Bölüm 5

1.3K 104 12
                                    

YoonGi

Kızı saldıktan sonra Tae'ye bakmak için buradan çıkmam gerekiyordu. Suçlayacağımız çocukla da Jimin zaten kalacaktı. Hiç beklemeden çıkıp bir taksiye atladım. NamJoon'un attığı hastahanenin adresini taksiye söyledikten sonra gelmemiz çok uzun sürmedi. Mesafenin bu kadar kısa olacağını tahmin etmemiştim. Hastahaneye girdiğimde içerde NamJoon beni bekliyordu. Yanına doğru ilerledim. Hiç birşey konuşmadan Tae'nin alındığı odaya gittik. Olduğu ameliyattan sonra odaya alınması kısa sürmüş. Jin içerde onunla biz de NamJoon'la dışarda bekliyorduk.

"Kıza ne oldu? "

"Parayı seçti tabiki. Ona şikayet edeceği çocuğu gösterdim. Bu iş hemen halledilir. "

"Nedense onun silahı seçeceğini düşünüyordum. "

"Çok düşündü. Ama bir insan için en önemli şey kendi canıdır. Kendini kurtarmak için herkesi ateşe atabilir. Bakışlarından bile parayı seçeceği belliydi. "

Cevap vermedi. Kız şikayetini almış olacak ki Tae odaya alındığından beri hiçbir polis gelmedi. Onun gözlerini açmasını bekliyorduk. Jimin ise seçtiğimiz suçlunun hapise atılmasıyla ilgileniyordu. Olaydan haberi olmayan Hoseok ve Jungkook evlerinde oturuyordur diye düşünüyorum.

"Hoseok ve Jungkook'a neden haber vermediniz? "

"Bilmiyorum. Aslında panikten ne yapacağımı şaşırdım. İşi tamamen Jin hyungun eline bıraktım. O ne derse onu yaptım. "

Başımı sallayarak tamam cevabını verdim. Karnım acıkmıştı. NamJoon'a söyleyerek kantine doğru yol aldım. Yiyebileceğim ne olabilir? Daha kantine gitmeden bunları düşünmem de biraz saçma oluyor. Kafam çok karışık. Artık ne düşüneceğimi de bilmiyorum. Kantine vardığımda bişey yemek yerine kahve içmeye karar verdim. Açlıktan çok uykum vardı. Uykumu açmak daha iyi olacaktı. Tae'nin yanına döndüğümde uyanmıştı. Hemen odaya girdim. İfadesizce bize bakıyordu.

"Aptal mısın Tae? Bizi nasıl düşünmeden bunu yaparsın? O adamın ülkemize yararı mı vardı da bu kadar üzülüyorsun? Kendini öldürmeyi göze alacak kadar! "

"Adamı önemseyen kim?! Ben birisini öldürdüm. Bunun hepiniz farkındasınız değil mi? "

Cümleye bağırarak başlasa da hastanede olduğunu fark etmiş olacak ki kimse duymasın diye sesini kıstı. Haklıydı. Birisini öldürdü ve bu gerçekten onun için çok büyük bir yüktü. Ama olan oldu deyip hayatına devam etmesi gerekiyor. İşte bu hayat böyle işliyor.

"Burdan çıktıktan sonra bende kalacaksın. Hatta hep beraber bir yerde kalsak daha iyi olacak. Birbirimize göz kulak oluruz. "

Jin hyungun cümlelerini hepimiz onayladık. NamJoon eski bir yerde kalıyordu. Ben ise bir stüdyoda. Tae, Jimin ve Jungkook ailesiyle. Jin hyung ise şirkette çalışmaktan evine gitmeye vakit bile bulamıyordu. Hoseok da ablasıyla beraberdi. Hepimiz ayrı yerlerde birbirimize göz kulak olmaya çalışıyorduk. Bu yüzden Jin hyungun fikri en mantıklısıydı.

Odadan Hoseok ve Jungkook'a haber vereceğim diyerek çıktım. İkisini de telefonla arayıp Tae'nin hastanede olduğunu söylediğimde neler olduğunu bile sormadan kapatıp yola çıktılar. İçeri gireceğim sırada uzaktan bir çift göz ile karşılaştım. Bana bakıyordu. Onu fark ettiğimi gördüğünde yanıma doğru yaklaştı. Bu o kızdı. Tae'yi şikayet eden sarı saçlı. İyi de burda ne işi var ve beni nerden buldu?

 İyi de burda ne işi var ve beni nerden buldu?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Playing With FireHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin