PART 1
Lisa
Ellerimin içi terliyordu. Yerimde duramıyor oturduğum sandalyede bir kalkıp bir oturuyordum. Heyecanlıydım. Umarım delil yetersizliğinden tutuksuz yargılanır diye dua ediyordum.
Sabahın erken saatinde duruşma için bekliyorduk. Tae hala gelmemişti. Gözlerim onu arıyordu. Eğer gelmezse tutuklu sayılırdı. Çünkü onu savunacak kimse yoktu ortada. Sehun yaralarından dolayı dinleniyordu. Bu yüzden onun yerine ChanYeol buradaydı. O gayet rahat bir şekilde arkasına yaşlanmış saati izliyordu. Kafamı sağa doğru çevirdiğimde yanında avukatıyla birlikte geldiğini gördüm. O da beni gördü. Gülümsedi ama ben gülümseyemedim. Ayağa kalktığım gibi ChanYeol'ün öldürücü bakışlarıyla geri oturdum. Karşıma oturdular. Yüzüne bakamıyordum bile. Onların oturmasıyla Jennie unnie ayağa kalktı. ChanYeol onun umrunda bile değildi. Ona baktığımda YoonGi'ye doğru koştuğunu gördüm. Jungkook aynı şeyi benden bekliyordu ama ben korkağın tekiydim. Jennie unnie ve YoonGi konuşarak buraya kadar geldiler. Konuşma sırasında YoonGi'nin kaşları çatılmıştı. Sanırım neler olduğunu öğreniyordu.
Aradan geçen kısa süreden sonra duruşmaya çağırıldık. Sırayla içeriye girdik. Şahitler çağırılana kadar biz bekleyecektik. Önce duruşmayı izledik.
"2015 yılında olan bıçaklama ve öldürme olayından dolayı içerde yatan sanık Kim TaeHyung kısa süre sonra Nam YoonSun'un zorla yaptırdığı gerekçesiyle içerden çıktı ve Nam YoonSun onun yerine cezasını çekmek üzere içeriye alındı. 2017 yılında birkaç gün önce kefaleti ödenen Nam YoonSun çıktı. Çıkartan kişi Kim Jennie. Çıktıktan sonra müvekkilim tarafından bulunmaması için bir dağ evine saklandı. Ancak bulundu. Aslında Nam YoonSun'un işlediği hiçbir suç olmadığını, her şeyin Kim TaeHyung tarafından yapıldığı öğrenildi. Olayın örtbas edilmesi, başkasını suçlanılması ve bir insanın canına katledilmesinden dolayı sanık Kim TaeHyung'un müebbete mahkûm edilmesini arz ediyorum. "
Gözlerim kocaman açıldı. Müebbet dedi değil mi o? Müebbet dedi.
"Sanıkın avukatını dinleyelim. "
Lütfen bir şeyler söyle. Lütfen kurtar onu.
"Müvekkilim Kim TaeHyung ve Nam YoonSun sevgiliydi. Nam YoonSun'un komşulardan alınan ifadeye göre evde beraber yaşadığı sevgilisinden şiddet gördüğü ortaya çıktı. Bunun üzerine Nam YoonSun müvekkilim Kim TaeHyung'a gelerek ondan yardım istedi. Bir gece evde yine kavga olduğunda Kim TaeHyung eve girerek kesici bir alet ile onu yaralamaya çalıştı. Ancak aşırı kan kaybından dolayı öldü. Olayın üstüne gelen erkek kardeş bütün suçu müvekkilim Kim TaeHyung'da bulduğundan ve intikam almak istediğinden dolayı dava açmıştır. Söylenenler reddetiyorum ve müvekkilimin tutuksuz yargılanmasını talep ediyorum. "
Ağzından bal damlıyor resmen. Nasıl da güzel savundu. Belki yalan söyledi ama savundu sonuçta. Hem Tae öyle birisi değil.
"Şimdi şahitlerin ifadesini alalım. "
Sehun'un avukatı ayağa kalktı.
"İlk olarak şahit Monoban Lalisa'yı kürsüye davet ediyorum. "
Yavaşça ayağa kalktım. Yutkunduktan sonra hakimin karşısına geçip oturdum. Her an bir ter damlası yüzümden akıyordu. Ve çok gergindim.
"Bayan Lalisa Nam YoonSun ile aynı apartmanda kalıyormuşsunuz. Olay gecesi nerdeydiniz? "
"Ben arkadaşlarımla dışarıya çıkmıştım. "
"Olayın yaşandığı anda nerdeydiniz? "

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Playing With Fire
Fanfiction[TAMAMLANDI] İkinci kitap Blood Sweat & Tears'a beklerim ^_^ *** "Hyung seni görmeye ihtiyacım var. " "Sorun ne? Nerdesin? " Beni daha telefonu açtığım gibi endişelendirmişti. Daha merhaba ya da alo demeden beni görmeye ihtiyacı olduğunu söylemişti...