Kara Kutu

Küçük Bir Değişiklik

   ---- Aman tanrım,dedim istemsizce. O ana kadar çok fazla insanın ölümüne şahit olmuştum ama bu yöntem gördüklerim arasında en zalimce olanıydı ve görenin aklından bir daha asla silinmeyecekmiş gibi duruyorlardı. Zorda olsa kendimi toparlayıp hala ifadesiz bir halde öylece önünde ki bedenleri eksik başlara bakan Kaptan Andrey'e yöneldim.
    ---- Kaptan, kim bunlar? diye sordum. Yüzüme bakmayarak sakin bir ses tonuyla cevap verdi.
   ---- Ortada duran, yıllarca orduda dahi birlikte çalıştığım, en güvenilir askerlerimden biri olan Dimitry. Diğerleride onun arkadaşları, dedi. Yüzündeki ifade soğukkanlılığını hala koruyordu. Daha önce farketmemiştim ama Kaptan Andrey'in bahsettiği, tam masanın ortasında duran kesik başa baktığımda her ne kadar artık kurumaya dönmüş koyu renk kanla kaplı olsada, bu yüzün bana çokta yabancı olmadığını farkettim. Bir süre düşündükten sonra onu nerede gördüğümü hatırladım. Gorbaçov ve Peter'in öldüğü o gece üzerimize kurşun yağdıran gözü dönmüş katiller arasında oda vardı. Her şey bittiğinde, Kaptan Andrey'in aceleyle gelip yakasına yapıştığı askerde oydu.
  ---- Kaptan, bu adam o gece Peter'ı öldürenler arasındaydı, dedim ama Andrey bunu zaten biliyordu.
  ---- Evet, hatırlıyorum. Diğerleride öyleydi,dedi ve iki yanında duran başları işaret etti. Hemen ardından da konuşmasına devam etti.
  ---- Dün, gün boyu bu üçüyle de biraradaydım. Ne olduysa gece olmuş ve sonrasında da kanlarla kaplı bu mesaj gizlice kulübeme giren biri tarafından masama konulmuş. İkimizde biliyoruz ki bunu yapabilecek tek bir kişi var ve o hala kayıp,dedi. Kafasını kaldırmıştı ve odaya girdiğimden beri ilk defa bana bakıyordu.
  ---- Eğer bahsettiğin Oleg ise, o daha çok genç ve tanıdığım kadarıyla da çekingen bir yapısı var. Ayrıca bu adamların ordu tecrübesine sahip askerler olduğunu söylüyorsun, dedim sakin bir ses tonuyla ve ekledim.
  ---- Oleg böyle bir şeyi tek başına nasıl yapabilir?
  ---- Oleg'i senden daha iyi tanırım Stephanov. Kardeşini kaybetmiş olmanın acısıyla gözü dönmüş ve bu adamları zayıf anlarından da faydalanarak öldürmüş olabilir,dedi. O an Oleg'in dün gece önümüzü kestikten sonra söylediği sözler geldi. İntakımını alacağından bahsetmiş, hemen ardından da aceleyle köye doğru yönelmişti. Bütün bunları o yapmış olabilir miydi ve Oleg ile aramızda geçen konuşmadan Kaptan Anderey'e bahsetmeli miydim? Kafamın içi, gene birbirine karışan cevabı olmayan sorularla dolmuştu.
  ---- Eğer bana sorarsanız peşin hükümlü olmayalım derim. Öncelikle Oleg'i bulup sorgulamanız ve kararı da ona göre vermeniz gerekir,dedim ama bu söylediklerim Andrey'i daha da kızdırmış gibiydi. Bir an da ayağa kalkıp üzerime öyle bir öfke ile yürüdü ki dengemi kaybetmemek için sandalyeye tutunmam gerekti.
  ---- Seni buraya bana akıl ver diye getirtmedim genç adam. O gece, Gorbaçov henüz ölmeden önce Peter, Oleg ve seni birarada Pavel'in mekanında görmüşler. Fısır fısır bir şeyler konuşuyormuşsunuz ve aranızda bazı alışverişler olmuş, dedi yüksek denilebilecek bir ses tonuyla. Doğrusu öfkeli bakışları bir anlık ta olsa tedirgin olamam neden olmuştu.
  ---- Doğru, oldu ama tamamen benim isteğimle planlanan bir görüşmeydi. Yury'den intikam almak için ne gerekiyorsa yapardım ve yine olsa yine yaparım,dedim. Doğrudan gözlerinin içine bakıyordum ve konuşmam biter bitmezde bir adım geri atıp etkisinden kurtulmaya çalıştım.
  ---- Neden bana bahsetmedin bundan? Neden onları saçma sapan bir planın içine sürükledin? diye sordu. Sanki bir şeylerden pişmanlık duyuyordu ve biraz daha yatışmış gibiydi.
  ---- Sen Gorbaçov'u bekleme taraftarıydın ve belli ki senin de kendine göre planların vardı. Haklısın belki de hata yaptım ama bunların olabileceğini önceden nasıl bilebilirdim ki,dedim. Doğrusu yaptığımın hata olduğunun bende farkındaydım .
  ---- Her neyse olan oldu ve artık bunlardan bahsetmenin kimseye faydası yok,dedi ve birden düşünceli bir hal aldı.
  ---- Yury'den haber var. O uğursuz gecenin sabahında buradan Moskova'ya kadar tüm köylerde iz sürmeleri için bir ekip göndermiştim. Az önce ilk haber geldi. Yury'i köylerden bir kaçın da görenler olmuş hatta bazılarında yakın dostlarıyla buluşmuş ve bazı evleri talan edip ortadan kaybolmuşlar. Anlayacağın artık yalnız değil ve eskisinden daha da öfkeli. Artık ne yapacaksak en kısa zamanda yapmalıyız. Bu yüzden uzun yolculuğumuz için bir kaç gün sürmesini beklediğim hazırlık aşamasını daha da hızlandırdım,dedi ve ekledi.
    ---- Bu gece yola çıkıyoruz.
    Her ne kadar taze kurşun kesiği yaralarım bu söylediklerine karşı çıkıyormuşçasına sızlıyor olsada planda yapılan bu küçük değişikliği onaylamak zorundaydım. Ona hak verdiğimi belirterek sakin bir ifadeyle gözlerinin içine baktım. Sonuçta ne arkamda bırakıp, her geceyi onları düşünerek geçireceğim bir ailem ne de özlem duyabileceğim bir evim vardı. Son zamanlarda benim için hazırlık aşaması yalnızca paltomu sırtıma atmaktan ibaretti ve neyse ki bu günler alan bir işdeğildi. O an aklıma Aleksy geldi. Bu ani değişiklikten ona da bahsetmeliydim. Kaptan Andrey'den de izin alarak dışarıya çıkmak için tam kapıya yönelmiştim ki kapı çalındı ve nöbetçilerden biri içeri girdi. Saygıyla baş selamını verdikten sonra doğrudan Andrey'e baktı.
   ---- Kaptan, Oleg geldi,dedi.