"Şu andan itibaren açıkmak yok, susamak yok, uyumak yok, nefes almak yok. Ne olursa olsun Bahar Teğmen'i bulacağız."
&&&&&Berk Yüzbaşı, Bahar Üsteğmen'den ne iyi, ne kötü bir haber alamıyordu.
Bir taraftan da, tuzağa düşürülmüşlerdi. Yerde cansız bir şekilde yatan göçmen olduklarını düşündükleri teröristler tarafından.Elsa, Pusat'a engel olmuştu. Göçmenler hala yaşıyorlardı. Türkiye Sınırında öldürülmesini istememişti. Göçmenler için aklında başka şeyler vardı.
Gökhan Yüzbaşı, sedyede cansız bir şekilde yatan küçük çocuğa baktı. Küçük çocuğun hala sıcak olan elini tuttu.
Küçük bir çocuğa nasıl kıymışlardı? Gözünden akan yaşı sildi."Söz veriyorum sana sıkılan kurşunun hesabını soracağım aslanım," dedi. Sesi yaşadığı acıya rağmen güçlü çıktı.
Mert ameliyathaneden çıkarılan nişanlısına baktı. Göz altları morarmıştı. Simsiyah saçları bonenin altında kalmıştı.
"Durumu nasıl?" diye sordu. Doktor, karşısında duran adama baktı.
"Beyefendi kurşunları çıkardık ama durumu stabil," dedi.
"Onu iyileştir Doktor?" Mert'in sesi yaralı kuşun acı dolu çığlığını yansıtmıştı sanki.
Karargahta ise herkes Bahar Üsteğmen'den bir haber bekliyordu. Başak Astsubay çevreyi tarıyordu.
"Komutanım güney batı yönünden elli kişilik terörist grup tespit edildi," dedi. Ayla, Başak'ın yanına geldi. Ekrana baktı.
"Orospu çocukları," diye fısıldadı.
Bahar kayalıkların ardından çıktı. Kadın teröristin kıyafetlerini giymişti. Patlamanın etkisiyle yaralanmıştı. Omzuna baktı. Kan yavaş yavaş akıyordu. Yüzünü kapattı. Yürümeye başladı.
Karşısına on kişilik terörist çıktı. Yanlarında da on yaşlarında bir çocuk vardı. Çocuk kendisini tutan teröristi itekledi. Kaçmaya başladı. Teröristlerden iki tanesi çocuğun peşinden koştu.
Bahar, çocuğu yakalayan teröriste silahı doğrulttu."Heval sen ne yapıyorsun?" Yanına gelen terörist anlamsızca Bahar'a baktı.
"Kimsin sen?" diye sordu terörist. Sonra Bahar'ın yüzünü açtı.
"Özel Kuvvetler Komutanlığı'ndan Üsteğmen Bahar Yıldız," dedi.
Sonra teröristi etkisiz hale getirdi. Silah sesini duyan teröristler, Bahar'dan tarafa döndü. Teröristlerden biri, Bahar'ı yaralı olan omzundan vurdu. Bahar tek tek hepsini vurmaya başladı. Arkasından yaklaşan teröriste elindeki keleşin kabzası ile vurdu. Terörist sersemledi. Teröristi kendine kalkan yaptı. Çocuk ise kayalıkların arkasına saklanmıştı.
Handan, Ufuk'tan bir haber bekliyordu. Selda'nın kaçırıldığını öğrenmişti. Hazar ise, Handan ile birlikte, Selda'dan bir haber gelmesini bekliyordu. Yaralı kuşu tek başına bırakmak istememişti.
Fulya yattığı yerden kalktı. En son ne olduğunu hatırlamaya çalıştı ama hatırlamadı. Zaten genellikle böyle olurdu öfke nöbeti geçirdikten sonra hiçbir şey hatırlamazdı.
Bahar Üsteğmen kayalıklara doğru ilerlemeye başladı. Kayalıklara gelince kendisine kalkan yaptığı teröristi fırlattı.
Teröristler etrafını sarmaya başladılar. Bahar Üsteğmen tek tek bütün teröristleri vurmaya başladı.Berk Yüzbaşı her yerde göçmenleri arıyordu. Öncelikleri göçmenlerdi.
"Komutanım izin verin ben, Bahar Üsteğmen'i arayayım." Berk Yüzbaşı, Ali'ye baktı. Elini Ali'nin göğsüne vurdu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vatan Sağolsun
ActionEledim eledim höllük eledim, Aynalı beşikte canan bebek beledim. Büyüttüm besledim asker eyledim, Gitti de gelmedi canan buna ne çare, Yandı ciğerim de canan buna ne çare. Bir güzel simâdır aklımı alan, Aşkın sevdasını canan sineme saran. Bizi kınam...