Yok yok. Herşey değişir de şu kızın merakı değişmez ya. Sırf meraktan otobüsten öyle bir indikki son anda toparladım da düşmedim. Hızlı hızlı önden gidiyor benide peşinde çekeliyordu. Dediğime diyeceğime bin pişman oldum ama artık pişmanlığın faydası yoktu tabi.
- Zühre dur Allah aşkına mahvoldum peşinde ya.
- Hadi hadi geldik. Evde dinlenirsin.
- Hiç sanmıyorum!
Kapıyı açıp eve adım atabilmiştik sonunda.
- Kızım senmi geldin ?
- Evet anneciğim. Yukarı çıkıyoruz biz. Akşama doğru iner yemekleri yaparım. Sen uğraşma.
- Yok kızım ben yaptım bile yemekleri. Dayın gelecekmiş zaten. O gelene kadar olur yemekler.
- Tamam anne. Biz çıktık.
- Tamam kızım.
- Niye söylemedin dayından haberinin olduğunu ?
- Niye söyliyim kızım. Haberi var zaten. Boşuna şüphe çekmeye gerek yok. Dayım gelsin bi konuşalım. Sonra kendisi söyler ablasına.
- Neyse hadi bakalım sen bana anlat şu mevzu neymiş. En başından anlat ama.
- Bi üstümüzü çıkarsaydık kuzen bee..
- Ben gidicem birazdan. Dayın gelmeden gitmiş olurum. Hem o rahat eder hemde öyle daha iyi olur.
- İyi peki.
Bir yandan üstümü çıkarırken bir yandan anlatmaya başladım.
- Rukiye nin halası dayımın komşusuymuş. Rukiye de arada halasına gidiyormuş. Bir keresinde dayım uzaktan görmüş. Sonrasında birkaç kere daha görmüş başka zamanlarda. Göre göre de içten sevmeye başlamış. Ama ne adını biliyor, ne kim olduğunu biliyor. Parmağında yüzük olmadığını görmüş ama sevdiği görüştüğü varmı yokmu bilmediği için de bir adım atamamış. Zaten Rukiye dayımı hiç görmemiş.
- O kızın Rukiye olduğu nereden belli? Konuştular mı?
- Yok hayır. Rukiye nin olaydan hâlâ haberi yok.
- Ee ne o zaman ? Belki de o değil..
- Anlatıyorum işte. Sonra zaten askere gittiği için de birşey yapamamış. Sina 20 günden sonra tekrar askere devam ettiya
- Hee
- Sinaların bölüğüne başka askerleride karıştırmışlar.
- Ee
- Sina ile dayım orada denk gelmiş hatta dertleşmişler bile.
- Ohaa..
- Ama ne Sina onun benim dayım olduğunu biliyor. Nede dayım Sina nın benim eşim olduğunu.
- Allah'ın işine bak. Kim derdi ki..
- Dur daha dur. Öyle bir gün Sina beni düşünüyormuş. Dayımda yanına gelmiş neyin var diye sormuş. Öyle böyle derken dertleşmişler. Dayım da o zaman Rukiye den bahsetmiş. Ama adını bilmediği için komşusunun yeğeni olarak anlatmış. Sina nereden bilsin o Rukiye diye. Sina da, üzülme dua et bende eşimi bir tevafuk sonucu buldum demiş ve kınalı parmak mevzusunu anlatmış. Öylece konuşmuşlar.
- Sonu nereye bağlanacak cidden merak ediyorum şuan.
- Az kaldı. Ama asıl olaylı kısımına geldik. Nişan günü..
- Nişan günü olay mı oldu ?
- Oo hemde ne olay.
- Ay kızım çatlatma anlat artık.
- Tamam dur anlatıyorum. Sina nişan haftası 3 ay izinine çıktı ya. O tarihte de dayımın askerliği bitmiş meğerse. Biz kendi telaşımızdan dayımın ne zaman geleceğini bile unutmuşuz. Nişan günü hiç haber vermeden sabahtan gelmiş dayım sürpriz yapmak için. Tam biz kuaförden döndük o sıra. Sina ile Rukiye arabadan alıncakları falan alıyorlardı. Bende daha içeriye girmemiştim . Sen içerdeydin o sıra. Neyse dayım gelmiş evin yakınına, bir bakmış o kız. Gözlerine inanmamış. Bir daha bakmış, sevdiği kız. Gökte ararken yerde bulmuş. Bir daha belki göremem diye açılmaya karar vermiş. Tam cesaretini toplayıp adım atmış ki bir adamla konuştuğunu farketmiş. Kim olduğunu merak etmiş ve incelemeye devam etmiş. Çok samimi olduklarını görünce de içine bir kurt düşmüş. Sonra da Sina arabadaki eşyaları Rukiye ye vermek için dönünce o adamın Sina olduğunu anlamış. Ve Rukiye yi askerdeyken bahsettiği eşi sanmış dayım. Yani ben sanmış.
- Ohaa ! Ay inanamıyorum olaya bak.
- Sonra hem Sina nın yüzüne karşı karısı hakkında ki hislerinden bahsettiği için utanç duymuş hemde hislerinden dolayı kendine kızmış. Sina ya görünmeden hemen tebrik edip gitmeyi düşünerek bizim kapıya gelmiş. Moreli çok bozulduğu için burada daha fazla duramam diye düşünüyormuş. Yani düşünsene korkunç birşey.
- Evet gerçekten,anlayabiliyorum.
- Sonra işte kapıya gelince gördüm onu, yanına gittim. Geleceğini beklemediğim için çok sevinmiştim. O sevinçle de sarıldım dayıma. Oda bana sarıldı. O sıra da Sina gelmesin mi..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kınalı Parmak 2
Teen FictionKimisi başladığı yerde biter Kimisi bittiği yerden başlar hikayelerin.. O mektup yeni hikayeler mi yazacak? Eski hikayeleri mi silecek ?