Raiden

Bölüm 136 Evdeki Arena

Raiden elini tabelaya koyduktan sonra kendisini dövüş alanında bulmuştu ve uzun zamandır buraya gelmediğini de farketmişti. Babası, 3 imparator, Laila ve Alvin yukarıda seyrediyorlardı.

Ricardo zihinsel olarak Raiden'e
"Oğlum öldürme arzunun tamamını serbest bırak, bu şekilde hem taş adamları biraz baskılamış olursun, hem de görüşün netleşir vücudun biraz daha rahat hisseder. Bir de kılıcını kan elementiyle yap, bu şekilde elemente dair görüşün ilerler kılıcın sağlamlığı senin element seviyene bağlı, elemente dair görüşün ne kadar ilerlerse o kadar kolay seviye atlarsın. Bedensel yeteneklerini aktifleştir daha iyi gör, daha iyi duy, daha iyi koku al bu şekilde sana sessizce sana görünmeden yaklaşanları bulabilirsin. Dostunu düşmanını tanıyabilirsin. Görüş alanının tamamına hakim olmaya çalış bir kısmına değil. Dövüş başladığında bir daha konuşmayacağım, o yüzden söylediklerimin hepsini aklına kazı." derken VIIIIZZZPP sesiyle bir taş insan ortaya çıkmıştı. İki gözü de kızıl, elinde simsiyah bir kılıç tutuyordu, taş insan bedeninden yayılan siyah bir sisle birden ortadan kaybolmuştu. Raiden iyiki hazırdı daha babası konuşurken onun söylediklerini yapmıştı. Az önce kaybolan taş insan birden arkasında belirmişti, taş insan hareket ederken çıkan ufak çıtırtılar olmasaydı yerini bulamayacaktı, sonuçta o gerçekten 50km/sn hızla ilerliyordu. Raiden'se Element hızı 20km x2 bedensel hızla 40km/sn oluyordu. Bu hız taş adamın hızına göre yavaştı ama boşluk elementi görüş alanı içerisinde her yerde olabilmeyi amaçlıyordu yani 7400m içerisinde her yerde olabilmeyi.

Şöyle ki Raiden'in arkasında ortaya çıkan taş adam kılıcını savurduğunda kılıç Raiden'in bedeninin içinden geçip gitmiş ve Raiden'in bedeni toz gibi dağılmıştı. Aynı şekilde taş adamın başından başlayarak ikiye ayıran kızıl bir kılıç vardı. Hemen arkasında Raiden gülümsüyordu.
"Güzel dişime göre rakipler."

1 dakika sonra 2 taş insan gelmişti ve onlarında sonları aynı olmuştu, 4, 8, 16, 32, 64, derken hepsi bir bir yenilmişti

1 dakika daha geçmiş 128 taş insan gelmişti. Raiden birden 100 farklı yerde görünmüş ve 100 taş insan parçalanmıştı kalan 28 taş insandan biri tam arkasında belirmiş ve vuracağı sırada eğilerek savrulan kılıçtan kurtulmuş ve hafif sağa doğru kayınca tam yanından bir ok geçmişti. Hemen ardından yeniden boşluk elementini kullanarak 28 taş insanı da parçalamıştı. Anlatılması bu kadar uzun sürse de 128 canavarın yenilmesi 2 saniye sürmüştü. 3 İmparator ve Ricardo Raiden'in yerini net bir şekilde görüyor olsa da Laila ve Alvin tam olarak göremiyorlardı.

Aradan 1 dakika daha geçmiş ve 256 taş insan ortaya çıkmıştı. Raiden her ne kadar kolay galibiyet almış gibi görünse de aslında fazlasıyla enerji harcamış ve zihinsel olarak da yorulmaya başlamıştı ama kendisini zorlamadan güçlenemeyeceğini biliyordu.

256 canavarı da yenmesi 3 saniyesini almıştı ama artık ayakta kalacak enerjisi bile kalmamıştı fiziksel olarak problemi yoktu ama zihinsel olarak aynı şey geçerli değildi. Kendisini biraz daha zorlarsa bayılacağı kesindi. Zaten 1 dakika bile dolmadan bayılmış ve 256 puanla son bulmuştu.

Ricardo
"Bedenen bana göre çok iyi olmasa da bu boyuta göre iyi derecelerinde, zihinsel güç olarak da berbat ötesi daha 256 düşmanla savaşamıyor, kendisiyle eşit 1milyon kişi çıksa karşısına ne yapacak. Bir de ben mi denesem ne yapsam? Belki de göründüğü kadar kolay değildir." demiş ve Ricardo elini tabelaya koymuş ve kendisini dövüş alanında bulmuştu.

1 dakika sonra iki gözü kızıl bütün bedeni simsiyah taştan oluşan bir taş adam ortaya çıkmıştı. Buz, hava, ses, ateş sırasıyla 9 elementle saldırmıştı, yıldırım elementiyle birden Ricardo'nun arkasında belirmiş ve bir yumruk atmış Ricardo'nun sırtından girip göğsünden çıkmıştı. Buna rağmen Ricardo gülümsüyordu ve bedeni toza karışmıştı.
"Demek dikkatsiz davransaydım ondan darbe almış olacaktım." sesi geliyordu ama hiçbir yerde bedeni yoktu.
"Ses taşın zayıflığıdır ve belli aralıklarda gelirse taşı toza çevirir." Tek bir ses dalgasıyla ilk taş insan parçalanmıştı ama hala Ricardo neredeydi kimse bilmiyordu kaybolmuştu, yoktu ama sesi her yerden geliyordu. İşte bu boşluk elementinin gerçek gücüydü, gerçekten her yerde olmaydı.