46.

19.7K 1.2K 111
                                    

Aslında normal kızlara vurmuyoruz ama sorgumuza girenlere acımıyoruz. Her kim olursa olsun. İşimiz gereği böyle olmak zorunda.

Buraya şirketi gezerken girmiş. Ona onu biraz küçümseyici bir şekilde sen dedim ama beni takmadı bile. Hala konuşmuyordu. Bende konuşmuyorum. Kızın ellerindeki ipleri çözmeye başlayınca onu bileklerinden tutup kaldırdım. Aslında bunu yapmayacaktım ama bir anda olan bir şeydi. Kendimi tutamadım.

Gece'ye o kızı bırakacağımızı ama emin olmamız gerektiğini söyleyince o kız yine kötü bir espiri yaptı. Çok kötü bir şekilde sinirlenmiştim ama Gece'nin yanında ona vurmak istemiyordum.

Gece yine başka konudan başka bir konuya geçiş yaptı. Eski sevgilimin öldüğünü söylemiştim ama o beni terk ettiğini öğrenmişti. Yine ölmüştü. Benim için yani... 

Yine de eski sevgilim hakkında bir şey konuşulsun ona bir şey densin istemiyordum. Ne olursa olsun istemiyordum. Sevgili konusunda bir kaç şey daha söyleyince yine gereğinden fazla sinerlenmiştim. Sinirimi kontrol altına alamıyorum. Benim bile hiç beklemediğim bir anda onun bileklerini bırakırken onu iktirmiştim. O da yere düşmüştü.

Gözlerinden her şey anlaşılıyordu. Yine o gece aklına gelmişti. Neden yapmıştım ki? Olmayan birisi için yine o zararlı çıkmıştı. İşte bunu yapmamalıydım. Kahretsin.

Gözleri dolmuştu. Onu kaldırmak istedim ama bana sinirlenmişti yine. Bu yüzden izin vermedi. Kendisi kalkıp gitti. Bu beni daha da çok sinirlendirdi. İki kadının sinirini de taşıyamıyordum. Uffff unutmam lazım şu pislik kadını. Hayatıma bakmam lazım. Onun için başkalarını üzemem. Bunu yapamam.

Her zaman sinirlendiğim zaman yaptığım şeyi yaptım. Gidip duvarı yumruklamaya başladım. O kızda korkmuştu. Diğerleri ise gelip kolumdan tutup benim duvarı yumruklamama engel oldu.

Beni tutmaları daha da sinirlenmeme neden oluyordu. Onun ellerinden kurtulup hızlıca odama çıktım. Odama girip kapıyı kitleyince oturup nerdeyse bir iki saat boyunca öylece durdum. Sinirimin geçmesini bekledim sadece. Sonra sakinleşince aşağı indim. Merak etmişlerdir diye. İnerken Gece'nin kapısının önünden geçerken onun odasına girdim. Neden girdim bilmiyorum? Hatta bir sebebim bile yok diyebilirim. Girdiğimde onun yatakta oturmuş başını da yatağın başlığına dayayarak uyuyup kaldığını fark ettim. Çok farklı gözüküyordu. Sanki o gıcık kızdan eser kalmamıştı. Ahh ben ne diyorum?

Ona acıyıp yani boynu tutulmasın diye yanına gidip onu yatağa yatırmak için önce yatak örtüsünü altından çektim. Sonra da oradan alıp yatağına yatırıp üstünü örtüp odadan çıkıyordum ki arkamdan ses duymamla olduğum yerde durdum.

Gece: Yine gitme.

Bana mı diyordu? Neden desin ki? Arkamı dönüp ona baktım. Beni gördüğü bile yoktu. Karşısına bakıyordu. Şaşkındı. Birde uyandığı an yatakta oturur pozisyona gelmiş.

Ben: İyi misin?

Gece: Hıhh?

Diyerek bana döndü. Beni görmesiyle daha da şaşırmıştı. Biraz da olsun kendini toparlayıp yataktan kalktı. Banyoya girip bir dakika sonra çıktı. İyice uyanmıştı. Bana yine sinirli bir şekilde bakmaya başlamıştı. Yine eski Gece oldu.

Gece: Ne işin var burda? Odamda bile rahat olamayacaksam öldürün daha iyi.

Onun bu triplerine artık katlanamıyordum. Ona söylemeliyim ki kimseden özür dilemediğimi ve ona da söylemeyeceğimi. Bilsin ki belki bir özür gelmeyeceğini bilirse bu tripleri bırakır. Ona dönüp ona doğru yaklaşmaya başladığımda o benden de hızlı adımlarıyla beni iktirip yanımdan geçip gitti. Uffff. Neden gidiyorsun? Diyeceğim şeyi dinlede öyle git bari. Ama arkandan gelmiycem bunu bilesin.

Ukala Mafya Bozuntusu /Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin