Ağlayan Bedenler

275 14 2
                                    

        Tam eve doğru yönelmiştim ki artık kulaklarımın alışkın olduğu o sesi duydum.Bu silah sesiydi.Bir silah ateşlenmişti ve ses o evden geliyordu.Üçümüz de refleks olarak hemen yere yattık.
        Tüfeklerimizi kontrol edip eve doğru çevirdik ama hala bir hareket yoktu.Silah tek el ateşlenmişti ve anlaşılan hedef biz  değildik.Ama ne olursa olsun o evde birileri vardı ve silahlı olduklarını biliyorduk.Bu yüzden eve doğrudan yaklaşamazdık ve benim kapıyı çalmaya da pek niyetim yoktu.
         Arkadaşlarıma bakıp yavaşça yerden kalktım ve beni takip etmelerini işaret ettim.İçeridekilerin  bizi göremeyecekleri bir açıdan eve doğru yaklaştık.Rüzgarın sesi, karda çıkarttığımız sesleri örtüyordu.Bizi duymaları imkansızdı ve bu avantajımızı kullanarak pencerenin önüne kadar gelmeyi başardık.İçeriden bir kadın sesi geliyordu.Kulaklarım beni yanıltmıyorsa ağlayan bir kadının sesiydi bu.
        İçeride neler olduğunu öğrenmeliydik.Kafamı yavaşça kaldırdım ve pencerenin köşesinden içeriye baktım.İlk önce yanan bir mumun alevini ve onun yanında ayakta duran iki adamın gölgesini gördüm.
          İkisinin elinde de birer tüfek vardı.Adamların sırtı bize dönüktü bu yüzden beni göremezlerdi.Ayağa kalkıp, iyice odaklanarak adamların baktığı ,odanın diğer köşesinde ne olduğunu görmeye çalıştım.Dizleri üzerinde zorla orada tutulduğu belli olan bir adam gördüm.Zorla diyorum çünkü elleri bağlıydı.Yanında da bir kadın vardı ve dışarıdayken duyduğum ağlama sesleri bu kadına aitti.
         Neler oluyordu bu evde.Çok çabuk karar vermeliydik.Silahlı 2 adama karşı elleri bağlanmış bir adam ve yanında da bir kadın vardı.Bu çok adaletsizce hazırlanmış bir sahneydi.Niko' yu yanıma çağırdım.
       -- Niko, içeride silahlı iki adam var.Kapıdan girişte hemen sağdalar.Eğer bir silah sesi daha duyarsan ön kapıdan gir ve onlar hareket edemeyecek hale gelene kadar ateş etmeye devam et, dedim kısık bir sesle.
      Niko onaylarcasına kafasını salladı ve eğilerek ön kapıya doğru gitti.Aleksy' de evin arka tarafındaydı.Tüfeğimi kaldırdım ve çok net gördüğüm önümdeki adamın kafasına nişanladım.
        Tetiğe basmakta kararsız kalmıştım.O an gözlerimi kapattım ve kontrolü daha öncede bahsettiğim içimdeki varlığa bıraktım.Gözlerimi açtığımda bambaşka biriydim artık.Daha kararlıydım ve tetiğe basmak için can atıyordum.Ne olduysa o anda oldu.Diğer adamın tüfeğini kaldırdığını gördüm ve hiç tereddüt etmeden bir kez daha tetiğe bastı.
       Bu ses benide harekete geçirmişti ve önümdeki adamın kafasına nişan alıp tüfeğimi ateşledim.Kırılan cam sesleri silahımdan çıkan sesle birleşti ve önümdeki adam yere yığıldı.Diğer adımın aniden bana doğru döndüğünü gördüm ve bana doğrulttuğu tüfeğini ateşledi.
          O an donup kaldım ve bana bakan adamın yere yığılışını izledim.Arkasında da kapının önünde ki Niko' yu gördüm.Ateşlenen silah onun silahıydı ve ben hala hayattaydım.İlk şoku atlatmam zor oldu ama hemen kendime geldim ve kırılan cam parçalarına dikkat etmeden pencereden içeriye girdim.İçeride gördüğüm manzara çok korkunçtu.
       Bizim vurduğumuz adamlar dışında hareketsizce yatan başka bedenler ve bedenlerin yanında şoka girmiş elleri bağlı bir adam vardı.

Kara KutuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin