İkimizde üst üste yere düştük. Ahhh yardım edin! Pastırma oldum. Bu çocuğun kasları altında eziliyorum. Haaa birde şu sapık, alaycı ve ukala bakışları altında da.
Siz sormadan ben söyleyim. Düştüğümüzdeki son halimiz ( ben eridim ve suya döndüm. Katından sıvıya geçiş. Ama o katı hala katı. Şaka.) Jungkook'un bir eli belimde benim bir elim onun ensesinde. Biraz daha yakın olsak burunlarımız birbirine değecek. Jungkook'un gömleği de açık olunca... İçerdekiler bana el sallıyor. Onları kovuyorum ama onlar inadına orda durup el sallıyorlar. Onlarda aynı onlar gibi ukala.
Çok düşündüğüm bir şey geldi aklıma. Erkek baklavasıyla ilgili. Şimdi de baklava sahibini ve baklava da görünce... Önce size sorayım. Şimdi baklava yenen bir şey ya. O baklavalarda yenen bir şey mi acaba? Bu soru saçma bir soru ama yine de sormak istiyorum. Bunu sonra da düşünürüz.
Ahh en az beş dakikadır ikimizde konuşmadık. Ben ne diyeceğimi bilmiyordum ki. Ya da konuşma eğlemini nasıl yapacağımı unutmuştum. Taa ki Jungkook konuşana dek.
Jungkook: Noldu kaslarıma mı aşık oldun?
Ahh ben iki saattir çocuğun kaslarına mı bakıyordum? Yüzüne bakıyorum sanıyordum ama gerçekten kaslarına bakıyordum. Hemen bakışlarımı gözlerine çevirdim. Bu bakışların anlamını bilmiyordum. Çok karışık bakıyordu kendisi. Anlam veremeyeceğim bir bakış.
Ben: Ş-şey. Immm. Uffff. Sıkıldım.
Jungkook: Kaslarıma bakmaktan mı? Başka nereye bakmak istiyorsun?
Ahhh ne diyor bu salak adam? Ben o anlamda dememiştim. Sadece bu pozisyondan sıkılmıştım. Oysa o ne dedi? Sapık ukala mafya bozuntusu. Utanmıştım şimdi. Zaten konuşamıyordum.
Jungkook: Beni mi istiyorsun?
Kalpten gittim. Pis sapık. Seni isteyecek tam bir mal.
Ben: Hayır. Yok öyle b-bir şey. Nerden çıkarttın?
Jungkook: Nerden mi? Az önce koltukta beni ensemden tutarak ben uyurken beni öptün. Şimdi de yere düştük ama senin yaptığın şey sabit kalmak yani ellerinin yerini değiştirmeden durman.
Ben onu felan istemiyorum. Sapık ya. Ama ben bunun altında kalmam. Sözün altında kalmam. Jungkook'un zaten altındayım. Aaaa bunu koz olarak kullanıcam.
Ben: Bir. Ben senin başının altına yastık koyarken ayağım kaydı ve yanlışlıkla oldu o şey. İki ben düşerken belimden tutmasaydın sen düşmezdin ve yerinde kalırdın. Üç sen üzerimden kalkmadan ben kalkamam. Haa bir de dört var. Onlar neden orda onu bende bilmiyorum. Oldu mu?
Jungkook: Ne güzelde kendini hakladın. Aferin sana.
Ben: Hadi kalksana.
Jungkook: Doğruyumu söylüyorsun?
Ben: Evet. İnanmıyor musun?
Jungkook: İnanmıyorum. Sonuçta arkamdan koşan bir sürü kadın var.
Dudaklarımı birbirine bastırarak güldüm. Hangi kızlardan bahsediyor. Halisilasyon görüyor.
Ben: Kesin öyledir. Tamam ama ben yanlışlıkla olduğunu kanıtlıycam kalk. Hadisene kalk.
Bir anda ayağa kalktı ama bana ikilettirmişti. Zaten bir kerede yapsa dişimi kırardım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ukala Mafya Bozuntusu /Jeon Jungkook
FanfictionNerden bileyim onun sen olduğunu? Ben o adam sanmıştım ama sen çıktın. Şimdi de beni tutuyorsunuz. Resmen kaçırdınız. Beni korumasaydınız olmazdı. Siz istediniz. Benim suçum yok. Ama bunu anlayan kim? Sadece kendi bildiğini okuyor. Bana kötü davranı...