Kınalı Parmak 2

Yirminci bölüm: Daha iyisi

- Hadi bakalım Allah'a emanet olun.
- Gelmiyor musun dayı?
- Yok dayısı ben eve gideyim. Başka zaman inşallah. Ablama selam söyle.
- Aleyküm selam.
Arabanın gitmesini bekledikten sonra eve doğru yöneldim. Günün çoğu yolda geçtiği için çok yorulmuştum. Ama herşeye rağmen çok güzeldi. Kocamı görmüştüm. Onunla görüşeceğim bir saniye bile olsa değerdi ki ben nelere sahip olmuştum. Bugün yaşadığım o güzel saatler yorgunluğuma kat kat bedel olurdu. Allah'ım çok seviyordum ben bu adamı. Bir gülüşü, bir bakışı, bir sesi bile beni dünyanın en mutlu insanı yapıyordu. Onunlayken havalarda uçuyorken birde yaptığı jestler yokmu , dünyaya sığamıyordum. Doğum günümü nerden öğrenmişti mesela. Ani baskın yapalım dedim onda bile sürpriz bana olmuştu. Bu kadar da olmazdı yani. Birde evime hediye yollamıştı çiçekle beraber. Ne almıştı acaba?
- Kuzen biraz acele etsene. Meraktan çatlayacağım şimdi. Sen orda avare avare oyalanırsan bak vallaha açarım hediyeni.
- Zühre!
- Hadi yaa
- Sen ne zaman geldin ?
- Çok olmadı. Yüzüme telefonu kapatınca malum.
- Ya Rabbim ya. Sırf meraktan geldin öyle mi ?
- Ayy iyiki de gelmişim. Sandığımdan fazlası varmış burda . Ne aldı acaba ?
- İnanamıyorum sana yaa.
- Ne var canım aa. Hadi hadi.
Kolumdan tuttuğu gibi içeri çekti beni. Öyle ki ayakkabımın teki ayağımda kalmıştı. Bi kızgın bakışın ardından ayağımda kalan ayakkabıyı da çıkarıp girdim içeri. Annemin yanına uğrayıp bi selam verdikten sonra Zühre tarafından odama doğru sürüklendim. Ona kalsa bu kadarı bile gereksizdi de. Tek gerekli şey magazindi çünkü.
- Ya kızım sakin mi olsak !
- Hadi hadi açalım artık patlıcam.
- İyi hadi.. Nerde ?
- Senin için buraya getirdim bak.
- Eminim benim içindir.
Yatağımın üstüne konulan çiçekle hediye paketine doğru gittim. Beyaz orkideler göndermişti bana. Çok zarif duruyordu. Anlıyordu bu adam kadın ruhundan ciddi ciddi.
- Hadi ya sonra koklanırsın çiçeğini. Aç şu hediyeyi artık.
Zühre nin söylenmelerine daha fazla dayanamadığım için aldım hediyeyi elime. Paket ortadan biraz daha büyük boydaydı. Paketi açtım. İçinden yuvarlak bir kutu çıktı. Allah Allah ne olabilirdi ki bu kadar büyük acaba. Kutunun kapağını açtım. Gördüklerim karşısında hem şaşırmış hemde gülmeye başlamıştım.
- Ne oldu kız?
Ben gülmekten anlatamayınca daha fazla dayanamayan Zühre elimden kutuyu alıp kendisi bakmayı tercih etti.
- İnanmıyorum bu nee ?
- Hahaha
- Ya Allah aşkına pastayı değilde malzemelerini göndermek ne demek ya haha. İlk defa böyle bir şey görüyorum.
Ciddi ciddi yapılmamış pasta göndermişti Sina. Kutunun içinde pasta keki , kakaolu kremşanti, meyveler ve de damla çikolatalar vardı ayrı ayrı paket halinde.
- Dur bakayım not falan varmı. Heh buldum.
- Ne yazıyor?
- Hahaha
- Ne yazıyor kızım?
- Senin kadar güzel yapabilecek bir pastacı tanımıyorum karıcığım. Hahaha
- Başın sağolsun. Evlilik boyunca bahane hazır..
- Ne kadar acayip şey varsa beni buluyor yaa. Bunuda yaşamadık demeyiz.
- Bir dakika. Bir tane daha paket var burda.
- Aa avet.
- Aç bakayım.
Paketi elime alınca anlamıştık ne olduğunu. İkimizde aynı anda ' telefon ' dedik.
- Oha telefon mu almış? Kız çabuk aç.
Biraz daha uzun sürseydi elimden alıp yırtacaktı paketi Zühre. Allah'tan o atağa geçmeden açabildim. iPhone nun en son çıkan telefonunu almıştı. İnanamıyordum. Niye almıştı ki ? Telefonum vardı zaten. Buna bu kadar para yazık olmuştu ya. Kocam benim için en iyisini almış olsada gerek yoktu ki bu kadarına.
- Eşya alacağız, düğün masrafları olacak ne gerek vardı şimdi buna ya. O bi arasın hele beni..
- Ya kuzen iyimisin ne güzel işte. Telefonun yenilendi. Dediğin şeye bak.
- Derdim omu sence Zühre ya. Gereksiz masraf yapıyor deli çocuk.
- İşte millet arar bulamaz bizimki de buldu beğenmiyor ne edelim.
- Dediğine bak sanki sen bulduğunu beğeniyorsunda .
- O ne demek?
- Birşey demek değil.
- Neyse uzatmayalım. Bulduğum falan da yok ayrıca.
- Tamamdır kuzen. Unuttum ben onu.
- Eveet pastamızı yapalım mı ne dersin ? Enişte beyciğinin hediyesini tamamlayalım. Sonra da bol bol konuşucaz.
- Oo eyvahlar olsun.
- Ya unuturmuyum.
- Nerdee..
- Ben indim. Hemen gel.
Zühre hediyeye odaklandığı için çiçekteki notu görmemişti. Düşmesin diye içeriye bastırılmıştı zaten. Bende hazır o görmedi bare bir şey özel kalsın diye hiç çaktırmamıştım. Zühre nin gittiğinden emin olunca çiçeğimdeki notu aldım hemen.

" Yeryüzünde açan ilk çiçek orkideymiş ve diğer çiçekler onun soyundan geliyormuş. Bu yüzden birisine orkide hediye etmek ' Benim dünyamda açan ilk çiçek sensin ' demekmiş.
BENİM DÜNYAMDA AÇAN İLK ÇİÇEK SENSİN ORKİDEM. SENİ ÇOOOK SEVİYORUM YERFISTIĞIM 🤍 "

Allah'ım beni onun kalbine nasip ettiğin için çok teşekkür ederim..