Akşama kadar kitap okuyup yemek yedikten sonra akşam yattım. Sabah kalkınca üstümü yine değiştirip kahvaltımı da yaptıktan sonra ikinci kitabımın geri kalanını okumaya başladım. Öğlene kadar kitap okudum ama bugün kendimi çok değişik ve yorgun hissediyordum.
Öğlen gelen yemeği yemek istemiyordum. Midem almazdı. Kitaba devam ettim ama başımda ağrımaya başlayınca kitabı bırakıp yatağa uzandım. Biraz uyudum ama hiç rahat değildim. Akşam yemeğini de yiyemedim.
Bir sonra ki gün sabah sadece yatakta oturdum. Canım hiç bir şey yemek istemiyordu. O kadar uyumama rağmen güçsüzdüm.
----------------
Jungkook'tan
Birisinin çığlık attığını duyunca bunun Gece olduğunu düşündüm ve koşarak oraya gittim. Kapı kesin olarak kitli olduğu için kapıyı kırarak içeri girdim. Kahretsin. Gece'ye dokunuyordu. Ve Gece'yi de dövmüştü. Ona bunu yapmayacaktı. Onları ayırdıktan sonra ve Gece'nin de hıçkırıklarını duydukça adamı dövdüm. Tae onu uzaklaştırırken adamı vurdum. Sonra da ordan ayrıldık.
Ona çok sinirlenmiştim. Tek ben değil. Arkadaşlarımda sinirlenmişti. Ona hepimiz bir şeyler söylemiştik ama o susmuştu. Hatta başta özür dilemişti. Ama özürünü ciddiye almadım çünkü ona gereğinden fazla sinirliydim. Şirkete gelince onu yine odasına götürdük. Bizde kendi işimize baktık. Sürekli onunla uğraşamazdık.
Beyza bir süre sonra yanımıza geldi. Gece'yi odasına çıkartırken gördüğü için onu merak etmişti. Bizden ona ne olduğunu sorunca bizde anlattık. Ona güveniyorduk. Sonuçta yakın zamanda Suga ile evlenecekti. Bizimde kankamız olmuştu. Bizden onunla görüşmek için çok ısrar edince bizde kabul ettik.
Beyza Gece'nin yanına girip onunla kısa süre de konuşup çıktı. Zaten Suga'nın ailesine oturmaya gideceklerdi. Beyza ile Suga'nın kız istemesi oldu. Nikahta oldu. Birde düğün yapacaklardı. Sadece düğün kalmıştı.
Bir sonra ki gün artık Gece'nin doktorluğunu yapma zamanı gelmişti. Belki hala kendini kötü hissediyor olabilir ama kaçmasaydı. Onu getirmelerini söyledikten sonra onlarda getirdi. Tabii ilk kendimize baktırmayacaktık. Zaten bizde bir şey yoktu. Adamımız yaralanmıştı. Ona bakıp yardımcı istedi. Bizde Serkan'ı çağırdık. Sonra da adamın ameliyatını yaptılar. Aslında böyle ameliyatları ameliyathane de yaparız ama ona güvenmemiz gerek. Şimdilik burda.
Daha sonra da tekrar o odaya gitti. Yine bir gün sonra gittiğimiz silah satışı için olan yerde adamlar fazla olduğu için yaralanmıştık. Jimin ile ben. Neyse ki fazla kötü değildi. Bu sefer Gece'yi çağırdık. Geldiğinde endişelenmişe benziyordu. Önce Jimin'e sonra da bana baktı.
Bugün ona olan güvenimiz daha da artmıştı. Onun Tae'yı ilk defa gülümsemesini görünce çok şaşırmıştı. Zaten hapşırınca yanağını ısırdığı için çok komik bir yüz ifadesi vardı. Birde şasırınca ahhh kendimizi tutamadık ve gülmeye başladık. Sanki korkmuştu. Neyse sonra da ona bizim gülebildiğimizi öğrenince yine o odaya gitti.
Başka bir yaralanma olmamıştı. Yaralandığımız ve o günden sonra ki günde hiç bir şey olmadı ve Gece'de odada kaldı. Canı sıkılmıyordur çünkü odasına o ameliyat yaparken kitap koydurmuştuk. Ne kadar işe yarar bilmiyorum ama.
-
Bugün iki bölüm atmaya karar verdim.
-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ukala Mafya Bozuntusu /Jeon Jungkook
FanfictionNerden bileyim onun sen olduğunu? Ben o adam sanmıştım ama sen çıktın. Şimdi de beni tutuyorsunuz. Resmen kaçırdınız. Beni korumasaydınız olmazdı. Siz istediniz. Benim suçum yok. Ama bunu anlayan kim? Sadece kendi bildiğini okuyor. Bana kötü davranı...