Bölüm 8

1K 102 5
                                    

Jennie

Lisa'yı hastahaneden aldıktan sonra beraber bizim eve gelmiştik. Ve geleli yaklaşık bir saat olmasına rağmen bişey konuşmuyordu. Suratı ise donuktu. Kahve yaptım içmedi, yiyecek bişeyler hazırladım yemedi. Beni endişelendiriyordu. Birkaç kez konuşmayı denedim ama ona bile tepki vermedi. Aklında ne kuruyordu? Düşünceleri içinde kaybolduğu o kadar belliydi ki.

"Ünlü olmak istiyorum. "

Uzun süreden sonra bana bunu söyleyerek şaşırttı. Ve şaşkın bir ifadeyle ona döndüm. Ciddi misin bakışımı attıktan sonra konuşmaya devam etti.

"Unnie paraya ihtiyacım var. Bunun en kısa yolu da ünlü olmak. Hem beni seven bir sürü insanla tanışacağım. Bana öyle bakma. "

"Sen delirdin mi? Nerden çıktı şimdi bu? Ne parası? "

"Sana anlatamayacağım şeyler yaşadım. Bu yaşadıklarımın altından kalkabilmek için de paraya ihtiyacım var. Hatta belki beraber ünlü oluruz. Bir grup kurarız. Adı da Black olur. "

"Neden Black? "

"Kötü şeylerden geldiğimizi temsil eder. Ya da B&W. Kötü şeylerin içindeki iyileriz anlamı yükleriz. "

"Havada uçuyorsun Lisa. İyi olmadığını tahmin etmiştim ama bu kadar olduğunu düşünmüyordum. Yat ve dinlen. Bu akşam bende kal. Hatta kızları da çağırırım beraber bişeyler yaparız. "

Bir saattir takıntılı donuk ifadesinin ve boş bakışlarının altında böyle bir düşünce varmış demek. Ünlü olmak. Hayaller aleminde uçuyor. Hem biz ünlü olmaya kalksak bile bir süre stajyerlik yapmamız gerekiyor. Onu geçtim bizden önce kim bilir kaç kişi vardır şirketlere başvuran. Onları almayacaklar da bizi mi alacaklar? Tamam ünlü olmak güzel olurdu. Zaten küçüklüğümden beri hep bunu isterdim. Evde aileme şarkılar söyler sanki konserdeymiş gibi davranırdım. Ama adı üstünde çocuktum. Bunlar çocukluk hayalleri. Yine de Lisa'nın beni dinlemeyeceğine eminim. Ama yapabileceğim bir şey de yok. Sonuçta kendisi ne istiyorsa onu yapmakta özgür. Yine de bitirmesi gereken bir okul var.

Akşam olduğunda Lisa gözlerini açtı. Karşısındaki koltuklarda hepimiz oturuyorduk. Aslında sohbet ediyorduk ve o uyandığında sustuk. Hafifçe gerinip doğruldu. Oturur bir vaziyet aldı.

"Jennie unnie onlara sana anlattıklarımdan bahsettin mi? "

"Hayır Lisa. Böyle bir şeyin ihtimali yok. Aklından çıkar. "

"Bence var. Hatta hep beraber olabiliriz. Bakın size anlatamayacağım şeyler var ve ihtiyacım olan parayı siz karşılayamazsınız. "

Şaşkınla bakan Jisoo unnie ve Rose'den Jisoo unnie konuşmaya başladı.

"Ne parasından bahsediyorsun sen? "

"Bakın bir olay yaşadım ve bunun sonucunda paramın olmaması çıktı karşıma. Kendimi koruyacak insanlara ihtiyacım var. Onları tutabilmek için de paraya. "

"Aptal mısın sen? Okula gidiyorsun. Ne korumasından bahsediyorsun? Okula giden insanın neden korumaya ihtiyacı olsun? Tek yapman gereken şey ders çalışmak başka derdin yok. "

"Öyle değil işte. Bana destek çıkın lütfen. Yanımda olun. Buna ihtiyacım var. "

Jisoo unnie sonuna kadar haklıydı. Ama Lisa'nın da neler yaşadığını bilmiyorduk. Ne yaşamış olabilir ki bu kadar ısrar ediyor? Anlatmak da istemiyor. Ona ne olduğunu çözmem lazım. Bu yüzden de onun yanında olmam lazım. Umarım pişman olmam.

"Tamam Lisa. Ben senin yanındayım. Yarın araştır bakalım. Çalışmalara başlarız. Gerekirse seninle 10 yıl staj yaparım. İhtiyacın olan buysa yapalım. "

Dönüp diğer kızlara baktım. İkisi de şaşkındı. Onlara da kabul etmeleri konusunda ısrar ettim. Sonunda hepimiz kabul ettiğinde Lisa yerinden zıplayarak ayakladı. Bize kocaman sarıldı.

"Teşekkür ederim. Çok teşekkür ederim. "

Playing With FireHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin