Yirmi dördüncü bölüm: Fotoğraf (part 3)

5 3 0
                                    

- Seni tanıdığımız günden bu güne kadarki her gün için, Sina' mızın kalbine girdiğin günden bu güne kadarki her gün için, yüzümüzü güldürdüğün sevincimizi paylaştığın üzüntümüzde yanımızda olduğun her gün için, gelinimizden öte kızımız olduğun için sana teşekkür ederiz kızım. Bu bize kattığın değere karşılık olmaz ama teşekkür olarak kabul et.
- Estağfurullah anne asıl ben teşekkür ederim .
Sağ elimi açıp avucuma koyduğu tam altının ardından dediklerine mi verdiklerine mi mahcup olayım şaşırmıştım. Sağ elimdeki altının üzerine kına yakılıp hazırlanırken devam etti konuşmasına. Bittiğini sanmıştım bende herkes gibi. Daha ne diyecekti ki acaba.
- Bu günden itibaren ömrünün sonuna kadar birlikte sağlıklı, mutlu, huzurlu olmanız için, bir ömür bugünkü gibi birbirinize bağlı olmanız için, yuvanız da muhabbetin daim olması ve güzel bir nesil yetiştirmenize dair duamın kabulü için kabul et bunuda kızım.
Daha birincinin mahcupluğundan çıkamadan sol avucuma koyduğu tam altının mahcupluğu eklenmişti.
- Ay annee..
- Allah bir ömür mutluluk saadet nasip etsin kızım.
- Amin annem amin.
Bir saattir uğraşıp beceremedikleri olay olmuş gözyaşlarıma hakim olamamıştım.
- Ne oldu gelin hanım hani ağlamıyordun ?
- Susun bee.
- Yaa ya..
Gözyaşlarımı sildim hemen. Yok ya ne ağlaması gözüme toz kaçtı diyebilirim artık. Şaka bir yana cidden duygulanmıştım. Bir kez daha Sina nın anasına çektiğine %100 emin olmuştum artık.
- Eveet gelin hanım buyrun tabağınız.
- Ne ara getirdiniz kız?
- Hazırdı zaten. Millet bitirdi bile.
- Daha şimdi yaktık ya kınayı.
- Hee onlar kına manzaralı yemek yediler de biraz .
- Yahah. Tamam hadi beraber yiyelim. Zühre nerde ?
- Geldim geldim. Ee ne konuşuyorsunuz?
- Tam seni sormuştum.
- Ay canım benim özledin mi hemen kıyamam.
- He ya çok özledim. Bi fotoğraf falan varmı verde özledikçe hasret gideririm. E malum yarın evli evine.
- Ayy kızım resmen yarın evleniyorsun.
- Yani Zühreciğim bir senedir evliler zaten ben bile alıştım sen alışamadın mı hâlâ?
- Öyle de ne biliyim Rukiye. Tabi sen erkek tarafı olduğun için konuşmak kolay.
- Erkek tarafı olsam ne olacak .
- Doğru sende gidicisin. Kız sanada verem mi bi fotoğraf.
- Zühre yaa haha. Bu arada fotoğraf demişken gördünüz mü fotoğrafları?
- Ne fotoğrafı ?
- Tabi senin yoğunluktan haberin yoktur Hafsa.
- Ne fotoğrafı?
- Yekta nın görüştüğü kız varya. Beraber fotoğraflarını paylaşmış. Sosyal medya onu konuşuyor. Kız ünlü oldu resmen.
- Ya bizene ya milletin fotoğrafından. Gıybet etmeyin.
- Nereye gidiyorsun Zühre?
- Abime bakacağım.
- Ne oldu şimdi ya ?
- Yok birşey. Zühre pek sevmez o tür insanları da ondan yani.
- İyi peki..
Daha ilk fotoğraf kelimesi geçer geçmez morelinin bozulduğunu farkettiğimden konunun Yektayla alakalı olduğunu anlamıştım. Ben yoğunluktan mesajlara bile bakamıyordum doğru dürüst. O yüzden de olaydan bihaber kalmıştım demekki. Neydi ki bu kadar gündem olan? Daha doğrusu neydi ki Zühre nin canını bu kadar sıkan?

Kınalı Parmak 2 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin