşlerdi yada görememişlerdi sonuçta Raiden ses hızından 667 kat daha hızlıydı.Anzu bile Raiden'in güçlü olduğunu görmüştü ama hızını ilk kez görüyordu, gördüğü kişi birkaç gün boyunca uyumuş, bazen acemi 1 canavarları yok etmiş ve arada sohbet etmişlerdi.
Anzu da Raiden hakkında bildiklerini de canavar gezegeninde neler olduğunu Hana'ya anlatmaya başlamıştı. Duyduklarından sonra Hana daha da çok şaşırmıştı. Günde 100bin canavar kesmek akla hayale sığmayacak kadar fazlaydı. Tabi bu Anzu'nun bildiği rakamdı gerçekte günde 1 milyon canavar kesiyordu.
Ama tabi ki bu durum alemler ilerledikçe değişecekti. Usta alemindeki canavarlar ve insanlar element yatkınlıklarında usta olan kişilerdi her şeye bakış açıları değişiyordu öyle ki ateş elementi kullanan birisi uzaktaki kağıdı bile yakmadan kendisine getirebiliyordu işte bu usta alemine çıkmış birinin basit gücüydü ve yıldırımın hızına bile kafa tutacak teknikler ortaya çıkıyordu yoksa yıldırım evrenin en güçlü elementi olmazmıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Raiden
FantasyBir imparator'un ihanete uğraması. Bir efsanenin bitişi. Şimdi o efsanenin başka bir dünyada tekrar doğuşuna yükselişine, bu efsanenin tarihe altın harflerle yazılmasına şahitlik edeceksin. "Ya karanlığa giden yolda git yada aydınlığa doğru giden...