Raiden

Bölüm 114 Kara Gül Bahçesi

Raiden ertesi günü yatağında gözlerini açmıştı. Gün boyu düşünmüş olsa da uykuya yenik düşmüştü. Hava kararmış ve gece 11 olmuştu. Elinde de elçinin verdiği kara gül bahçesinin yerinin yazılı olduğu bir kağıt vardı.

Raiden
"En iyisi kara gül bahçesine gitmek. Ne kaybederim ki belki yeni şeyler öğrenirim. Yada hiçbir şey öğrenemem. Bunu oraya gittiğimde anlayacağım." demiş ve Alvinle birlikte yola koyulmuşlardı.

***

Raiden
"Bu nasıl bir tariftir,
-kutup yıldızını takip ederken, karşısına Y şeklinde ağaç çıktı, sağa dönüp düz devam etti, büyük bir taş gördü, üstünden atladı ve yere çömeldi, yerde bir ok işareti gördü, okun gittiği yönü takip etti, sola doğru yatan bir ağaçla karşılaştı, sola dönüp düz devam etti, sonunda bütün güllerin parladığı yere ulaşmıştı.-

bana düzgünce bir harita veremezlermiydi? Tamam kutup yıldızını takip edelim bakalım anlattıkları gibi mi olacak her şey."

Alvin
"Bilmiyorum ki? Başka bir sürprizlerle de karşılaşabiliriz."

***

Raiden ve Alvin kutup yıldızını takip ederken
"Bu gerçekten de Y şeklinde bir ağaç ve hemen arkasında kocaman bir orman var. Ağacı bunların arasında uzaktan görmek gerçekten çok zor. Neyse sağa dönüp düz devam edelim."

Alvin
"E ormana da girmedik ben anlamadım."

Düz devam eden ikili her yer kayalarla kaplı bir yerden geçiyorlardı, bazı kayaların üstünden atlayıp geçmek gerçekten zordu. Üstünden geçtikleri her kayanın dibine bakıp ok işareti arıyorlardı. Bu karşılarındaki son kayaydı ve ok işaretini bulmuşlardı.

"Neden böyle bir şey en sonda? Neyse sola dönüp devam ediyoruz."
Yine düz devam eden ikili ormanın içine girmiş ve düz ilerlemeyi zorlaştıran ağaçlarla karşılaşıyorlardı, sonunda karşılarına sol yönü gösteren ağaçla karşılaşmıştı ve her yanı ağaçlarla çevriliydi. Böyle berbat bir tarif yüzünden şu anda nerede olduğunu dahi bilmiyordu.

Sol yöne doğru koşarak ilerleyen ikili tuhaf bir şekilde karşılarına hiçbir ağaç çıkmamıştı ve

Alvin
"Ormandan çıktık gibi."

Raiden
"Ormandan çıkmadık Alvin, şu anda ormanın göbeğinde olmalıyız. Çünkü çevredeki ağaçlar o kadar sık ve kalın ki, kara gül bahçesinin çevresine duvar olmuşlar ve bu bahçeye tek giriş çıkış olmasını sağlamış. Elimizdeki kağıtta buraya en kolay giriş yolunu söylüyor. Buna rağmen buraya 59 dakikada geldik. Kara güllerin parlamasına birkaç saniye kalmış olmalı." derken Kara Güller parlamaya başlamıştı.

Raiden şaşkın bir şekilde bakıyordu
"Burası yere yıldız düşmüş gibi parlıyor ben parlamayan gülü nasıl bulacağım?" derken şu ana kadar kullanmayı unutmuş olduğu bedensel görme tekniğini aktifleştirdi.

Binlerce gül arasından parlamayan gülü bulmuş hızla ona gidip koparmıştı. Eğer bütün yol boyunca görme tekniğini aktifleştirmiş olsaydı, yolculuk bu şekilde uzun sürmeyecekti.

Kopan gül yüzüğe dönüşmüştü, bu bir depolama yüzüğüydü
"Bu 100 metre küplük bir depolama eşyası, boyu veya eni 100 metreden fazlaysa hiçbir eşyayı almayacak. Bendeki yüzüğün 10 katı. Yüzüğü sahiplendiğim anda Kara Gül Suikatçileri birliğine giriyorum." Demiş parmağını kopartıp yüzüğe damlatmıştı. Yüzüğün içinde bir not vardı.

Notta
"Öldüğün anda yüzük kendini imha edecek. Yaşadığın sürece nerede olursan ol, başka gezegende veya başka boyutta olsan bile, yüzük sana gelecek. Bu yüzden kaybetmekten korkma. Kuro köyüne bir kuyu yapılacak yapımı 1 hafta sürecek ve içine su büyücümüzün yaptığı bir düzenek yerleştirilecek, bu şekilde kuyudan kovalarla su çekilebilecek. Kuyular bir insanın rahat girebileceği genişlikte olacak. Kuyunun etrafında 4 tane gül resmi olacak, bu güllerden birinin tam ortasına yüzüğünü koyarsan, kuyudaki su kesilecek ve bir kapı açılacak bu kapıdan geçtikten sonra kapı kapanıp tekrar su ile dolacak, bu yolları kullanarak istediğin şehre yarı yarıya daha hızlı sürede gidebilirsin. Örneğin 4 saatte gideceğin yolu 2 saatte gidebileceksin. Yer altı kapılarına girmek için sadece kuyu kullanmak zorunda değilsin, bu her yerde farklılık gösterir. Bir yerde ağaç olurken, bir yerde dükkan olabilir. Veya sokak aralarında gizli kapılar da olabilir. Her bölgeye sadece üyelerimizin görebileceği işaretler bıraktık. Ayrıca bütün yollar Kara Gül Suikatçileri binasında kesişir. Eğer şu anda Kara Gül binasına gelmek istersen giriş kapısına sırtını ver, karşındaki ağaçta gül resmi olacak yüzüğünü ona koy. Bir kapı açılacak, karşına çıkan yolu takip edersen bizi bulabilirsin."

Raiden sırtını az önce girdiği patikaya doğru verdi. Yüzüğü parmağına taktı ve diğer 10metre küplük yüzüğün içindekileri 100metre küplük yüzüğün içine aktardı ve ne olur ne olmaz diye diğer yüzüğünü de yeni depolama yüzüğünün içine koymuştu. Bu yüzüğü tutmasındaki bir diğer neden Atsushi Gin yani dedesinden kalma bir armağan olmasıydı.

Ağacın yanına gidip gül resminin ortasına yüzüğüyle dokunmuştu. Kapı açılmış, Alvin ve Raiden hızla içeri girmişti.

***

Ejder Dünyası

Tahtta oturan bir kadın. Etrafında yüzlerce kişi.

Adam
"Kraliçem prense haber verdiniz mi?"

Kraliçe
"Ona ulaşamıyorum. Gittiği günden beri ona hiç ulaşamadım. Onu hiç görmedim. 4 yıl, kısacık 4 yıl içinde çok fazla şey değişti. Bu dünya usta aleminin de üstünde alemler olduğunu öğrendi. Su alemine ulaşan bir toprak elementi kullanıcısı. Kimse ona dokunamasa bile İmparatorun gücü de ondan az değil.

2 yıl önce krallıklar birbirine savaş açtılar ve hala bu savaşın içindeyiz, isyankar krallar, İmparator ile savaş içindeler, biz Gin ailesi bize yapılan iyiliği unutmayız. Bu sebeple imparatorun safında durmaya devam edeceğiz. 2 ay önce babamı toprağa verdik, oğlum nerede? Yaşıyor mu? Yoksa ölü mü? Hiç bilmiyorum.

4 yıldır ondan da haber gelmedi artık onun da öldüğünü düşünmeye başladım. Ryuu ailesi de 4 yıldır uyanmayan kızlarından Raiden'i sorumlu tutuyorlar, bu sebeple de onlarla da iyi ilişkiler içerisinde değiliz. Ben Chou Gin size soruyorum benimle birlikte İmparator Eiji'yi korumaya var mısınız? Eğer benim sözlerim bir kadın ağzından olduğu için havada asılı kalıyor, senin söylediklerinin değeri yok, biz kendi bildiğimizi yapacağız, İmparatorun safında değil imparatora karşı olmak istiyorsanız. Hemen şimdi kellemi alın, yoksa bir daha bu şansı elde edemezsiniz."

Taht odasındaki yüzlerce kişi dizlerinin üzerine çökmüş
"İmparatorun safında olmak bizim için onurdur."

Chou
"Karar verildi madem, siz benim krallığımda kalan aileler, en güçlü üyelerinizi istiyorum, imparatorumuz, batı kralıyla savaş halinde, batı kralına bir darbe de biz vuracağız. Yarına kadar her şey hazır olsun. Batı krallığı neye uğradığını şaşıracak artık tarafsız kalamayız."

****

Raiden ve Alvin girdikleri yolda ilerlemeye devam ediyorlardı. Yolların hiç biri düz değildi, labirent gibiydi ama kırmızı yuvarlak taş üstünde kara gül resmi olan depolama yüzüğü onlara yolu gösteriyordu. Yani olur da biri gizli kapılardan birini açarsa yüzük olmadan burada kaybolacaktı ve yüzükler sahiplenildiği için bir başkasının elinde sıradan bir yüzük olacaktı.

Raiden ve Alvin ilerlerken sağa dönmüşler, sola dönmüşler, daireler çizmişler, düz ilerlemişler ve üstüne kara gül resmi olan iki kanatlı kırmızı bir kapıyla karşılaşmışlardı. Raiden yüzüğünü Kapıdaki gül resmine dokundurmuş ve kapı açılmaya başlamıştı.